7. Araf Suresi 95. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar, çoğaldılar ve: "Atalarımıza da (bazan) şiddetli sıkıntılar (bazan da) refah ve genişlikler dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak yakalayıverdik.
ثُمَّ بَدَّلْنَا مَكَانَ السَّيِّئَةِ الْحَسَنَةَ حَتّٰى عَفَوْا وَقَالُوا قَدْ مَسَّ اٰبَٓاءَنَا الضَّرَّٓاءُ وَالسَّرَّٓاءُ فَاَخَذْنَاهُمْ بَغْتَةً وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ
Summe beddelna mekanes seyyietil hasenete hatta afev ve kalu kad messe abaenad darrau ves serrau fe ehaznahum bagteten ve hum la yeş'urun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Araf suresi 95. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar, çoğaldılar ve: "Atalarımıza da (bazan) şiddetli sıkıntılar (bazan da) refah ve genişlikler dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak yakalayıverdik.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Sonra içine düştükleri sıkıntıyı iyilik ile değiştirdik. . . Nihayet refaha erip (mal, evlatça) çoğaldılar ve (bu defa): "Babalarımıza da sıkıntı ve refah dolu günler gelmiştir (bunda alınacak bir ders olamaz)" dediler. . . Biz de onları, ne olup bittiğini fark etmeden yakaladık!
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik getirdik. Nihayet çoğaldılar ve "Atalarımız da böyle sıkıntı ve sevinç yaşamışlardı" dediler. Biz de onları, kendileri farkına varmadan ansızın yakaladık.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Sonra kötülüğün (sıkıntı ve darlığın) yerine iyiliği (bolluk ve genişliği) getirdik. Nihayet çoğaldılar ve (nankörlük edip): "Atalarımız da darlığa uğramış ve bolluğa kavuşmuşlardı" dediler. Biz de, farkında değillerken onları ansızın yakaladık.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Sonra kötülüğün yerine iyiliği getirdik. Ne var ki anlayışlarını yitirdiler: 'Sıkıntı ve refah atalarımıza da dokunmuştu,' dediler. Bunun üzerine, haberleri olmadan onları ansızın yakaladık.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sonra da fenalık yerine güzelliğe tebdil etmişizdir, taki artmışlar ve demişlerdir: Doğrusu atalarımıza sıkıntılı haller de olmuş, sürurlü demler de, tam o vakit biz de kendilerini hatırlarından geçmezken ansızın tutmuş bastırıvermiştik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Sonra da kötülük yerine güzellik getirmişizdir. Nihayet çoğalmışlar ve: "Doğrusu atalarımızın sıkıntılı halleri de neşeli zamanları da olmuştu." demişlerdi. O zaman Biz de kendilerini -hatırlarından geçmezken- ansızın tutmuş bastırıvermiştik.
Gültekin Onan
Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar çoğaldılar ve: "Atalarımıza da (bazen) şiddetli sıkıntılar (bazen de) refah ve genişlikler dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak yakalayıverdik.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Sonra bu sıkıntının yerine iyilik (selamet, bolluk) verdik. Nihayet çoğaldılar, "Atalarımıza da (gah böyle) fakirlik, şiddet, hastalık, (gah) iyilik, genişlik dokunmuşdur" dediler. Bunun üzerine biz de kendileri farkına varmadan, onları ansızın tutub yakalayıverdik.
