6. Enam Suresi 110. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Biz onların kalplerini ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
وَنُقَلِّبُ اَفْـِٔدَتَهُمْ وَاَبْصَارَهُمْ كَمَا لَمْ يُؤْمِنُوا بِه۪ٓ اَوَّلَ مَرَّةٍ وَنَذَرُهُمْ ف۪ي طُغْيَانِهِمْ يَعْمَهُونَ۟
Ve nukallibu ef'idetehum ve ebsarehum kema lem yu'minu bihi evvele merretin ve nezeruhum fi tugyanihim ya'mehun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Enam suresi 110. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Biz onların kalplerini ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Onların fuadlarını (Esma mana özelliklerini şuura yansıtıcılar - kalp nöronları) ve gözlerini (görüp değerlendirme) kalbederiz (kilitleriz), başta (mucize gelmeden önce) ona iman etmedikleri gibi! Onları kendi taşkınlıklarında kör ve şaşkın, bocalar durumda, kendi hallerine terk ederiz!
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilkin ona inanmadıkları gibi, mucizeyi gördükten sonra da inanmazlar.Onları şaşkın olarak azgınlıkları içinde bırakırız.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Biz onların kalplerini ve gözlerini ters döndürürüz de ilkin ona iman etmedikleri gibi (mucize geldikten sonra da inanmazlar) ve yine onları azgınlıkları içinde bırakırız da bocalar dururlar.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
İlk başta inanmamaya karar verdikleri için anlaklarını ve gözlerini çevirip azgınlıkları içinde bocalar durumda bırakırız
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Biz onların kalblerini ve gözlerini ters döndürürüz, ilkin buna iyman etmedikleri gibi bırakıveririz kendilerini de tuğyanları içinde kör körüne bocalar giderler
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Biz onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz. Önceden buna iman etmedikleri gibi bırakıveririz kendilerini azgınlıkları içinde körü körüne bocalar giderler.
Gültekin Onan
Biz onların yüreklerini (efidet) ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz (nükallibu) ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onlar, evvelce indirilen (ayet) lere iman etmedikleri gibi (bundan sonra da iman etmeyeceklerdir). Biz, onların gönüllerini ve gözlerini (ters) çevirmiş, kendilerini azgınlıkları, taşkınlıkları içinde serseri ve şaşırmış oldukları halde terketmiş bulunuyoruz.
İbni Kesir
Biz, onların kalblerini ve gözlerini çeviririz de ona ilk defa iman etmedikleri gibi azgınlıkları içinde kör ve şaşkın bırakırız.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
kalplerini ve gözlerini (hakikatten) ayırdığımız sürece, tıpkı ona ilk başta inanmadıkları gibi: ve (böylece) Biz körce ileri geri yalpalayıp dursunlar diye onları küstahça kibirleri ile baş başa bırakırız.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onların kalplerini ve basiretlerini tersine çeviririz de, ilk defa inanmadıkları gibi yine inanmazlar. Biz de onları azgınlıkları içinde bocalar bir halde bırakırız.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz. İlkin ona inanmadıkları gibi o mucizeyi gördükten sonra da inanmazlar ve onları taşkınlıkları içinde şaşkın şaşkın bırakırız.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilkin ona inanmadıkları gibi (mu'cizeyi gördükten sonra da inanmazlar) ve bırakırız onları, azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Biz onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilk seferinde buna iman etmedikleri gibi bırakırız kendilerini de azgınlıkları içinde körü körüne bocalar dururlar.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Biz de onların gönülleri ve gözlerini çeviriverirdik, tıpkı ilk başta ona inanmadıkları konumda olduğu gibi; ve Biz onları küstahça taşkınlıkları içinde kör ve şaşkın debelenmeye terkederiz.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
İlkin ona iman etmedikleri gibi[1], onların gönüllerini ve basiretlerini[2] tersyüz ederiz ve onları azgınlıkları içinde bocalar halde bırakırız.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
İlkin ona iman etmedikleri gibi[1], onların gönüllerini ve basiretlerini[2] tersyüz ederiz ve onları azgınlıkları içinde bocalar halde bırakırız.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Onların yüreklerini ve gözlerini, en başında Ona inanmadıkları gibi ters çeviririz. Azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Başlangıçta[1] inanmadıkları sırada olduğu gibi (bu davranışlarından dolayı) şimdi de inanmazlarsa gönüllerini ve gözlerini döndürür, azgınlıkları içinde bocalar halde bırakırız. Onların kalplerini ve gözlerini döndürürüz de bundan (mucize gösterilmesinden) önce inanmadıkları gibi (gösterildikten sonra bile) azgınlıkları içerisinde bocalar halde bırakırız.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
İlk başta gerçeği onaylamamaya karar verdikleri için anlama yeteneklerini ve gözlerini çevirip azgınlıkları içinde bocalar durumda bırakırız.[1]
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Ona (vahye) iman etmedikleri ilk durumdaki gibi onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz. Onları azgınlıkları içerisinde bocalar hâlde bırakırız.[1]
Əlixan Musayev
Biz onların ürəklərini və gözlərini ilk dəfə ona iman gətirmədikləri kimi tərsinə çevirər və onları öz azğınlıqları içərisində sərgərdan dolaşan vəziyyətdə tərk edərik.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Biz onların ürəklərini və gözlərini əvvəlcə ona (Qurana və ya göndərdiyimiz hər hansı ayəyə) iman gətirmədikləri kimi tərsinə çevirər və onları öz azğınlıqları içində şaşqın bir vəziyyətdə qoyarıq.
