14. İbrahim Suresi 10. ayet Muhammad Asad

Said the apostles sent unto them: "Can there be any doubt about [the existence and oneness of] God, the Originator of the heavens and the earth? It is He who calls unto you, so that He may forgive you [whatever is past] of your sins and grant you respite until a term [set by Him is fulfilled]. " [But] they replied: "You are nothing but mortal men like ourselves! You want to turn us away from what our forefathers were wont to worship: well, then, bring us a clear proof [of your being God's message-bearers]!"
قَالَتْ رُسُلُهُمْ اَفِي اللّٰهِ شَكٌّ فَاطِرِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ يَدْعُوكُمْ لِيَغْفِرَ لَكُمْ مِنْ ذُنُوبِكُمْ وَيُؤَخِّرَكُمْ اِلٰٓى اَجَلٍ مُسَمًّىۜ قَالُٓوا اِنْ اَنْتُمْ اِلَّا بَشَرٌ مِثْلُنَاۜ تُر۪يدُونَ اَنْ تَصُدُّونَا عَمَّا كَانَ يَعْبُدُ اٰبَٓاؤُ۬نَا فَأْتُونَا بِسُلْطَانٍ مُب۪ينٍ
Kalet rusuluhum e fillahi şekkun fatırıs semavati vel ard, yed'ukum li yagfire lekum min zunubikum ve yuahhırekum ila ecelin musemma, kalu in entum illa beşerun misluna, turidune en tesudduna amma kane ya'budu abauna fe'tuna bi sultanin mubin.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | İbrahim suresi 10. ayet

#kelimeanlamkök
1 kalet dediler ki قَالَتْ
2 rusuluhum elçileri رُسُلُهُمْ
3 efi hakkında (edilir) mi? أَفِى
4 llahi Allah ٱللَّهِ
5 şekkun şüphe شَكٌّۭ
6 fatiri yaratan فَاطِرِ
7 s-semavati gökleri ٱلسَّمَـٰوَٰتِ
8 vel'erdi ve yeri وَٱلْأَرْضِ ۖ
9 yed'ukum (O) sizi davet ediyor يَدْعُوكُمْ
10 liyegfira bağışlamak için لِيَغْفِرَ
11 lekum sizin لَكُم
12 min bir kısmını مِّن
13 zunubikum günahlarınızdan ذُنُوبِكُمْ
14 ve yu'ehhirakum ve sizi ertelemek için وَيُؤَخِّرَكُمْ
15 ila kadar إِلَىٰٓ
16 ecelin bir süreye أَجَلٍۢ
17 musemmen belirtilmiş مُّسَمًّۭى ۚ
18 kalu onlar dediler قَالُوٓا۟
19 in إِنْ
20 entum siz de أَنتُمْ
21 illa başka değilsiniz إِلَّا
22 beşerun bir insandan بَشَرٌۭ
23 misluna bizim gibi مِّثْلُنَا
24 turidune istiyorsunuz تُرِيدُونَ
25 en أَن
26 tesudduna bizi çevirmek تَصُدُّونَا
27 amma -ndan عَمَّا
28 kane olduğu- كَانَ
29 yea'budu tapıyor يَعْبُدُ
30 aba'una atalarımızın ءَابَآؤُنَا
31 fe'tuna o halde bize getirin فَأْتُونَا
32 bisultanin bir delil بِسُلْطَـٰنٍۢ
33 mubinin açık مُّبِينٍۢ