28.
Kasas Suresi
79. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Böylelikle kendi ihtişamlı süsü içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını istemekte olanlar: "Ah keşke, Karun'a verilenin bir benzeri bizim de olsaydı. Gerçekten o, büyük bir pay sahibidir" dediler.
فَخَرَجَ عَلٰى قَوْمِه۪ ف۪ي ز۪ينَتِه۪ۜ قَالَ الَّذ۪ينَ يُر۪يدُونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا يَا لَيْتَ لَنَا مِثْلَ مَٓا اُو۫تِيَ قَارُونُۙ اِنَّهُ لَذُو حَظٍّ عَظ۪يمٍ
Fe harece ala kavmihi fi zinetih, kalellezine yuridunel hayated dunya ya leyte lena misle ma utiye karunu innehu le zu hazzın azim.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Böylelikle kendi ihtişamlı süsü içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını istemekte olanlar: "Ah keşke, Karun'a verilenin bir benzeri bizim de olsaydı. Gerçekten o, büyük bir pay sahibidir" dediler.
Türkçe Kur'an Çözümü
(Karun) zenginlik göstergeleriyle yurttaşlarının arasına çıktığında; dünya hayatını (en sefil yaşamı) arzulayanlar dedi ki: "Karun'a verilenin benzeri bizim de olsaydı. . . Şüphesiz büyük bir keyif ehlidir o!"
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Karun, gösteriş içinde toplumun karşısına çıktı. Dünya hayatını isteyenler, "Keşke Karun'a verildiği gibi bize de verilse; doğrusu o, büyük bir şans sahibidir" demişlerdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Karun, zineti ve görkemi içerisinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını arzu edenler, "Keşke Karun'a verilen (servet) gibi bizim de (servetimiz) olsaydı. Şüphesiz o büyük bir servet sahibidir" dediler.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Bir ara, tüm görkemiyle halkının arasına çıkmıştı. Dünya hayatını seçenler, 'Keşke Karun'a verilenlerin bir benzeri bize de verilseydi. Gerçekten, o çok şanslı biri,' dediler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Derken ziyneti içinde kavmına karşı huruç etti, Dünya hayati arzu edenler ah, dediler, ne olurdu şu Karuna verilen gibi bizim de olsa! O cidden büyük bir bahtiyar
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Derken zineti (debdebesi) içinde kavminin karşısına çıkdı. Dünya hayatını arzu edenler: "Nolurdu, dediler, Kaaruna verilen (şu servet) gibi bizim de (malımız) olsaydı. O, hakıykaten büyük nasib saahibidir.
Kur'an Mesajı
(Karun) işte böyle görkem ve gösteriş içinde soydaşlarının karşısına çıkardı. (Öyle ki,) yalnızca dünya hayatına gözünü dikenler (ona bakıp da): "Ah, n'olurdu" derlerdi, "Karun'a verildiği kadar bize de verilseydi! Çünkü o gerçekten çok talihli biri!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Kavminin karşısına süslü takılarıyla çıkmıştı. Dünya hayatını isteyenler: -Keşke Karun'a verilen gibi bize de verilseydi. O, gerçekten çok şanslı demişlerdi.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Karun bir gün, yine bütün ihtişam ve şatafatıyla halkının karşısına çıktı. Dünya hayatına çok düşkün olanlar: "Keşke bizim de Karun'unki gibi servetimiz olsaydı. Adamın amma da şansı varmış, keyfine diyecek yok!" dediler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(Karun) süsü, (debdebesi) içinde kavminin karşısına çıktı. dünya hayatını isteyenler: "Keşke Karun'a verilenin bir benzeri de bize verilseydi, dediler, gerçekten onun büyük şansı var!"
Kur'an-ı Kerim Meali
Karun, süsü püsü içinde toplumunun karşısına çıktı. Şu iğreti dünya hayatını amaçlayanlar dediler ki: "Ah, Karun'a verilenin bir benzeri bize de verilseydi. Gerçekten o, çok nasipli bir adam!"
Hayat Kitabı Kur’an
Ve işte bu kişi kavminin karşısına tüm görkem ve gösterişi içinde çıkmıştı. Yalnızca dünya hayatını isteyenler (ona bakıp) "Ah keşke, ne olurdu Karun'a verilen kadar bize de verilseydi! Şu kesin ki o gerçekten de çok şanslı biriymiş!" derlerdi.
Kerim Kur'an
Karun, ziynetli[1] bir şekilde halkının karşısına çıktı. Dünya hayatına düşkünlüğü olanlar: "Keşke bizim de Karun gibi varlığımız olsaydı! Gerçekten o, çok kısmetli biri." diye iç geçirdiler.
Kerim Kur'an
Karun, görkemli bir şekilde halkının karşısına çıktı. Dünya hayatına düşkünlüğü olanlar: "Keşke bizim de Karun gibi varlığımız olsaydı! Gerçekten o, çok kısmetli biri." diye iç geçirdiler.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Böylece, görkem ve gösteriş içinde toplumunun karşısına çıktı. Dünya yaşamını isteyenler, şöyle dediler: "Ah; keşke Karun'a verilenler kadar bizim de olsaydı! Aslında, gerçekten çok şanslı birisi!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Sonra bütün haşmetiyle halkının karşısına çıktı. Dünyalık arzusu içinde olanlar dediler ki, "Ah keşke Karun'a verilenin bir benzeri bizde de olsa? O gerçekten büyük bir paya sahip!"
Mesaj: Kuran Çevirisi
Bir ara, tüm görkemiyle halkının arasına çıkmıştı. Dünya hayatını seçenler, "Keşke Karun'a verilenlerin bir benzeri bize de verilseydi. Gerçekten, o çok şanslı biri" dediler.
Kur’an Meal-Tefsir
(Karun), süslü bir şekilde kavminin karşısına çıkmıştı. Dünya hayatını arzulayanlar, "Ah, keşke Karun'a verilenin benzeri bize de verilseydi! Şüphesiz ki o, çok büyük bir payın (servetin) sahibidir!" demişlerdi.
The Final Testament
One day, he came out to his people in full splendor. Those who preferred this worldly life said, "Oh, we wish that we possessed what Qaaroon has attained. Indeed, he is very fortunate."
The Quran: A Monotheist Translation
Then he came out among his people draped in his ornaments. Those who preferred this worldly life said: "Oh, if only we were given similar to what Qaroon has been given. Indeed, he is very fortunate."
Quran: A Reformist Translation
Then he came out among his people draped in his ornaments. Those who preferred this worldly life said, "Oh, if only we were given similar to what Qarun has been given. Indeed, he is very fortunate."
The Clear Quran
Then he came out before his people in all his glamour. Those who desired the life of this world wished, "If only we could have something like what Korah has been given. He is truly a man of great fortune!"
Tafhim commentary
Once Korah went forth among his people in full glitter. Those seeking the life of this world said: "Would that we had the like of what Korah has! He truly has a great fortune."
Al- Muntakhab
And so he came out before his people in a splendid procession conducting himself pompously, and there exclaimed those who were absorbed m the vanities of this wicked world: "we wish", they said, "we were given the like of the riches Qarun was made to possess. He is indeed fortunate".
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
So he came out before his people in his adornment. Those who desired the worldly life said, "Oh, would that we had like what was given to Qarun. Indeed, he is one of great fortune."