63.
Münafikun Suresi
4. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Sen onları gördüğün zaman cüsseli yapıları beğenini kazanmaktadır. Konuştukları zaman da onları dinlersin. (Oysa) Sanki onlar (sütun gibi) dayandırılmış ahşap kütük gibidirler. (Bu dayanıksızlıklarından dolayı da) her çağrıyı kendileri aleyhinde sanırlar. Onlar düşmandırlar, bu yüzden onlardan kaçınıp sakının. Allah onları kahretsin; nasıl da çevriliyorlar.
وَاِذَا رَاَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ اَجْسَامُهُمْۜ وَاِنْ يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْۜ كَاَنَّهُمْ خُشُبٌ مُسَنَّدَةٌۜ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْۜ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْۜ قَاتَلَهُمُ اللّٰهُۘ اَنّٰى يُؤْفَـكُونَ
Ve iza reeytehum tu'cibuke ecsamuhum, ve in yekulu tesma', li kavlihim, ke ennehum huşubun musennedeh, yahsebune kulle sayhatin aleyhim, humul aduvvu fahzerhum, katelehumullahu enna yu'fekun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Sen onları gördüğün zaman cüsseli yapıları beğenini kazanmaktadır. Konuştukları zaman da onları dinlersin. (Oysa) Sanki onlar (sütun gibi) dayandırılmış ahşap kütük gibidirler. (Bu dayanıksızlıklarından dolayı da) her çağrıyı kendileri aleyhinde sanırlar. Onlar düşmandırlar, bu yüzden onlardan kaçınıp sakının. Allah onları kahretsin; nasıl da çevriliyorlar.
Türkçe Kur'an Çözümü
Onları gördüğünde bedenleri (görünüşleri) hoşuna gider. . . Konuşurlarsa, sözlerini dinlersin. . . Onlar (birbirine) dayandırılmış keresteler (şuursuz bedenler) gibidirler! Her yüksek sesli seslenişi kendi aleyhlerine sanırlar! Onlar düşmandır, onlardan korun! Allah onları öldürsün (anlasınlar hakikat neymiş)! Nasıl da (hakikatlerinden) döndürülüyorlar!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Onları gördüğünde, bedenleri hoşuna gider. Konuşsalar sözlerini dinlersin. Onlar sanki elbise giydirilmiş kütükler gibidir. Her sesi kendi aleyhlerine sayarlar. Onlar gerçek düşmanlardır. Onlardan sakının; Allah, onları kahretsin, nasıl da haktan döndürülüyorlar!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerine kulak verirsin. Onlar sanki elbise giydirilmiş kereste gibidirler. Her kuvvetli sesi kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (haktan) çevriliyorlar!
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onları gördüğün zaman, görünüşleri hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar, dikilip dayanmış kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanarlar; onlar gerçek düşmandır; onlardan sakın. ALLAH onları kahretsin; nasıl da çevriliyorlar!
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sen onları gördüğün vakıt cisimleri tuhafına gider ve söylerlerse dediklerine kulak verirsin, sanki "Huşubi müsennede" dayanmış keresteler gibidirler, her sayhayı sanırlar ki aleyhlerindedir, onlar düşmandırlar, onun için onlardan sakın, onları Allah gebertsin nereden çevriliyorlar
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onları gördüğün zaman gövdeleri (kalıpları, kıyafetleri belki) hoşuna gider. Eğer söylerlerse sözlerini dinlersin. (Halbuki) onlar (çubuklu Yemen kumaşı) giydirilmiş (kocaman) odunlar gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerinde sanırlar. (Asıl) düşman onlardır. O halde onlardan sakın. Allah gebertsin onları. Nasıl olub da (Hakdan) döndürülüyorlar?
Kur'an Mesajı
Şimdi sen onları gördüğünde dış görünüşleri hoşuna gider; ve konuştuklarında ne söylediklerine kulak vermek istersin. Onlar, yere (sağlam şekilde) dikilmiş kütükler gibi (olduklarına emin görünseler de) her çığlığı kendilerine (yönelik) sanırlar. Onlar (bütün inançlara) düşmandırlar, öyleyse onlara karşı dikkatli ol. (Ve bedduayı hak ederler:) "Allah onları kahretsin!" Akılları nasıl da (hakikatten) sapıyor!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onları gördüğünde dıştan hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar elbise giydirilmiş kereste gibidir. Her çığlığı kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar, düşmandır, onlardan uzak dur. Allah onları kahretsin, nasıl da yalan söylüyorlar.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Onları gördüğünde kalıpları kıyafetleri senin hoşuna gider, onları beğenirsin. Konuştuklarında sözlerine kulak verirsin. Gerçekte ise onlar, adeta duvara dayatılan, ruhsuz kütüklere benzerler. İçleri boş, ödlek olduklarından çıkan her sesten pirelenir, her yeni haberi kendi aleyhlerinde sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın! Allah belalarını versin onların! Nasıl da hakikatten vazgeçiriliyorlar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onları gördüğün zaman cisimleri hoşuna gider (çünkü gösterişli adamlardır,) konuşsalar sözlerini dinlersin, onlar dayatılmış odunlar gibidirler. Her bağırtıyı kendi aleyhlerinde sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın. Allah onları kahretsin, nasıl da (haktan) döndürülüyorlar?
