68.
Kalem Suresi
17. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gerçek şu ki, biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.
اِنَّا بَلَوْنَاهُمْ كَمَا بَلَوْنَٓا اَصْحَابَ الْجَنَّةِۚ اِذْ اَقْسَمُوا لَيَصْرِمُنَّهَا مُصْبِح۪ينَۙ
İnna belevnahum ke ma belevna ashabel cenneh, iz aksemule yasri munneha musbihin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gerçek şu ki, biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.
Türkçe Kur'an Çözümü
Doğrusu biz onları, o bahçe halkını belalandırdığımız gibi belalandırdık! Hani, sabah olurken onu mutlaka kesip devşireceklerine kasem etmişlerdi.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Biz, bahçe sahiplerini sınadığımız gibi onları da sınıyoruz. Hani bir vakit onlar, sabahleyin kesinlikle meyvelerini toplayacaklarına yemin etmişlerdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Şüphesiz biz, vaktiyle "bahçe sahipleri"ne bela verdiğimiz gibi, onlara (Mekkeli inkarcılara) da bela verdik. Hani o bahçe sahipleri, sabah erkenden (fakirler gelmeden) bahçenin ürünlerini devşirmeye yemin etmişlerdi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onları sınadık; tıpkı bahçe sahiplerini sınadığımız gibi. Sabahleyin devşireceklerine yemin etmişlerdi.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Haberiniz olsun ki biz onlara bela vermişizdir. O bağ sahiblerini belalandırdığımız gibi; o sıra ki yemin etmişlerdi; sabah olunca onu mutlaka divşireceklerdi.
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Biz, o bağçe saahiblerini nasıl belaya uğratdiysek muhakkak bunları da belalandırdık. Hani (bağçe saahibleri) sabah olunca onu mutlakaa devşireceklerine, biçeceklerine yemin etmişlerdi.
Kur'an Mesajı
Ve Biz o (günahkar)ları (sadece) sınayacağız, tıpkı ağaçtaki meyveleri ertesi gün kesinlikle toplayacağına yemin eden bazı bahçe sahiplerini sınadığımız gibi;
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Biz onları, sabahleyin meyvelerini toplamaya yemin eden bahçe sahiplerini denediğimiz gibi denedik.
Kuran-ı Kerim ve Meali
(17-18) Biz tıpkı o bahçe sahiplerini sınadığımız gibi, bunları da sınadık. Onlar sabah erken mahsulü devşireceklerini yeminle pekiştirip kesin söylemiş, (inşaallah dememiş), Allah'ın iznine bağlamamışlardı. Ayrıca fakirlerin payını düşünmemişlerdi.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Biz bunlara da bela verdik, şu bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi: Hani onlar, sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.
Kur'an-ı Kerim Meali
Biz onları, o bahçe sahiplerini belalandırdığımız gibi belalandırdık. Hani, onlar sabaha çıktıklarında, bahçeyi mutlaka kesip biçeceklerine yemin etmişlerdi.
Hayat Kitabı Kur’an
Şüphesiz şu (yukarıdakileri) sınamıştık, tıpkı malum bahçe sahiplerini sınadığımız gibi: Hani onlar, ertesi sabah kesinlikle hasat yapacaklarına dair sözleşmiştiler.
Kerim Kur'an
Kuşkusuz Biz onları belalandırdık.[1] Tıpkı, bahçelerinin ürünlerini sabah erkenden[2] toplayacaklarına dair sözleşen[3] bahçe sahiplerini belalandırdığımız gibi.
Kerim Kur'an
Gerçek şu ki, Biz onları sınava tabi tuttuk. Tıpkı, bahçelerinin ürünlerini sabah erkenden[1] toplayacaklarına dair sözleşen[2] bahçe sahiplerini sınava tabi tuttuğumuz gibi.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ürünlerini sabahleyin kesinlikle toplayacaklarına yemin eden bahçeciler gibi onları sınayacağız.
Süleymaniye Vakfı Meali
Şu bahçenin sahiplerini yıpratıcı bir imtihandan geçirdiğimiz gibi bunları da yıpratıcı bir imtihandan geçireceğiz. Bahçenin sahipleri, ürünü sabah erkenden devşireceklerine yemin etmişlerdi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onları sınadık; tıpkı bahçe sahiplerini sınadığımız gibi. Sabahleyin devşireceklerine yemin etmişlerdi.
Kur’an Meal-Tefsir
(17, 18) Şüphesiz ki biz, bahçe sahiplerini denediğimiz gibi onları da denemiştik. Hani o (bahçe sahipleri) bahçeyi kesin olarak sabah hasat edeceklerine yemin etmişlerdi; istisna etmemişler(di).[1]
The Final Testament
We have tested them like we tested the owners of the garden who swore that they will harvest it in the morning.
The Quran: A Monotheist Translation
We have tested them like We tested those who owned the farm, when they swore that they will harvest it in the morning.
Quran: A Reformist Translation
We have tested them like We tested those who owned the farms, when they swore that they will harvest it in the morning.
The Clear Quran
Indeed, We have tested those ˹Meccans˺ as We tested the owners of the garden—when they swore they would surely harvest ˹all˺ its fruit in the early morning,
Tafhim commentary
We have put them [i.e., the Makkans] to test even as We put to test the owners of the orchard[1] when they vowed that they would gather the fruit of their orchard in the morning,
Al- Muntakhab
We have put them -your people- O Muhammad to the test as We had tried the owners of the orchard who decided upon picking up all the fruits by the morrow at dawn to escape notice and evade paying the poor their due. They disregarded alms which are but the vehicles of prayer.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Indeed, We have tried them as We tried the companions of the garden, when they swore to cut its fruit in the [early] morning