9.
Tevbe Suresi
29. ayet
Yaşar Nuri Öztürk
Kur'an-ı Kerim Meali
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve resulünün yasakladığını haram saymayan ve hak dini din edinmeyenlerle, boyun eğerek kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
قَاتِلُوا الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِ وَلَا بِالْيَوْمِ الْاٰخِرِ وَلَا يُحَرِّمُونَ مَا حَرَّمَ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَلَا يَد۪ينُونَ د۪ينَ الْحَقِّ مِنَ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْكِتَابَ حَتّٰى يُعْطُوا الْجِزْيَةَ عَنْ يَدٍ وَهُمْ صَاغِرُونَ۟
Katilullezine la yu'minune billahi ve la bil yevmil ahıri ve la yuharrimune ma harremallahu ve resuluhu ve la yedinune dinel hakkı minellezine utul kitabe hatta yu'tul cizyete an yedin ve hum sagirun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Kendilerine kitap verilenlerden, Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resulü'nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam'ı) din edinmeyenlerle, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.
Türkçe Kur'an Çözümü
BİLGİ (kitap) verilenlerden, Allah'a ve gelecekte (ölüm ötesi) yaşayacakları sürece iman etmeyen, Allah'ın ve Rasulünün haram kıldığını haram saymayan ve Hak Din anlayışını (Hakikat ve Sünnetullah Bilgilerini) din edinmeyenlerle, aşağılanmış olarak kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Peygamber'inin haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, boyun büküpkendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşınız.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslam'ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendilerine kitap verilenler arasından, ALLAH'a ve ahiret gününe inanmıyan, ALLAH'ın ve elçisinin yasakladığını yasaklamıyan ve gerçek dine uymayan kimselerle boyunlarını eğip elleriyle vergi verinceye kadar savaşın.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
O kendilerine kitab verilenlerden oldukları halde ne Allaha ne Ahıret gününe inanmıyan, Allahın ve Resulünün haram ettiğini haram tanımıyan, ve hak dinini din edinmiyen kimselere küçülmüş oldukları halde elden cizye verecekleri hale kadar harbedin
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Kendilerine kitab verilenlerden ne Allaha, ne ahiret gününe inanmayan, Allahın ve peygamberinin haraam etdiği şeyleri haram tanımayan, hak dinini din olarak kabul etmeyen kimselerle, zelil ve hakıyr kendi el (ler) iyle cizye verecekleri zamana kadar, muhaarebe edin.
Kur'an Mesajı
(Ve) kendilerine (çok önceden) vahiy bahşedilmiş olduğu halde (gerçek anlamda) Allaha da, ahiret gününe de inanmayan, Allah ve Onun Elçisinin yasakladığını yasak saymayan, ve böylece (Allahın onlar için din olarak seçtiği) hak dini din olarak benimseyip ona uymayan kimselerle savaşın; ta ki, (savaş yoluyla) baş eğdirilip kendi elleriyle bağışıklık vergisi ödeyinceye kadar.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Kitap verilenlerden, Allah'a, ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve resulünün haram kıldığı şeyleri haram kabul etmeyip, hak dini din edinmeyenlerle, boyunlarını büküp kendi elleriyle cizye verene kadar savaşın!
Kuran-ı Kerim ve Meali
Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde, Allah'a da, ahiret gününe de iman etmeyen, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan, hak dinini din olarak benimsemeyen kimselerle zelil bir vaziyette tam bir itaatle, cizye verinceye kadar savaşın.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Elçisinin haram kıldığını haram saymayan ve gerçek dini din edinmeyen kimselerle, küçül(üp boyun eğ)erek elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
Kur'an-ı Kerim Meali
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve resulünün yasakladığını haram saymayan ve hak dini din edinmeyenlerle, boyun eğerek kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
Hayat Kitabı Kur’an
Kendilerine (daha) önceden kitap verilen zümreden Allah'a da ahiret gününe de (gerçek anlamda) inanmayan, Allah ve O'nun Elçisi'nin yasakladığını yasak saymayan ve hak dini tek din olarak benimsemeyen kimselerle, teslim olmuş bir halde güvenlik vergisini kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.
