7.
Araf Suresi
108. ayet
Süleyman Ateş
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve elini (böğründen) çıkardı, birden o, bakanlar için, bembeyaz parlayan bir şey oldu.
وَنَزَعَ يَدَهُ فَاِذَا هِيَ بَيْضَٓاءُ لِلنَّاظِر۪ينَ۟
Ve neze'a yedehu fe iza hiye beydau lin nazırin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
(Bir de) Elini sıyırdı, o da anında bakanlara bembeyaz (görünüverdi).
Türkçe Kur'an Çözümü
Ve (Musa) elini çekip çıkardı, birden o (el) parlayan beyaz ışık halinde göründü!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Elini çıkardı. Birdenbire o da seyredenlere bembeyaz görünüverdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Elini (koynundan) çıkardı. Bir de ne görsünler o, bakanlar için, bembeyaz olmuş.
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Elini çıkardı. Ne görsünler: O da temaşa edenlere (ışıklar saçan) bembeyaz (bir el).
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Elini koynuna soktu. O şimdi bakanların (gözünü kamaştıran) bembeyaz bir el idi
Kuran-ı Kerim ve Meali
(107-108) Bunun üzerine Musa, asasını yere bırakıverdi, bir de ne görsün: o koskoca bir ejderha kesilmiş! Elini sıyırıp çıkardı, bir de ne görsün: Bakan kimseler için parlak mı parlak, ışık saçan bir el haline gelmiş!
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve elini (böğründen) çıkardı, birden o, bakanlar için, bembeyaz parlayan bir şey oldu.
Kur’an Meal-Tefsir
Elini de (koynundan) çıkarmıştı. Bir de ne görsünler, o (eli) bakanlara bembeyaz (görünmüştü).[1]
The Quran: A Monotheist Translation
And he drew out his hand, and it became pure white for the onlookers.
The Clear Quran
Then he drew his hand ˹out of his collar˺ and it was ˹shining˺ white for all to see.
Al- Muntakhab
And he drew his hand from the folds of his garment and there it was instantaneously transfigured in a radiance of white divine light.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And he drew out his hand; thereupon it was white [with radiance] for the observers.