38.
Sad Suresi
6. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onlardan önde gelen bir grup: "Yürüyün, ilahlarınıza karşı (bağlılıkta) kararlı olun; çünkü asıl istenen budur" diye çekip gitti.
وَانْطَلَقَ الْمَلَأُ مِنْهُمْ اَنِ امْشُوا وَاصْبِرُوا عَلٰٓى اٰلِهَتِكُمْۚ اِنَّ هٰذَا لَشَيْءٌ يُرَادُۚ
Ventalekal meleu minhum enimşu vasbiru ala alihetikum inne haza le şey'un yurad.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onlardan önde gelen bir grup: "Yürüyün, ilahlarınıza karşı (bağlılıkta) kararlı olun; çünkü asıl istenen budur" diye çekip gitti.
Türkçe Kur'an Çözümü
Onların ileri gelenleri: "Hadi yolunuza devam edin ve tanrılarınıza bağlı kalın! Muhakkak ki olması gereken budur!" diyerek yürüdü.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Onlardan ileri gelenler tepki gösterip şöyle dediler: "Yolunuza devam ediniz, tanrılarınızı bırakmayınız. Şüphesiz bizden istenen de budur."
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(6-8) İçlerinden ileri gelenler, "Gidin, ilahlarınıza tapmaya devam edin. İşte bu istenen şeydir. Biz bunu son dinde (en son dini inanışlarda) duymadık. Bu ancak bir uydurmadır. O zikir (Kur'an) içimizden ona mı indirildi?" diyerek kalkıp gittiler. Hayır, onlar benim Zikrimden (Kur'an'dan) şüphe içindedirler. Hayır, henüz azabımı tatmadılar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onların liderleri öne fırladılar, 'Yürüyün, tanrılarınıza bağlı kalın. Sizden istenen sadece budur.'
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
İçlerinden o hey'et de fırladı şöyle: ilahlarınız üzerinde sabr-u sebat edin, bu cidden arzu olunur bir şey, bir murad
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onların elebaşılarından bir gurüh (birbirine): "Yürüyün, ma budlarınıza (ibadetde) sebatedin. Şübhesiz ki arzu edilecek olan budur" diyerek kalkıb gitmişdir.
Kur'an Mesajı
Liderleri öne atılır: "Pes etmeyin ve ilahlarınıza sımsıkı sarılmaya devam edin: yapılacak tek şey budur!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onların ileri gelenleri: -Yürüyün, ilahlarınıza bağlılıkta sebat gösterin, sizden istenen şey budur diye yola çıktılar.
Kuran-ı Kerim ve Meali
İçlerinden önde gelen eşraf takımı derhal harekete geçip "Hala mı duruyorsunuz, kalkın yürüyüp gösteri yapın ve ilahlarınız konusunda direnip dayanacağınızı ilan edin! Bu, cidden yapılması gereken bir şeydir!" dediler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlardan bir grup fırladı: "Yürüyün tanrılarınıza bağlı kalın. Çünkü bu, arzu edilen bir şeydir."
Kur'an-ı Kerim Meali
İçlerinden kodaman bir grup öne çıktı: "Haydi, yürüyün! İlahlarınıza sahip çıkmada kararlı davranın! Gerçek şu ki, istenip beklenen şey budur."
Hayat Kitabı Kur’an
Onların liderleri öne atılarak (der ki): "Devam edin, ilahlarınıza ısrarla sahip çıkın; yapmanız gereken tek şey budur!
Kerim Kur'an
Onlardan, meleler[1] harekete geçerek: "Bildiğiniz yoldan gitmeye devam edin, ilahlarınızı bırakmayın. Kesinlikle sizden beklenen budur." dediler.
Kerim Kur'an
Onlardan, söz sahibi olanlar harekete geçerek: "Bildiğiniz yoldan gitmeye devam edin, ilahlarınızı bırakmayın. Kesinlikle sizden beklenen budur." dediler.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ve onların ileri gelenleri: "Yürüyün; tanrılarınıza bağlı kalın. Aslında, istenilen şey, kesinlikle işte budur!"
Süleymaniye Vakfı Meali
İleri gelenleri şöyle deyip geçtiler: "Gidin, ilahlarınıza sahip çıkın. Sizden istenen odur."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Liderleri öne fırladılar, "Yürüyün, tanrılarınıza bağlı kalın. Sizden istenen sadece budur."
Kur’an Meal-Tefsir
İçlerinden yöneticiler öne atılmış, (şöyle demişlerdi:) "(İnancınızda) yürüyün; ilahlarınıza bağlı kalın (onları savunun)! Şüphesiz ki bu, (sizden) istenen şeydir.[1]
The Final Testament
The leaders announced, "Go and steadfastly persevere in worshipping your gods. This is what is desired.
The Quran: A Monotheist Translation
And the leaders among them went out: "Walk away, and remain patient to your gods. This thing can be turned back."
Quran: A Reformist Translation
The leaders among them went out: "Walk away, and remain patient to your gods. This thing can be turned back."
The Clear Quran
The chiefs among them went forth saying, "Carry on, and stand firm in devotion to your gods. Certainly this is just a scheme ˹for power˺.[1]
Tafhim commentary
And the elders among them went forth[1] saying: "Go ahead and be steadfast in adhering to your deities.[2] What is being said is with a design."[3]
Al- Muntakhab
And the leaders of falsehood among them walked off the meeting in confusion and exhorted their adherents to remain faithful, constant and firm in fidelity to their gods. "This movement", they said, "has been designed against us and a chism formed to our detriment".
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And the eminent among them went forth, [saying], "Continue, and be patient over [the defense of] your gods. Indeed, this is a thing intended.