Kerim Kur'an
Kendilerine Kitap verilenlerden, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanmayan; Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram saymayan ve Hak Din'i, din edinmeyen kimselerle, üstünlüğünüzü kabul ettirinceye, kendi elleriyle size belli bir cizye[1] verinceye kadar savaşın.[2]
Kerim Kur'an
Kendilerine Kitap verilenlerden, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanmayan; Allah'ın ve Rasul'ünün haram kıldığını haram saymayan ve Hak Din'i, din edinmeyen kimselerle, üstünlüğünüzü kabul ettirinceye, kendi elleriyle size cizye[1] verinceye kadar savaşın.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Kitap verilenlerden, Allah'a ve Sonsuz Yaşam Günü'ne inanmayan, Allah'ın ve O'nun elçisinin yasakladığını yasak saymayan ve gerçek dini din edinmeyenlerle, kendi elleriyle vergi verinceye dek savaşın.
Süleymaniye Vakfı Meali
Kendilerine Kitap verilmiş kimselerden Allah'a ve ahiret gününe inanıp güvenmeyen[1], Allah'ın yani onun kitabının haram saydığını haram saymayan[2] ve bu doğru dini[3] din edinmeyen kimselerle, küçük düşüp o cezayı[4] elleriyle verecek hale gelinceye kadar savaşın.[5]
Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendilerine kitap verilenler arasından, ALLAH'ı ve ahiret gününü onaylamayan, ALLAH'ın ve elçisinin yasakladığını yasaklamayan ve gerçek dine uymayan kimselerle boyunlarını eğip elleriyle tazminat ödeyinceye kadar savaşın.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Elçisinin haram kıldığını haram saymayan ve gerçek dini din edinmeyen kişilerle, küçülerek elden (peşin) cizye[1] verinceye kadar savaşın![2]
The Final Testament
You shall fight back against those who do not believe in GOD, nor in the Last Day, nor do they prohibit what GOD and His messenger have prohibited, nor do they abide by the religion of truth - among those who received the scripture - until they pay the due tax, willingly or unwillingly.
The Quran: A Monotheist Translation
Fight those who do not believe in God or the Last Day, nor do they restrict what God and His messenger have restricted, nor do they uphold the system of truth; from among the people who have been given the Book; until they pay the reparation, willingly or unwillingly, and they are subdued.
Quran: A Reformist Translation
Fight those who do not acknowledge God nor the Last day among the people who received the book; they do not forbid what God and His messenger have forbidden, and they do not uphold the system of truth; until they pay the reparation, in humility.*
The Clear Quran
Fight those who do not believe in Allah and the Last Day, nor comply with what Allah and His Messenger have forbidden, nor embrace the religion of truth from among those who were given the Scripture,[1] until they pay the tax,[2] willingly submitting, fully humbled.
Tafhim commentary
[9:29] Those who do not believe in Allah and the Last Day - even though they were given the scriptures, and who do not hold as unlawful that which Allah and His Messenger have declared to be unlawful, and who do not follow the true religion - fight against them until they pay tribute out of their hand and are utterly subdued.
Al- Muntakhab
Fight those who deny Allah and the Day of judgement among Ahl AL-Kitab (people of the Book); they do not exclude what Allah and His Messenger have forbidden, nor do they conform to Allah's system of faith and worship, the system of divine truth. Fight them the good fight of faith until they pay tribute in acknowledgement of submission (to supply revenue -like the Muslims- so the State).
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Fight those who do not believe in Allah or in the Last Day and who do not consider unlawful what Allah and His Messenger have made unlawful and who do not adopt the religion of truth from those who were given the Scripture - [fight] until they give the jizyah willingly while they are humbled.