18.
Kehf Suresi
65. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Derken, katımızdan kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan kendisine bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
فَوَجَدَا عَبْداً مِنْ عِبَادِنَٓا اٰتَيْنَاهُ رَحْمَةً مِنْ عِنْدِنَا وَعَلَّمْنَاهُ مِنْ لَدُنَّا عِلْماً
Fe veceda abden min ibadina ateynahu rahmeten min indina ve allemnahu min ledunna ilma.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Derken, katımızdan kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan kendisine bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Türkçe Kur'an Çözümü
Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz Ona indimizden (Hakikatini yaşatan) bir rahmet vermiş ve yine Onda ledünnümüzden (Tecelli-i sıfat olarak tahakkuk etme {mardiye} şuuru) ilim açığa çıkarmıştık.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Orada katımızdan kendisine rahmet verdiğimiz ve yine katımızdan kendisine ilim öğrettiğimiz kullarımızdan birini buldular.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Katımızdan kendisine rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Derken kullarımızdan bir kul buldular ki biz ona nezdimizden bir rahmet vermiş ve ledünnimizden bir ılim öğretmiştik
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Derken kullarımızdan (öyle) bir kul buldular ki biz ona tarafımızdan bir rahmet vermiş, kendisine nezdimizden (haas) bir ilim öğretmişdik.
Kur'an Mesajı
Ve orada kendisine katımızdan üstün bir bağışta bulunarak (özel) bir bilgiyle donattığımız kullarımızdan birine rastladılar.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Orada, kendisine esenlik verip, katımızdan bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul buldular.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Orada bizim seçkin kullarımızdan öyle bir has kulumuzu buldular ki Biz ona lütfedip, nezdimizden rabbani bir ilim öğretmiştik.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(Orada) Kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiştik ve ona katımızdan bir ilim öğretmiştik.
Kur'an-ı Kerim Meali
Orada, kullarımızdan öyle bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, lütfumuzdan bir ilim öğretmiştik.
Hayat Kitabı Kur’an
Sonunda orada, kendisine katımızdan bir rahmete nail kılarak (ilmimizden) bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan birini buldular.
Kerim Kur'an
Derken katımızdan, kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan[1] bir ilim öğrettiğimiz[1] Bizim kullarımızdan bir kul[2] buldular.
Kerim Kur'an
Derken katımızdan, kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan[1] bir ilim öğrettiğimiz[1] Bizim kullarımızdan bir kul[2] buldular.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Sonunda, Kendi katımızdan Ona bir rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul buldular.[231]
Süleymaniye Vakfı Meali
Sonra kullarımızdan bir kulu buldular. Ona katımızdan bir ilim öğreterek ikramda bulunmuştuk.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Katımızdan kendisine rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Kur’an Meal-Tefsir
(Derken), kendisine katımızdan bir rahmet verdiğimiz ve ona tarafımızdan bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul bulmuşlardı.[1]
The Final Testament
They found one of our servants, whom we blessed with mercy, and bestowed upon him from our own knowledge.
The Quran: A Monotheist Translation
So they came upon a servant of Ours whom We had given him mercy from Us and We had taught him knowledge from Us.
Quran: A Reformist Translation
So they came upon a servant of Ours whom We had given him compassion from Us and We taught him knowledge from Us.
The Clear Quran
There they found a servant of Ours, to whom We had granted mercy from Us and enlightened with knowledge of Our Own.
Tafhim commentary
and there they found one of Our servants upon whom We had bestowed Our mercy, and to whom We had imparted a special knowledge from Ourselves.[1]
Al- Muntakhab
There, they found one of Our devotees to whom We extended Our mercy and the initiation in mysteries and to whom We imparted of Our mystic knowledge what is transcending human comprehension.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And they found a servant from among Our servants to whom we had given mercy from us and had taught him from Us a [certain] knowledge.