Kur'an-ı Kerim Meali
Onları gördüğünde gövdeleri hoşuna gider. Bir şey konuşsalar sözlerine kulak verirsin. Onlar birbirine dayandırılmış keresteler/Hint kumaşı giydirilmiş kütük parçaları gibidirler. Her bağırtıyı aleyhlerinde zannederler. Düşmandır onlar; sakın onlardan! Allah onları kahretsin! Nasıl da aldatıp döndürülüyorlar!
Hayat Kitabı Kur’an
Sen onları gördüğünde kalıpları hoşuna gider; ve konuşacak olsalar sözlerine kulak verirsin: giydirilmiş kalaslar gibidir onlar. Her çığlığı kendi aleyhlerine sanırlar; onlar kökten düşmandırlar: artık onlara karşı dikkatli ol! Allah onları kahretsin: Nasıl da savruluyorlar!
Kerim Kur'an
Onlara baktığında, dış görünüşleri itibariyle, seni hayran bırakırlar. Konuştuklarında, sözlerine itibar edersin. Aslında, elbise giydirilmiş kütükler gibidirler. Her koşuşturmayı kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar, düşmandırlar, onlara karşı dikkatli ol. Allah, onların canlarını alsın! Nasıl da döndürülüyorlar!
Kerim Kur'an
Onlara baktığında, dış görünüşleri itibariyle, seni hayran bırakırlar. Konuştuklarında, sözlerine itibar edersin. Aslında, elbise giydirilmiş kütükler gibidirler. Her koşuşturmayı kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar, düşmandırlar, onlara karşı dikkatli ol. Allah, onların canlarını alsın! Nasıl da döndürülüyorlar!
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Onları gördüğünde, dış görünüşleri hoşuna gider. Üstelik konuştukları zaman, söylediklerini dinlersin. Dikilip dayanmış kütükler gibilerdir. Her bağırtının kendilerine karşı olduğunu sanıyorlar. Onlar düşmandır; artık onlardan sakının! Allah, onları yok etsin; nasıl da çevriliyorlar?
Süleymaniye Vakfı Meali
Onları gördüğünde kılık kıyafetleri hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerine kulak verirsin. Oysa duvara dayalı kalas gibidirler[1]. Her gürültüyü aleyhlerine sanırlar. Asıl düşman onlardır; onlara karşı dikkatli ol. Allah canlarını alsın, nasıl da yalana sürükleniyorlar!
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onları gördüğün zaman, görünüşleri hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar, dikilip dayanmış kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanarlar; onlar gerçek düşmandır; onlardan sakın. ALLAH onları kahretsin; nasıl da çevriliyorlar!
Kur’an Meal-Tefsir
Onları (münafıkları) gördüğün zaman görünüşleri hoşuna gider; konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar, sanki giydirilmiş kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır. Onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (gerçeklerden) döndürülüyorlar![1]
The Final Testament
When you see them, you may be impressed by their looks. And when they speak, you may listen to their eloquence. They are like standing logs. They think that every call is intended against them. These are the real enemies; beware of them. GOD condemns them; they have deviated.
The Quran: A Monotheist Translation
And when you see them, you are impressed by their physical stature; and when they speak, you listen to their eloquence. They are like blocks of wood propped-up. They think that every call is intended for them. These are the enemies, so beware of them. May God condemn them; they have deviated.
Quran: A Reformist Translation
When you see them, you are impressed by their physical stature; and when they speak, you listen to their eloquence. They are like blocks of wood propped up. They think that every call is against them. These are the enemies, so beware of them. May God condemn them; they have deviated.
The Clear Quran
When you see them, their appearance impresses you. And when they speak, you listen to their ˹impressive˺ speech. But they are ˹just˺ like ˹worthless˺ planks of wood leaned ˹against a wall˺. They think every cry is against them. They are the enemy, so beware of them. May Allah condemn them! How can they be deluded ˹from the truth˺?
Tafhim commentary
When you look at them, their persons are pleasing, and when they speak, you pay heed to what they say.[1] But in truth they are (merely) beams of timber propped-up (against a wall).[2] They consider every shout they hear to be directed against them.[3] They are your utter enemies;[4] guard against them.[5] May Allah do away with them![6] How are they being turned away (from the Truth)?[7]
Al- Muntakhab
If you see them you admire their physical or material frames, their looks speak affection and their discourse speaks their presence, and when they speak they speak all cream, skimmed, and they speak sense that you cannot help but open to them your heart's ears, while in effect their words are flattering and hollow, devoid of belief, just as hollow stems of trees are devoid of life. Prompted by sense of quiet and by anxiety for their safety, they are vulnerable and susceptible to a physical force, they are susceptible to a loud cry be it uttered in approbation or denunciation. They are the avowed enemy; beware of them; Allah condemns them in as much as they are worth. How could they deviate from the path of righteousness to the path of vanity!
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And when you see them, their forms please you, and if they speak, you listen to their speech. [They are] as if they were pieces of wood propped up - they think that every shout is against them. They are the enemy, so beware of them. May Allah destroy them; how are they deluded?
The Qur'an: A Complete Revelation
And when thou seest them, their forms please thee; and if they speak, thou listenest to their speech as if they were propped up pieces of dry wood. They think every blast is against them. They are the enemy; so beware thou of them. May God curse them! How are they deluded!