72. Cin Suresi 9. ayet Ələddin Sultanov

Biz qulaq asmaq üçün onun (göyün) bəzi yerlərində otururduq. Ancaq indi kim qulaq asmaq istəsə, yandırıb-yaxan bir ulduzun (pusquda) onu gözlədiyini görər.
وَاَنَّا كُنَّا نَقْعُدُ مِنْهَا مَقَاعِدَ لِلسَّمْعِۜ فَمَنْ يَسْتَمِعِ الْاٰنَ يَجِدْ لَهُ شِهَاباً رَصَداًۙ
Ve enna kunna nak'udu minha mekaıde lis sem'i fe men yestemiıl ane yecid lehu şihaben rasada.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Cin suresi 9. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Oysa gerçekte biz, dinlemek için onun oturma yerlerinde otururduk. Ama şimdi kim dinleyecek olsa, (hemen) kendisini izleyen bir şihab bulur."
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
"Biz anlamak için ondan mekan edinip oturuyorduk. Şimdi ise kim dinlese kendisi için gözetleyen tahrip edici ışın bulur!"
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
"Halbuki biz, göğü dinleyebileceğimiz yerlerde oturuyorduk. Fakat şimdi, kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir alev hüzmesi buluyor."
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
"Halbuki biz, (daha önce) göğün bazı yerlerinde gayb haberlerini dinlemek için otururduk. Fakat şimdi her kim dinlemeye kalkacak olursa, kendini gözetleyen yakıcı bir ışık bulur."
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
'Biz orada casusluk için otururduk. Ancak şimdi her kim dinlemek isterse kendisini gözleyen bir ateş topu bulur.'
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve doğrusu biz ondan dinlemek için bazı mevkı'lere otururduk fakat şimdi her kim dinliyecek olursa onun için gözeten bir şihab buluyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Doğrusu biz dinlemek için onun bazı mevkilerinde otururduk. Fakat şimdi her kim dinleyecek olursa, kendisini gözetleyen bir alev buluyor.
Gültekin Onan
Oysa gerçekte biz, dinlemek için onun oturma yerlerinde otururduk. Ama şimdi kim dinleyecek olsa, hemen kendisini izleyen bir şihab bulur."
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
"Halbuki hakıykaten biz (bundan evvel haber) dinlemek için onun ba'zı kısımlarında oturacak yerler (bulub) oturuyorduk. Fakat şimdi kim dinleyecek olursa kendisini gözetib duran bir şihab (karşısında) bulunuyor".
İbni Kesir
Doğrusu biz; göğün dinlenebileceği bir yerinde oturmuştuk; ama şimdi kim onu dinleyecek olursa, kendisini gözetleyen bir alev buluyor.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
halbuki onu(n gizlediği her sırrı) dinleyebileceğimiz (uygun) yerlere kurulmuştuk ve şimdi (veya başka zaman) onu dinlemeye çalışan herkes (aynı şekilde) kendisini bekleyen bir alev ile karşılaşacaktır!
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Oysa, orada bizim dinlemek için oturma yerlerimiz vardı. Şimdi kim dinlemek istese onu gözeten bir alev yakalıyor.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
"Önceleri biz göğün bazı yerlerinde oturup dinleme merkezleri edinirdik. Ama şimdi kim dinlemeye kalkışırsa, derhal kendini gözetleyip izleyen bir alevle karşılaşıyor.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve biz onun dinlemeğe mahsus olan oturma yerlerinde oturur (gayb haberlerini dinlemeğe çalışır)dık. Artık şimdi kim dinlemek istese, kendisini gözetleyen bir ışın bulur.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
"Biz eskiden, onun, dinlemek için oturulan yerlerinde otururduk. Ama şu anda kim dinlemeye kalksa kendisini gözetleyen bir alev/ışık bulur."
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
halbuki vaktiyle biz onun uygun yerlerinde (haber) dinlemek için otururduk; ne var ki şimdi (bizden) her kim dinlemeye kalksa, derhal karşısında hedefe kilitli bir ateş topu buluyor.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
"Biz, dinlemek için oturma yerlerine otururduk. Fakat şimdi kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir ışın buluyor."
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
"Biz, dinlemek için oturma yerlerine otururduk. Fakat şimdi kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen parlak bir alev buluyor."
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
"Aslında, dinlemek için orada oturma yerlerine otururduk. Artık, şimdi kim dinlemek isterse, kendisini izleyen yakıcı ışınlar bulur!"
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Halbuki biz orada bazı yerlere oturur, (yüce meclisi)[1] dinlerdik. Şimdi orayı kim dinlese kendini gözleyen bir ateş parçasıyla karşılaşıyor.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
"Biz orada casusluk için otururduk. Ancak şimdi her kim dinlemek isterse kendisini gözleyen bir ateş topu bulur."
