6.
Enam Suresi
89. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Bunlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer bunları tanımayıp küfre sapıyorlarsa, andolsun, biz buna (karşı) inkara sapmayan bir topluluğu vekil kılmışızdır.
اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ اٰتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ وَالْحُكْمَ وَالنُّبُوَّةَۚ فَاِنْ يَكْفُرْ بِهَا هٰٓؤُ۬لَٓاءِ فَقَدْ وَكَّلْنَا بِهَا قَوْماً لَيْسُوا بِهَا بِكَافِر۪ينَ
Ulaikellezine ateynahumul kitabe vel hukme ven nubuvveh, fe in yekfur biha haulai fe kad vekkelna biha kavmen leysu biha bi kafirin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Bunlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer bunları tanımayıp küfre sapıyorlarsa, andolsun, biz buna (karşı) inkara sapmayan bir topluluğu vekil kılmışızdır.
Türkçe Kur'an Çözümü
İşte Onlar, kendilerine Kitap (Hakikat ve Sünnetullah BİLGİsi), Hüküm ve Nübüvvet verdiğimiz kimselerdir. . . Eğer onlar (halk) bu verdiklerimizi inkar ederlerse; bütün bunları inkar etmeyecek bir halkı onlara vekil kılarız.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
İşte onlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Eğer kafirler bunları inkar ederlerse, şüphesiz, yerlerine bunları inkar etmeyecek bir toplum getiririz.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Onlar kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Eğer şunlar (inanmayanlar) bunları tanımayıp inkar ederlerse, biz onları inkar etmeyecek olan bir kavmi, onlara vekil kılmışızdır.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İşte onlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer şu halk, bunları inkar ederse, biz onları inkar etmeyecek bir toplumu yerlerine geçiririz.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
İşte bunlar kendilerine kitab, huküm, nübüvvet verdiğimiz kimseler, şimdi şu karşıdakiler buna körlük ediyorlarsa biz ona körlük etmiyen bir ümmeti müvekkel kılmışız
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onlar, kendilerine kitab, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizde. Şimidi bunlar (Kureyş kavmi) bunları (bu delilleri) tanımayıb da kafir olurlarsa (zaten) biz ona, bunu inkar etmeyen bir kavmi vekil (ve me'mur) kılmışızdır.
Kur'an Mesajı
(Ama) Biz, onlara vahyi, sağlam muhakemeyi ve peygamberliği bahşettik. Ve şimdi inançsızlar bu hakikatleri inkar etmeyi tercih edebilirler, (ama bilin ki) Biz onları, asla reddetmeyecek olan insanlara bahşetmekteyiz;
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Kendilerine kitap, hüküm ve peygamberlik verdiğimiz işte bu kimselerdir. Bunu işte onlar inkar ederse, biz de onları inkar etmeyecek bir kavmi vekil kılarız.
Kuran-ı Kerim ve Meali
İşte onlar, kendilerine kitap, hikmet, hükümranlık ve nübüvvet verdiğimiz şahsiyetlerdir. Şimdi o müşrikler bu nübüvveti inkar ederlerse, biz nübüvveti inkar etmeyip ona sahip çıkan bir topluluk görevlendiririz.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
İşte onlar, kendilerine Kitap, hüküm ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Şimdi şunlar, (yani Kureyş kavmi), bunları inkar ederse, (bilsinler ki) biz, bunları inkar etmeyecek (koruyacak) bir toplumu, bunlara vekil bırakmışızdır.
Kur'an-ı Kerim Meali
İşte bunlardır kendilerine kitap, hükmetme gücü ve peygamberlik verdiklerimiz. Şimdi şu insanlar bütün bunları inkar ederlerse biz, bunları inkar etmeyecek bir topluluğu onlara vekil ederiz.
Hayat Kitabı Kur’an
(Ne ki) Biz onlara vahiy, (onunla) hükmederek yetenek ve peygamberlik verdik. Eğer onlar bu hakikatleri inkar ediyorlarsa, iyi bilsinler ki Biz (çoktan) onların yerine başka bir topluluğu vekil kıldık: onlar asla bu hakikatlerin inkarcısı olmazlar;
Kerim Kur'an
İşte bunlar, kendilerine Kitap, Hüküm ve Nubuvvet[1] verdiğimiz kimselerdir. Eğer onlar, bunları küfrederse[2] ederlerse, yerlerine bunları küfretmeyecek[2] bir halkı vekil etmişizdir.
Kerim Kur'an
İşte bunlar, kendilerine Kitap, Hüküm ve Nübüvvet[1] verdiğimiz kimselerdir. Eğer onlar, bunları inkar ederlerse, yerlerine bunları inkar etmeyecek bir kavmi vekil etmişizdir.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
İşte Onlar, kitap, bilgelik ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Bunlar, yine de Onu inkar ederlerse, artık, Onu inkar etmeyecek bir toplumu yerlerine getiririz.
Süleymaniye Vakfı Meali
Adı geçenler, kendilerine kitap, hikmet ve nebilik verdiğimiz kimselerdir. Eğer şu insanlar bütün bunları görmezlik ederlerse, biz onları, görmezlik etmeyecek bir topluluğun korumasına bırakırız.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İşte onlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer şu halk, bunları inkar ederse, biz onları inkar etmeyecek bir toplumu yerlerine geçiririz.
Kur’an Meal-Tefsir
İşte onlar, kendilerine kitap, hikmet (doğru hüküm verme yeteneği) ve peygamberlik verdiğimiz kişilerdir.[1] Onlar (kâfirler) bunları inkâr ederse elbette yerlerine bunları inkâr etmeyecek bir toplum getiririz.
The Final Testament
Those were the ones to whom we have given the scripture, wisdom, and prophethood. If these people disbelieve, we will substitute others in their place, and the new people will not be disbelievers.
The Quran: A Monotheist Translation
Those to whom We have given the Book, and the law, and the prophethood, if they reject it, then We will entrust it to a people who will not reject it.
Quran: A Reformist Translation
Those to whom We have given the book, the law, and the prophethood, if they reject it, then We will entrust it to a people who will not reject it.
The Clear Quran
Those were the ones to whom We gave the Scripture, wisdom, and prophethood. But if these ˹pagans˺ disbelieve in this ˹message˺, then We have already entrusted it to a people who will never disbelieve in it.[1]
Tafhim commentary
Those are the ones to whom We gave the Book, and judgement and prophethood.[1] And if they refuse to believe in it now, We will bestow this favour on a people who do believe in it.[2]
Al- Muntakhab
These were they to whom We entrusted the Book, the spirit of truth guiding people into all truth and ministering to their material and spiritual lives. We graced them with the divinely - given wisdom and sovereignty and with the special prerogative of Prophethood. If these people* - reject these divinely - given advantages, others have been entrusted with them; they fulfilled the requirements and proved worthy of the trust. * Meccans
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Those are the ones to whom We gave the Scripture and authority and prophethood. But if the disbelievers deny it, then We have entrusted it to a people who are not therein disbelievers.