7.
Araf Suresi
21. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Ve: "Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.
وَقَاسَمَـهُمَٓا اِنّ۪ي لَكُمَا لَمِنَ النَّاصِح۪ينَۙ
Ve kasemehuma inni lekuma le minen nasıhin.
Türkçe Kur'an Çözümü
Ve onlara: "Kesinlikle ben sizin hayrınızı isteyenlerdenim" diye de yemin etti.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Onlara, "Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim" diye yemin etti.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve her halde ben sizin hayrınızı istiyenlerdenim diye ikisine de yemin etti
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Bir de onlara: "Şübhesiz ki ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim" diye yemin etdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Ben sizin, iyiliğinizi isteyen, size öğüt verenlerdenim, diye onlara yemin etti.
Kuran-ı Kerim ve Meali
(20-21) Fakat şeytan onlara, gözlerinden gizlenmiş olan edep yerlerini açığa çıkarmak için vesvese verdi. Onlara şöyle telkinde bulundu: "Rabbinizin size bu ağacın meyvesini yasaklamasının tek sebebi, sizin meleklerden veya ölümsüz hayata kavuşanlardan olmanızı önlemektir" diyerek, kendisinin onların iyiliğini istediğine dair yemin üstüne yemin etti.
Al- Muntakhab
He swore to them that he was a sincere advisory having the attribute of advising and offering counsel.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And he swore [by Allah ] to them, "Indeed, I am to you from among the sincere advisors. "