53. Necm Suresi 9. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Nitekim (ikisi arasındaki uzaklık) iki yay kadar (oldu) veya daha yakınlaştı.
فَكَانَ قَابَ قَوْسَيْنِ اَوْ اَدْنٰىۚ
Fe kane kabe kavseyni ev edna.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Necm suresi 9. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Nitekim (ikisi arasındaki uzaklık) iki yay kadar (oldu) veya daha yakınlaştı.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
İki yayın birleşimi (kab-ı kavseyn) veya Edna (daha da yakın) oldu!
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
- Ona, bunu çok güçlü akıl sahibi olan Cebrail öğretmiştir. Doğrulup dikildi. O, en yüksek ufuktaydı. Sonra iyice yaklaştı ve sarktı. İki yayın arası kadar, hatta daha da yakın. Böylece kuluna vahyedeceğinivahyetti.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(Peygambere olan mesafesi) iki yay aralığı kadar, yahut daha az oldu.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Mesafe iki yay kadar veya daha yakın oldu.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
"kabe kavseyni ev edna" oldu da
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Aradaki mesafe iki yay boyu oldu, hatta daha yakın;
Gültekin Onan
Nitekim (ikisi arasındaki uzaklık) iki yay kadar (oldu) veya daha yakınlaştı.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(Bu suretle o, peygamberlere) iki yay kadar, yahud daha yakın oldu da,
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
aralarında iki yay mesafesi kalıncaya kadar, hatta daha da yakınına.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Araları iki yay kadar veya daha yakın idi.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
(8-9) Sonra yaklaştı ve iyice sarktı. Öyle ki araları yayın iki ucu arası kadar veya daha az kaldı.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(Muhammed ile arasındaki mesafe) İki yay uzunluğu kadar, yahut daha az kaldı.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
İki yayın beraberliği gibi, belki ondan da yakındı.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
öyle ki, iki yay aralığı, hatta daha az bir mesafe kaldı:
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Böylece iki yay aralığı kadar, hatta daha yakın oldu.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Böylece yayın iki ucu kadar, hatta daha yakın oldu.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
İki yay uzaklığı ölçüsünde veya daha yakın.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
(Muhammed ile) İki yayın tek kirişi gibi oldular; hatta daha da yakınlaştılar.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Mesafe iki yay kadar veya daha yakın oldu.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
İki yay arası kadar, hatta[1]daha da yakın olmuştu.
Əlixan Musayev
O, iki yay uzunluğunda, hətta ondan da yaxın məsafədə idi.
Bünyadov-Məmmədəliyev
(Onların arasındakı məsafə) iki yay uzunluğunda, bəlkə, ondan da yaxın oldu.
Ələddin Sultanov
O, (birləşdirilmiş) iki yay arası qədər, hətta daha çox yaxınlaşdı.
Rashad Khalifa The Final Testament
Until He became as close as possible.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Until he became as near as two bow-lengths or nearer.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
Until he became as near as two bow-lengths or nearer.
Mustafa Khattab The Clear Quran
that he was only two arms-lengths away or even less.[1]
Al-Hilali & Khan
And was at a distance of two bows’ length or (even) nearer.
Abdullah Yusuf Ali
And was at a distance of but two bow-lengths or (even) nearer;
Marmaduke Pickthall
Till he was (distant) two bows' length or even nearer,
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
until he was two bows' length away, or nearer.[1]
Taqi Usmani
so as he was at a distance like that of two bows (joined together), rather even nearer.
Mohamed Ahmed - Samira
Until a space of two bow (arcs) or even less remained,
Muhammad Asad
until he was but two bow-lengths away, or even nearer.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Until the intervening distance between him and Muhammad was no more than two bows length or even closer
Progressive Muslims
Until he became as near as two bow-lengths or nearer.
Shabbir Ahmed
Till he was but two bow-lengths away, or even closer. (The Divine Will and the will of the Messenger merged together, like the two of you join your bows as a bond of friendship (8:17)).
Syed Vickar Ahamed
And was at a distance of only two bow-lengths (of spiritual union) or even nearer;
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And was at a distance of two bow lengths or nearer.
Ali Quli Qarai
until he was within two bows’ length or even nearer,
George Sale
until He was at the distance of two bows length from him, or yet nearer:
Mahmoud Ghali
So he was at two bows (distance) or (even) closer (still).
Amatul Rahman Omar
So that he became (as it were) one chord to two bows or closer still.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And was at a distance of two bows’ length or nearer,
Эльмир Кулиев
Он находился от него (Джибрил от Мухаммада или Мухаммад от Аллаха) на расстоянии двух луков или даже ближе.