21. Enbiya Suresi 64. ayet Bünyadov-Məmmədəliyev

Bunun nəticəsində onlar (ağıllarını başlarına yığıb) öz-özlərinə müraciətlə: “Siz, doğrudan da, zalımlarsınız (dilsiz-ağılsız, heç özlərini belə qorumağa qadir olmayan bütlərə tapınmaqla özünüz özünüzə zülm edirsiniz)”, - dedilər.
فَرَجَعُٓوا اِلٰٓى اَنْفُسِهِمْ فَقَالُٓوا اِنَّكُمْ اَنْتُمُ الظَّالِمُونَۙ
Fe receu ila enfusihim fe kalu innekum entumuz zalimun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Enbiya suresi 64. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Bunun üzerine kendi vicdanlarına başvurdular da; "Gerçek şu ki, zalim olanlar sizlersiniz (biziz)" dediler.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Şöyle bir düşündükten sonra: "Muhakkak ki siz, evet siz zalimlersiniz" dediler (birbirlerine).
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
- Kendi kendilerine dönüp birbirlerine, "Doğrusu siz zalimlerdensiniz" dedikten sonra, gönüllerindeki eski inançları depreşerek, "Ey İbrahim! Sen bunların konuşmayacağını bilirsin" dediler.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Bunun üzerine birbirlerine dönüp, "Hiç şüphesiz asıl zalimler sizsiniz siz" dediler.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendi vicdanlarına dönüp, kendi kendilerine şunu söylediler: 'Gerçekten sizler haksızsınız.'
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Bunun üzerine vicdanlarına müracaat ettiler de dediler: doğrusu siz haksızsınız
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Bunun üzerine vicdanlarına müracaat ettiler de: "Doğrusu siz haksızsınız!" dediler.
Gültekin Onan
Bunun üzerine kendi vicdanlarına başvurdular da; "Gerçek şu ki, zalim olanlar sizlersiniz (biziz)" dediler.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Bunun üzerine vicdanlarına dönüb (birbirlerine) dediler ki: "Hiç şübhesiz (asıl) zaalimler sizsiniz, siz"!
İbni Kesir
Bunun üzerine kendilerine dönüp dediler ki: Hiç şüphesiz zalimler sizsiniz siz.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Bunun üzerine birbirlerine dönüp: "Doğrusu, asıl zalim olan sizlermişsiniz!" dediler.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Bunun üzerine kendilerine gelip: -Siz, gerçekten haksızsınız dediler.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Bunun üzerine vicdanlarına dönüp içlerinden: "Asıl zalim İbrahim değil, bu aciz putlara ibadet edip bel bağlayan sizler, biz müşriklermişiz!" dediler.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Kendi vicdanlarına başvurup (içlerinden): "Hakikaten sizler haksızsınız!" dediler.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Bunun üzerine kendi benliklerine döndüler de şöyle dediler: "Siz, zalimlerin ta kendilerisiniz."
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Bunun üzerine kendi iç dünyalarına döndüler ve (kendi kendilerine) "Siz var ya, siz" dediler, "işte asıl haddini bilmezin ta kendisisiniz!"
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Bunun üzerine birbirlerine dönüp, "Haksızlık ediyoruz." dediler.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Bunun üzerine birbirlerine dönüp, "Haksızlık ediyoruz." dediler.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Bunun üzerine, kendilerine geldiler; "Demek ki, gerçekten haksızlık yapmışsınız!" dediler.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Bunun üzerine kendilerine geldiler de "Biz, gerçekten yanlış yoldayız[1]" dediler.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendi vicdanlarına dönüp, kendi kendilerine şunu söylediler: "Gerçekten sizler haksızsınız."
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Kendilerine dönüp "Zalimler sizsiniz, siz!" demişlerdi.
Əlixan Musayev
Onlar öz-özlərinə müraciətlə: “Həqiqətən də, siz zalımlarsınız”– dedilər.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Bunun nəticəsində onlar (ağıllarını başlarına yığıb) öz-özlərinə müraciətlə: “Siz, doğrudan da, zalımlarsınız (dilsiz-ağılsız, heç özlərini belə qorumağa qadir olmayan bütlərə tapınmaqla özünüz özünüzə zülm edirsiniz)”, - dedilər.
Ələddin Sultanov
Bu zaman onlar öz vicdanlarına səslənərək: “Həqiqətən, əsil zalımlar sizsiniz!” - dedilər.
Rashad Khalifa The Final Testament
They were taken aback, and said to themselves, "Indeed, you are the ones who have been transgressing."
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
So they turned and said to themselves: "It is indeed ourselves who have been wicked!"
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
So they turned and said to themselves: "It is indeed ourselves who have been wicked!"
Mustafa Khattab The Clear Quran
So they came back to their senses, saying ˹to one another˺, "You yourselves are truly the wrongdoers!"
Al-Hilali & Khan
So they turned to themselves and said: "Verily, you are the Zâlimûn (polytheists and wrong-doers)."
Abdullah Yusuf Ali
So they turned to themselves and said, "Surely ye are the ones in the wrong!"
Marmaduke Pickthall
Then gathered they apart and said: Lo! ye yourselves are the wrong-doers.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
Thereupon they turned to their (inner) selves and said (to themselves): "Surely it is you who are the wrong-doers."
Taqi Usmani
So they turned to one another and said, "In fact, you yourselves are the wrongdoers."
Abdul Haleem
They turned to one another, saying, ‘It is you who are in the wrong,’
Mohamed Ahmed - Samira
Then they thought and observed: "Surely you are yourselves unjust. "
Muhammad Asad
And so they turned upon one another, saying, "Behold, it is you who are doing wrong. "
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
And there, they blamed themselves saying: "You are indeed the wrongful of actions"
Progressive Muslims
So they turned and said to themselves: "It is indeed ourselves who have been wicked!"
Shabbir Ahmed
They were taken aback, withdrew themselves, thought and said to one another, "Verily, you yourselves are the wrongdoers. " (You disregarded the security of the powerless idols).
Syed Vickar Ahamed
So they turned amongst themselves and said, "Surely, you are the ones in the wrong!"
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
So they returned to [blaming] themselves and said [to each other], "Indeed, you are the wrongdoers. "
Ali Quli Qarai
Thereat they came to themselves and said [to one another], ‘Indeed it is you who are the wrongdoers!’
Bijan Moeinian
They consulted among themselves and arrived to the conclusion that they, themselves, were the real unjust people (worshipping the kind of gods who were good for nothing. "
George Sale
And they returned unto themselves, and said the one to the other, verily ye are the impious persons.
Mahmoud Ghali
So they returned one to another (Literally: returned to themselves) (and) then said, "Surely you yourselves are the unjust. "
Amatul Rahman Omar
Then they turned to their leaders and to one another and said, `You, yourselves are surely in the wrong. '
E. Henry Palmer
Then they came to themselves and said, 'Verily, ye are the wrong-doers. '
Hamid S. Aziz
Said he, "Nay, it was this largest of the idols. But ask them, if they can speak."
Arthur John Arberry
So they returned one to another, and they said, 'Surely it is you who are the evildoers. '
Aisha Bewley
They consulted among themselves and said, ‘It is you yourselves who are wrongdoers. ’
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And they returned to themselves and said: “It is you who are the wrongdoers.”
Эльмир Кулиев
Обратившись друг к другу, они сказали: "Воистину, вы сами являетесь беззаконниками!"