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Oysa) biz (haber) dinlemek için göğün (çeşitli) yerlerinde oturuyorduk fakat şimdi kim (haber) dinlemek isterse, kendisini takip eden bir alev hüzmesi bulu(yo)r.[1]
Əlixan Musayev
Biz (əvvəllər) (gizlicə )qulaq asmaq üçün göyün bəzi sahələrində oturardıq. Amma kim bunu indi etmək istəsə, o, pusquda gözləyən yandırıcı alova rast gələr.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Biz (Muhəmməd əleyhissəlamın peyğəmbər göndərilməsindən əvvəl mələklərin söhbətinə) qulaq asmaq üçün (göyün) bəzi yerlərində otururduq. Lakin indi kim (onların söhbətinə) qulaq asmış olsa, yandırıb-yaxan bir ulduzun onu gözlədiyini görər.
Ələddin Sultanov
Biz qulaq asmaq üçün onun (göyün) bəzi yerlərində otururduq. Ancaq indi kim qulaq asmaq istəsə, yandırıb-yaxan bir ulduzun (pusquda) onu gözlədiyini görər.
Rashad Khalifa The Final Testament
" 'We used to sit there in order to spy. Anyone who listens is pursued by a powerful projectile.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
"And we used to sit in it in places of listening, but anyone who sits now finds a projectile seeking him."
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
"We used to sit in it in places of listening, but anyone who sits now finds a projectile seeking him."
Mustafa Khattab The Clear Quran
We used to take up positions there for eavesdropping, but whoever dares eavesdrop now will find a flare lying in wait for them.
Al-Hilali & Khan
‘And verily, we used to sit there in stations, to (steal) a hearing, but any who listens now will find a flaming fire watching him in ambush.
Abdullah Yusuf Ali
'We used, indeed, to sit there in (hidden) stations, to (steal) a hearing; but any who listen now will find a flaming fire watching him in ambush.
Marmaduke Pickthall
And we used to sit on places (high) therein to listen. But he who listeneth now findeth a flame in wait for him;
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
and that "we would take up stations in the heaven to try to hear but anyone who now attempts to listen finds a shooting meteor in wait for him";[1]
Taqi Usmani
and that we used to sit at places therein to listen; but if one will (try to) listen now, he will find a flame in ambush for him,
Abdul Haleem
we used to sit in places there, listening, but anyone trying to listen now will find a shooting star lying in wait for him––
Mohamed Ahmed - Samira
We sat in observatories to listen; but any one who listened found a shooting star in wait for him.
Muhammad Asad
notwithstanding that we were established in positions [which we had thought well-suited] to listening to [whatever secrets might be in] it: and anyone who now [or ever] tries to listen will [likewise] find a flame lying in wait for him!
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
"Long did we sit peering deep into heaven to spy what is being said or discussed in the heaven's realm. But now he of us who endeavours to pry into the realm is followed by a fiery celestial body and suffers annihilation".
Progressive Muslims
"And we used to sit in it in places of listening, but anyone who sits now finds a projectile homing in on him. "
Shabbir Ahmed
(The nomads continued), "And we used to sit on places listening to the 'heavenly news'. But now whoever listens will find a flame waiting for him." (The brilliant flame of Divine Revelation is now ever-ready to torch the conjecture of the astrologers (37:6-9), (67:5)).
Syed Vickar Ahamed
" ‘And verily, we used indeed, to sit there in (the hidden) places, to listen in but anyone who listens now will find a flaming fire (and shooting stars) watching him in hiding (to drive him away).
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And we used to sit therein in positions for hearing, but whoever listens now will find a burning flame lying in wait for him.
Ali Quli Qarai
We used to sit in its positions to eavesdrop, but anyone listening now finds a flame waiting for him.
Bijan Moeinian
"And we were used to seat in some places in the space, monitoring intergalactic bands of noises/voices. But those places now are in the projectile of dangerous meteors."
George Sale
And we sat on some of the seats thereof to hear the discourse of its inhabitants; but whoever listeneth now, findeth a flame laid in ambush for him, to guard the celestial confines.
Mahmoud Ghali
And that we used to sit (there) on seats for (over)hearing; yet whoever listens now finds a flaming (meteor) (closely) observing him.
Amatul Rahman Omar
"And that we used to sit in some of the observatories to listen to something. But he that tries to listen (in order to forecast some event) now (with the advent of Islam) finds a shooting star in ambush for him.
E. Henry Palmer
and we did sit in certain seats thereof to listen; but whoso of us listens now finds a shooting-star for him on guard.
Hamid S. Aziz
"And we used to sit in some high hidden places therein to steal a hearing, but he who would try to listen now would find a flame lying in wait for him:
Arthur John Arberry
We would sit there on seats to hear; but any listening now finds a meteor in wait for him.
Aisha Bewley
We used to sit there on special seats to listen in. But anyone listening now finds a fiery meteor in wait for him.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
“And that: ‘We sat there on seats to hear; but whoso listens in now finds for him a flame waiting.’
Эльмир Кулиев
Прежде мы садились там на седалищах, чтобы подслушивать. Но тот, кто подслушает сейчас, обнаружит, что его подстерегает пылающий огонь.