6.
Enam Suresi
104. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gerçek şu ki size Rabbinizden basiretler gelmiştir. Kim basiretle-görürse kendi lehine, kim de kör olursa (görmek istemezse) kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde gözetleyici değilim.
قَدْ جَٓاءَكُمْ بَصَٓائِرُ مِنْ رَبِّكُمْۚ فَمَنْ اَبْصَرَ فَلِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ عَمِيَ فَعَلَيْهَاۜ وَمَٓا اَنَا۬ عَلَيْكُمْ بِحَف۪يظٍ
Kad caekum basairu min rabbikum fe men ebsara fe li nefsih ve men amiye fe aleyha, ve ma ene aleykum bi hafiz.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gerçek şu ki size Rabbinizden basiretler gelmiştir. Kim basiretle-görürse kendi lehine, kim de kör olursa (görmek istemezse) kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde gözetleyici değilim.
Türkçe Kur'an Çözümü
Gerçek şu ki, size Rabbinizden değerlendirilesi deliller gelmiştir. . . Kim basiretiyle gelenleri değerlendirirse kendi lehine, kim de basiretsiz olursa kendi aleyhinedir. . . Ben, üzerinize muhafız değilim!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Doğrusu size Rabbiniz tarafından basiretler/idrak kabiliyeti verilmiştir. Artık kim hakkı görürse faydası kendine, kim de kör olursa zararı kendinedir. Ben üzerinize bekçi değilim.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Rabbinizden size gerçekleri gösteren deliller geldi. Artık kim gözünü açar hakkı idrak ederse kendi yararına, kim de (hakkın karşısında) körlük ederse kendi zararınadır. Ben başınızda bekçi değilim.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Rabbinizden size aydınlatıcı bilgiler gelmiş bulunuyor. Kim görürse kendi yararına, kim körlük ederse kendi zararınadır. Ben üzerinize bekçi değilim.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Hakıkat Rabbınızdan size bir çok basıretler geldi artık kim gözünü açar görürse kendi lehine, kim de körlük ederse kendi aleyhinedir ve o halde ben size karşı muhafız değilim
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Size Rabbinizden muhakkak basıyretler gelmişdir. Artık kim (onlarla hakkı) görür (ve iman eder) se kendi lehine, kim (ondan) kör kalırsa o da kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde bir bekci değilim.
Kur'an Mesajı
Şimdi Rabbinizden size (bu ilahi kelam yoluyla) anlama ve kavrama araçları verilmiştir. O halde, kim görmek isterse kendi lehine, ve kim de körlüğü tercih ederse kendi aleyhine davranmış olur. Ve (kalbi katılaşmış olanlara de ki): "Ben sizin bekçiniz değilim!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Size Rabbinizden apaçık deliller gelmiştir. Her kim bunları görürse kendisi içindir. Kim de körlük ederse aleyhinedir. Yoksa ben, sizin üzerinizde bir bekçi değilim.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Rabbinizden size muhakkak ki deliller gelmiştir. Artık kim gözünü açar görürse kendi lehine, kim de hakkı görmeyip batılı seçerse kendi aleyhinedir. (Sen de ki:) "Ben sizin üzerinizde bekçi değilim."
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Doğrusu size Rabbinizden basiretler geldi. Artık kim (gerçeği) görürse yararı kendisine, kim de (gerçeğe karşı) kör olursa zararı kendisinedir. Ben sizin üzerinize bekçi değilim.
Kur'an-ı Kerim Meali
Gerçek şu ki, size Rabbinizden gönül gözleri gelmiştir. Kim görürse kendisi yararına, kim körlük ederse kendisi zararına... Ben sizin üzerinize bekçi değilim.
Hayat Kitabı Kur’an
Doğrusu, Rabbinizden size (vahiy gibi) bir bilinç kaynağı gelmiştir. Artık kim (vahyin gösterdiği hakikati) görmek isterse kendi lehine, kim de körlüğü tercih ederse kendi aleyhinedir. Ben sizi engelleyecek değilim.
Kerim Kur'an
Rabb'inizden size basiret[1] verilmiştir. Kim gerçeği görürse[2] kendi yararınadır, kim de gerçeği görmezse[3] kendi aleyhinedir. Ben üzerinize bekçi değilim.
Kerim Kur'an
Rabb'inizden size idrak etme yeteneği[1] verilmiştir. Kim gerçeği görürse[2] kendi yararınadır, kim de gerçeği görmezse[3] kendi aleyhinedir. Ben üzerinize bekçi değilim.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
"Gerçek şu ki, Efendinizden, size aydınlanma kaynağı gelmiştir. Artık, kim görmek isterse, kendi yararına; kim körlük ederse, kendi yitimine yönelik olacaktır. Ben, sizin üzerinize gözetmen değilim!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Rabbinizden size göstergeler (basiretler) geldi. Kim görürse kendi için görür, kim de körlük ederse kendi aleyhine olur. Ben sizi koruyacak değilim.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Efendinizden size aydınlatıcı belgeler gelmiş bulunuyor. Kim görürse kendi yararına, kim körlük ederse kendi zararınadır. Ben üzerinize bekçi değilim.
Kur’an Meal-Tefsir
(De ki:) "Elbette size Rabbiniz tarafından öngörüler[1] gelmiştir. Artık kim (gerçeği) görürse yararı kendisine, kim de kör davranırsa zararı kendisinedir. Ben üzerinize asla bekçi değilim."
The Final Testament
Enlightenments have come to you from your Lord. As for those who can see, they do so for their own good, and those who turn blind, do so to their own detriment. I am not your guardian.
The Quran: A Monotheist Translation
"Visible proofs have come to you from your Lord; so whoever can see, does so for himself, and whoever is blinded, will be such. I am not a watcher over you."
Quran: A Reformist Translation
"Visible proofs have come to you from your Lord; so whoever can see, does so for himself, and whoever is blinded, does the same. I am not a guardian over you."
The Clear Quran
Indeed, there have come to you insights from your Lord. So whoever chooses to see, it is for their own good. But whoever chooses to be blind, it is to their own loss. And I am not a keeper over you.
Tafhim commentary
The lights of clear perception have now come to you from your Lord. Then, he who chooses to see clearly, does so for his own good; and he who chooses to remain blind, does so to his own harm. I am not your keeper.[1]
Al- Muntakhab
Say to them O Muhammad: "You people have now received divine evidence engaging the intellect, and enough signs sensed by mental and spiritual vision of those who lift to Allah their inward sight. Therefore, he who exercises his mind’s eyes shall advantage himself, and he who blinds hims elf to the truth shall prejudice his own interests, and you must realize that I am not here to watch over your innocence and folly".
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
There has come to you enlightenment from your Lord. So whoever will see does so for [the benefit of] his soul, and whoever is blind [does harm] against it. And [say], "I am not a guardian over you."