İbni Kesir
Sonra kötülüğün yerine iyilik koyduk. Nihayet çoğaldılar ve; atalarımıza da fakirlik, şiddet, hastalık, iyilik ve genişlik dokunmuştu, dediler. Bunun üzerine Biz de onları kendilerine farkına varmadan ansızın yakalayıverdik.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Sonra o darlığı genişliğe çevirmişizdir ki refahı tatsınlar da (kendi kendilerine): "Atalarımız da darlık ve sıkıntıya düşmüşler (ve genişliği görmüşler)di" desinler, işte ancak bundan sonradır ki, kendileri daha (ne olup bittiğinin) farkına varmadan, onları kıskıvrak yakaladık.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Sonra meşakkatin yerini iyilikle değiştirdik de (başlarına geleni unutarak) boş verdiler. Ve: -Atalarımız da hem darlık hem de bolluk görmüşlerdir, dediler. Biz de onları farkında değillerken ansızın yakaladık.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Sonra o kötü durumları değiştirip güzellikleri yayarız. Zamanla ahali çoğalıp "Vaktiyle atalarımız gah üzülmüş, gah sevinmişlerdi." derler fakat olaylardan ibret alıp şükretmezler. Derken, o bilinçsiz halleriyle, hiç hatırlarından geçmezken, ansızın onları kıskıvrak yakalarız.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik getirdik de (insanlar) çoğaldılar ve: "Atalarımıza da darlık ve sevinç dokunmuştu (onlar da üzüntülü ve sevinçli günler geçirmişlerdi)." dediler (de olaylardan ibret alıp şükretmediler). Biz de onları, hiç farkında olmadıkları bir sırada ansızın yakaladık.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Sonra zorluk ve sıkıntının yerine mutluluk ve güzelliği getirmişiz de çoğalmışlar ve şöyle demişlerdir: "Atalarımız da zorluk ve sevinçle yüzyüze gelmişlerdi." Nihayet biz onları farkında olmadıkları bir sırada ansızın yakalayıverdik.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Sonra (o) kötü durumu güzelliğe çevirmişizdir de, refaha kavuşup şımarmamışlar ve "(Bir zamanlar) atalarımız da sıkıntılı ve sevinçli günler yaşamışmış" demişlerdir. İşte bunun üzerine biz de onları, olup bitenin farkına dahi varmadan ansızın yakalayıvermişizdir.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Sonra kötülüğü iyiliğe çevirdik. Nihayet imkanları artınca: "Atalarımızın da sıkıntılı ve bolluk günleri olmuştu." dediler. Bu yüzden, Biz de onları ansızın yakalayıverdik.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Sonra kötülüğü iyiliğe çevirdik. Nihayet her şeyi unutarak: "Atalarımızın da sıkıntılı ve bolluk günleri olmuştu." dediler. Bu yüzden, Biz de onları ansızın yakalayıverdik.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Sonra, kötülüğün yerine iyilik getirdik ki, rahatlığa ulaştıklarında; "Atalarımıza da hem zorluk hem de gönüllerine dinginlik gelmişti!" desinler. Sonunda, beklemedikleri bir sırada, onları ansızın yakaladık.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Sonra kötülüğü alır yerine iyilik veririz. Nihayet zenginleşirler ve derler ki "Atalarımız da darlık ve bolluk yaşamışlar." Bunun üzerine onları beklemedikleri bir anda yakalarız; farkına bile varamazlar.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Sonra kötülüğün yerine iyiliği getirdik. Ne var ki anlayışlarını yitirdiler: "Sıkıntı ve refah atalarımıza da dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, haberleri olmadan onları ansızın yakaladık.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Sonra kötülüğü iyilikle değiştirmiştik de refah içinde yaşamışlardı. "Atalarımıza da elbette böyle sıkıntı ve sevinç (vesileleri) gelmişti." demişlerdi. Biz de onları, hiç farkına varmadıkları bir şekilde ansızın yakalamıştık (cezalandırmıştık).[1]
Əlixan Musayev
Sonra pisliyi yaxşılıqla əvəz etdik. Nəhayət onlar firavanlıq içində yaşayarkən: “Atalarımıza da belə qıtlıq və bolluq üz vermişdi”– dedilər. Biz də onları heç özləri də hiss etmədən qəflətən yaxaladıq.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Sonra sıxıntını (bəlanı, pisliyi) firavanlıqla əvəz etdik. Beləliklə, onlar artıb çoxaldılar və dedilər: “Atalarımıza da belə yaxşı-yaman günlər üz vermişdi”. Elə bu an onları özləri də bilmədən, qəflətən (əzabla) yaxaladıq.
Ələddin Sultanov
Sonra pisliyi yaxşılıqla əvəz etdik. Nəhayət, onlar artıb çoxaldılar və: “Atalarımıza da pislik və yaxşılıq üz vermişdi”, - dedilər. Biz onları, özləri də hiss etmədən qəflətən yaxaladıq.
Rashad Khalifa The Final Testament
Then we substituted peace and prosperity in place of that hardship. But alas, they turned heedless and said, "It was our parents who experienced that hardship before prosperity." Consequently, we punished them suddenly when they least expected.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Then We replaced the bad with good, until they neglected and said: "Our fathers were touched by both hardship and prosperity." We then take them suddenly, while they are unaware.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
Then We replaced the bad with the good until they had plenty and they said, "Our fathers were the ones afflicted by hardship, and adversity." We then take them suddenly, while they do not perceive.
Mustafa Khattab The Clear Quran
Then We changed their adversity to prosperity until they flourished and argued ˹falsely˺, "Our forefathers ˹too˺ had been visited by adversity and prosperity."[1] So We seized them by surprise, while they were unaware.
Al-Hilali & Khan
Then We changed the evil for the good, until they increased in number and in wealth, and said: "Our fathers were touched with evil (loss of health and calamities) and with good (prosperity)." So We seized them all of a sudden while they were unaware.
Abdullah Yusuf Ali
Then We changed their suffering into prosperity, until they grew and multiplied, and began to say: "Our fathers (too) were touched by suffering and affluence"... Behold! We called them to account of a sudden, while they realised not (their peril).
