15. Hicr Suresi 47. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
وَنَزَعْنَا مَا ف۪ي صُدُورِهِمْ مِنْ غِلٍّ اِخْوَاناً عَلٰى سُرُرٍ مُتَقَابِل۪ينَ
Ve neza'na ma fi sudurihim min gıllin ıhvanen ala sururin mutekabilin.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Hicr suresi 47. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Biz onların, (ayrı görmekten kaynaklanan) kin - düşmanlık duygularını içlerinde söküp attık! Kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşılıklı otururlar.
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Biz, onların kalplerindeki kini söküp attık. Artık onlar sedirler üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı otururlar.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Göğüslerindeki kıskançlığı kaldırırız; kardeşçe karşılıklı yerleştirilmiş koltuklar üzerindedirler.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sinelerindeki kinleri soymuşuzdur da ıhvan olarak köşkler üzere karşı karşıya otururlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Sinelerindeki kinleri soymuşuzdur, köşkler üzerinde kardeşler olarak karşı karşıya oturacaklardır.
Gültekin Onan
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Biz onların göğüslerindeki kini söküb atdık (atacağız. Onlar) kardeşler haalinde, karşı karşıya tahtları üzerindedirler (tahtlarına dayanarak oturacaklardır).
İbni Kesir
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık. Artık onlar kardeş olarak sedirler üzerinde karşılıklı otururlar.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
(O zaman) Biz onları içlerinde (kalmış) olabilecek nahoş duygu ve düşüncelerden arındıracağız ve (böylece) birbirleriyle kardeş olarak mutluluk tahtları üzerinde karşı karşıya oturacaklar.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Biz, onların gönlündeki tüm kini söküp attık. Onlar, kardeşler olarak karşılıklı koltuklarda otururlar.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Onların kalplerindeki kini söküp çıkarmışızdır. Dost ve kardeş olarak, divanlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onların göğüslerindeki kini çıkarıp atmışızdır; (hepsi) kardeşler olarak divanlar üzerinde karşı karşıya oturur (sohbet eder)ler.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Göğüslerindeki düşmanlığı çekip almışızdır. Köşkler/divanlar üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olmuşlardır.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Zira Biz Onları, içlerine işlemiş olan her tür olumsuz duygu ve düşünceden tamamen arındıracağız. Onlar mutluluk tahtları üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı oturacaklar.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Ve onların göğüslerindeki kötü duyguların tamamını yok ettik. Onlar, kardeşler olarak, tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Ve onların göğüslerindeki kötü duyguların tamamını yok ettik. Onlar, kardeşler olarak, tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Yüreklerindeki kini söküp atarız; kardeşler olarak, koltuklar üzerinde karşılıklı otururlar.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Biz göğüslerindeki kötü bağlantıları[1] söküp atmış oluruz. Kardeşler halinde karşılıklı sedirler üzerindedirler.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Göğüslerindeki kötü duyguları kaldırırız; kardeşçe karşılıklı yerleştirilmiş koltuklar üzerindedirler.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Birbirlerine) kardeş bir şekilde tahtlar üzerinde karşılıklı olarak göğüslerinde (kalplerinde) kinden ne varsa hepsini çıkarıp atmış (olacağ)ız.[1]
Əlixan Musayev
Biz onların köksündəki kin-küdurəti çıxarıb kənar etdik. Onlar taxtlar üzərində qarşı-qarşıya əyləşən qardaşlar olacaqlar.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Biz onların ürəklərindəki kin-küdurəti çıxarıb atdıq. Onlar qardaş olub taxt üstündə qarşı-qarşıya əyləşərlər.
Ələddin Sultanov
Biz onların qəlblərindəki kin-küdurəti çıxarıb atdıq. Onlar taxtlar üzərində qardaşcasına qarşı-qarşıya əyləşərlər.
Rashad Khalifa The Final Testament
We remove all jealousy from their hearts. Like one family, they will be on adjacent furnishings.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
AndWe removed what animosity was in their chests, they are brothers in quarters facing one another.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
We removed all negative feelings in their chests; they are brothers in quarters facing one another.
Mustafa Khattab The Clear Quran
We will remove whatever bitterness they had in their hearts.[1] In a friendly manner, they will be on thrones, facing one another.
Al-Hilali & Khan
"And We shall remove from their breasts any deep feeling of bitterness (that they may have). (So they will be like) brothers facing each other on thrones.
Abdullah Yusuf Ali
And We shall remove from their hearts any lurking sense of injury: (they will be) brothers (joyfully) facing each other on thrones (of dignity).
Marmaduke Pickthall
And We remove whatever rancour may be in their breasts. As brethren, face to face, (they rest) on couches raised.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
And We shall purge their breasts of all traces of rancour;[1] and they shall be seated on couches facing one another as brothers.
Taqi Usmani
We shall have removed whatever grudge they had in their hearts, (thus making them) brothers, sitting on couches, face to face.
Abdul Haleem
and We shall remove any bitterness from their hearts: [they will be like] brothers, sitting on couches, face to face.
Mohamed Ahmed - Samira
We shall cast out any grudge they may have in their hearts. (There) they will sit on couches face to face like brothers together.
Muhammad Asad
And [by then] We shall have removed whatever unworthy thoughts or feelings may have been [lingering] in their breasts, [and they shall rest] as brethren, facing one another [in love] upon thrones of happiness.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
And We will have erased malevolence from their breasts and injurious events from their memories; now they are an association of brothers spiritually allied to each other, seated on thrones of dignity facing each other.
Progressive Muslims
And We removed what sadness was in their chests, they are brothers in quarters facing one another.
Shabbir Ahmed
And We shall remove from their hearts any sense of jealousy, rancor, rivalry and bitterness (7:43). And they shall rest as brothers and sisters, facing one another, on thrones of happiness. (56:15), (88:13).
Syed Vickar Ahamed
And from their hearts, We shall remove any left over sense of pain and injury: (Like) brothers (happily) facing each other on thrones (of dignity).
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And We will remove whatever is in their breasts of resentment, [so they will be] brothers, on thrones facing each other.
Ali Quli Qarai
We will remove whatever rancour there is in their breasts; [intimate like] brothers, [they will be reclining] on couches, facing one another.
Bijan Moeinian
I will erase all bad feelings [that they might have developed in their worldly life towards each other] from their memory. Thus, they will become like brothers, enjoying themselves while sitting face to face in reclining plush furniture.
George Sale
And we will remove all grudges from their breasts; they shall be as brethren, sitting over against one another on couches:
Mahmoud Ghali
And We will draw out from them whatever rancor may be in their breasts; as brethren they will be upon settees facing one another.
Amatul Rahman Omar
And We shall remove every vestige of rancour that may be in their hearts. They will be like brothers (seated cheerfully) on raised couches (of happiness), face to face.
E. Henry Palmer
And we will strip off whatever ill-feeling is in their breasts; as brethren on couches face to face'.
Hamid S. Aziz
And We will strip off whatever ill-feeling is in their breasts; as brethren they rest on couches face to face.
Arthur John Arberry
We shall strip away all rancour that is in their breasts; as brothers they shall be upon couches set face to face;
Aisha Bewley
We will strip away any rancour in their hearts – brothers, resting on couches face-to-face.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And We will remove what is in their hearts of rancour — as brethren, upon couches facing one another;
Эльмир Кулиев
Мы исторгнем из их сердец злобу, и они, как братья, будут лежать на ложах, обратившись лицом друг к другу.