Ələddin Sultanov
(Möcüzə gəlsə belə) daha əvvəl ona iman gətirmədikləri kimi, yenə onların qəlblərini və gözlərini tərsinə çevirərik və onları, öz azğınlıqları içində çaşqın bir vəziyyətdə qoyarıq.
Rashad Khalifa The Final Testament
We control their minds and their hearts. Thus, since their decision is to disbelieve, we leave them in their transgressions, blundering.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
And We divert their hearts and eyesight, as they did not believe in it the first time; and We leave them wandering in their transgression.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
We divert their hearts and eyesight, as they did not acknowledge it the first time; and We leave them wandering in their transgression.
Mustafa Khattab The Clear Quran
We turn their hearts and eyes away ˹from the truth˺ as they refused to believe at first, leaving them to wander blindly in their defiance.
Al-Hilali & Khan
And We shall turn their hearts and their eyes away (from guidance), as they refused to believe therein for the first time, and We shall leave them in their trespass to wander blindly.
Abdullah Yusuf Ali
We (too) shall turn to (confusion) their hearts and their eyes, even as they refused to believe in this in the first instance: We shall leave them in their trespasses, to wander in distraction.
Marmaduke Pickthall
We confound their hearts and their eyes. As they believed not therein at the first, We let them wander blindly on in their contumacy.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
We are turning their hearts and eyes away from the Truth even as they did not believe in the first instance[1] - and We leave them in their insurgence to stumble blindly.
Taqi Usmani
We will upset their hearts and sights, as they did not believe in them at the first instance, and We will leave them wandering blindly in their rebellion.
Abdul Haleem
We would make their hearts and their eyes turn away, just as they did not believe the first time, and leave them to flounder in their obstinacy.
Mohamed Ahmed - Samira
We shall turn their hearts and their eyes, for they did not believe them at the very first, and leave them to wander perplexed in bewilderment.
Muhammad Asad
so long as We keep their hearts and their eyes turned [away from the truth], even as they did not believe in it in the first instance: and [so] We shall leave them in their overweening arrogance, blindly stumbling to and fro.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
We divert their hearts, their feelings and their sight from one thought to another and throw their minds into confusion and We manoeuvre their disposition to induce difficulties sufficient to turn the edge of the finest wit that they lose sight of the truth as they did at the beginning and shall do henceforth. And We give them plenty of rope to allow them free scope of action in order to commit themselves to the loss in the maze of error.
Progressive Muslims
And We divert their hearts and eyesight, as they did not believe in it the first time; and We leave them wandering in their transgression.
Shabbir Ahmed
Our Law keeps their hearts and their eyes turned away from the Truth. Since they have preemptively rejected it (the Qur'an), We let them wander blindly in their rebellious attitude.
Syed Vickar Ahamed
We (too) shall give their hearts and their eyes (confusion), because they refused to believe in this (Sign) in the first place: We shall leave them to exceed their limits (and) to wander in (confusion and) distraction.
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And We will turn away their hearts and their eyes just as they refused to believe in it the first time. And We will leave them in their transgression, wandering blindly.
Ali Quli Qarai
We transform their hearts and their visions as they did not believe in it the first time, and We leave them bewildered in their rebellion.
Bijan Moeinian
As a result of their choice of denying these revelations (the most profound miracle), I will keep their minds and sights confused and leave them to wonder about in their rebellion.
George Sale
And We shall confound their hearts and their eyes, for they believe not therein the first time, and We shall leave them in their transgression to wander in distraction.
Mahmoud Ghali
And We will turn about their heart-sights (Or: perception) and their beholdings, (i. e., eyesights) just as they did not believe in it the first time; and We will leave them out in their in ordinance blundering.
Amatul Rahman Omar
We shall confound their hearts and their eyes, since they did not believe in it (-God's signs) in the first instance, and We shall leave them alone wandering blindly in their transgression.
E. Henry Palmer
We will overturn their hearts and their eye-sights, even as they believed not at first; and we will leave them, in their rebellion, blindly wandering on.
Hamid S. Aziz
We confound their heart and their eyesight, even as they believed not at first, We will leave them, in their rebellion, blindly wandering on.
Arthur John Arberry
We shall turn about their hearts and their eyes, even as they believed not in it the first time; and We shall leave them in their insolence wandering blindly.
Aisha Bewley
We will overturn their hearts and sight, just as when they did not have iman in it at first, and We will abandon them to wander blindly in their excessive insolence.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And We will turn away their hearts and their eyes, even as they believed not in it the first time; and We will leave them wandering blindly in their inordinacy.
Эльмир Кулиев
Мы отворачиваем их сердца и умы, поскольку они не уверовали в него в первый раз, и оставляем их скитаться вслепую в собственном беззаконии.