41. Fussilet Suresi 20. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir.
حَتّٰٓى اِذَا مَا جَٓاؤُ۫هَا شَهِدَ عَلَيْهِمْ سَمْعُهُمْ وَاَبْصَارُهُمْ وَجُلُودُهُمْ بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Hatta iza ma cauha şehide aleyhim sem'uhum ve ebsaruhum ve culuduhum bima kanu ya'melun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Fussilet suresi 20. ayet

#kelimeanlamkök
1 hatta nihayet حَتَّىٰٓ
2 iza zaman إِذَا
3 ma مَا
4 ca'uha oraya vardıkları جَآءُوهَا
5 şehide şahidlik ettiler شَهِدَ
6 aleyhim aleyhlerine عَلَيْهِمْ
7 sem'uhum kulakları سَمْعُهُمْ
8 ve ebsaruhum ve gözleri وَأَبْصَـٰرُهُمْ
9 ve culuduhum ve derileri وَجُلُودُهُم
10 bima hakkında بِمَا
11 kanu oldukları (işler) كَانُوا۟
12 yea'melune yapıyor(lar) يَعْمَلُونَ