Marmaduke Pickthall
Then changed We the evil plight for good till they grew affluent and said: Tribulation and distress did touch our fathers. Then We seized them unawares, when they perceived not.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
Then We changed adversity into ease until they throve and said: 'Our forefathers had also seen both adversity and prosperity.' So We suddenly seized them without their even perceiving it.[1]
Taqi Usmani
Thereafter, We substituted good in place of evil until they increased, and said, "Hardship and prosperity came to our fathers (too)." Then We seized them suddenly while they were not aware.
Abdul Haleem
and then We changed their hardship into prosperity, until they multiplied. But then they said, ‘Hardship and affluence also befell our forefathers,’ and so We took them suddenly, unawares.
Mohamed Ahmed - Samira
But when We changed hardship to ease, and they rose and prospered, (they forgot Our favours) and said: "Our ancestors had also known suffering and joy. " So We caught them unawares.
Muhammad Asad
then We transformed the affliction into ease of life, so that they throve and said [to themselves], "Misfortune and hardship befell our forefathers as well -whereupon We took them to task, all of a sudden, without their being aware [of what was coming].
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Then We replaced the unfavorable conditions and hardships by favourable circumstances until they advanced in power, importance and prosperity and proclaimed in ignorance that what has befallen them of misfortunes happened to their fathers before, "and", they added, " it is only time that controls the wavering balance of fortune". In consequence, We suddenly seized them and dressed them with ruin and We caught them unawares.
Progressive Muslims
Then We replace the bad with good, until they have plenty, then they Say: "Our fathers were the ones afflicted by hardship, and adversity. " We then take them suddenly, while they are unaware.
Shabbir Ahmed
Then We changed their plight for good till they became affluent. Then they said, "(Hardships and prosperity are just a matter of chance). Even our parents and forefathers have gone through these ups and downs." Our Requital seized them when they least expected it. (To them it appeared sudden, but unjust systems insidiously move towards the consequences).
Syed Vickar Ahamed
Then We changed their suffering into success and joy, until they grew and multiplied, and began to say: "Our fathers (too) had suffering and success"— Look! We called them to account all of a sudden, when they were not aware (of the situation).
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Then We exchanged in place of the bad [condition], good, until they increased [and prospered] and said, "Our fathers [also] were touched with hardship and ease. " So We seized them suddenly while they did not perceive.
Ali Quli Qarai
Then We changed the ill [conditions] to good until they multiplied [in numbers] and said, ‘Adversity and ease befell our fathers [too]. ’ Then We seized them suddenly while they were unaware.
Bijan Moeinian
Then I changed their situation so that they prosper enough [to rebel and in reply to My warnings] say: "Our fathers also went through hardship and prosperity. " I subjected all [such rebellious people] to a sudden catastrophe while they were unaware.
George Sale
The We changed their evil condition to good until they grew in affluence and numbers and said, 'Suffering and happiness betided our fathers also, what if they befell us. ' Then We seized them suddenly, while they perceive not.
Mahmoud Ghali
Thereafter We exchanged in place of an odious deed a fair (reward), (i. e., replaced adversity by good fortune) till they lived in luxury and said, "Tribulation and easiness already touched our fathers." So We took them (away) suddenly, (while) they were not aware.
Amatul Rahman Omar
Then We brought comfort (for them) in place of (their) distress until they grew in affluence, (number and excess) and said, `Surely, tribulations and prosperity visited our fathers (also, so it is a normal course of events). ' So We seized them unawares while they perceived not (the peril they were in).
E. Henry Palmer
and then did we give them, in exchange for evil, good, until they increased and said, 'Distress and joy both touched our fathers;' then we overtook them suddenly ere they could perceive. -
Hamid S. Aziz
And then did We exchanged good for evil (suffering for prosperity), until they grew (in strength and prosperity) and said, "Our fathers, too, were touched by both suffering and joy. " Then We overtook them suddenly ere they realized their peril.
Arthur John Arberry
then We gave them in the place of evil good, till they multiplied, and said, 'Hardship and happiness visited our fathers. ' So We seized them suddenly, unawares.
Aisha Bewley
Then We gave them good in exchange for evil until they increased in number and said, ‘Our forefathers too underwent both hardship and ease. ’ Then We seized them suddenly when they were not expecting it.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
Then We changed the place of evil for good until they increased in number and said: “Adversity and prosperity did touch our fathers,” — then We took them unawares, when they perceived not.
Эльмир Кулиев
Затем Мы заменяли зло добром, и тогда они начинали благоденствовать и говорили: "Наших отцов также касались невзгоды и радости". Мы хватали их внезапно, когда они даже не помышляли об этом.