6.
Enam Suresi
82. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
İman edenler ve imanlarını zulümle karıştırmayanlar, işte güvenlik onlar içindir ve onlar hidayete ermişlerdir.
اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟
Ellezine amenu ve lem yelbisu imanehumbi zulmin ulaike lehumul emnu ve hum muhtedun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
İman edenler ve imanlarını zulümle karıştırmayanlar, işte güvenlik onlar içindir ve onlar hidayete ermişlerdir.
Türkçe Kur'an Çözümü
İman edenler ve imanlarını zulüm (gizli şirk) ile karıştırmayanlar. . . İşte güvende olma hakkı onlarındır. . . Doğru yolu bulanlar onlardır!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
İnanıp da imanlarına herhangi bir şirki bulaştırmayanlar var ya, işte güven onlarındır ve onlar doğru yolu bulanlardır.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
İman edip de imanlarına zulmü (şirki) bulaştırmayanlar var ya; işte güven onların hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İnananlar ve imanlarını bir zulümle bulaştırmayanlar güvenliği hakketmişlerdir ve onlar doğruyu bulmuşlardır.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
İyman edib de iymanlarını bir haksızlıkla telbis etmiyen kimseler işte korkudan emin olmak onların hakkıdır ve hidayete erenler onlardır
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
İman edenler, bununla beraber imanlarını haksızlıkla da bulaşdırmayanlar, işte (ancak) onlardır ki (korkudan) emin olmak hakkı kendilerinindir. Onlar doğru yolu bulmuş kimselerdir.
Kur'an Mesajı
"İmana ermiş olan ve zulüm işleyerek imanlarını karartmayanlar, işte onlardır güven içinde olacak olanlar, çünkü doğru yolu bulanlar onlardır!" dedi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
İman edenler ve imanlarına zulüm karıştırmayanlar, işte emniyet onlar içindir, hidayette olanlar da onlardır.
Kuran-ı Kerim ve Meali
İman edip imanlarına zulüm bulaştırmayanlar var ya, işte korkudan emin olma onların hakkıdır, doğru yolda olanlar da onlardır.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
İnananlar ve imanlarını bir haksızlıkla bulamayanlar... İşte güven onlarındır ve doğru yolu bulanlar da onlardır.
Kur'an-ı Kerim Meali
İman edip de imanlarını herhangi bir zulümle kirletmeyenler var ya, güvende olma/güvenilir olma işte onların hakkıdır; doğruyu ve güzeli yakalayanlar da onlardır.
Hayat Kitabı Kur’an
İmana ulaşan ve imanlarına zulüm bulaştırmayanlar var ya: işte onlardır güvene layık olanlar; zira onlar doğru yoldadırlar."
Kerim Kur'an
İman etmiş ve imanlarına zulmü[1] bulaştırmamış olanlar var ya işte emniyet içinde olanlar da hidayete ermiş olanlar[2] da onlardır.
Kerim Kur'an
İman etmiş ve imanlarına zulmü[1] bulaştırmamış olanlar var ya işte emniyet içinde olanlar da hidayete ermiş olanlar[2] da onlardır.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
"İnananlar ve inançlarına haksızlık karıştırmayanlar; işte onlar, güven içindedirler. Doğru yola erişenler zaten onlardır!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Kimler inanıp güvenir ve bu imanlarına bir yanlışı[1] karıştırmazsa, güven onların hakkıdır. Onlar doğru yoldadırlar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gerçeği onaylayanlar ve onaylarını bir zulümle bulaştırmayanlar güvenliği hak etmişlerdir ve onlar doğruyu bulmuşlardır.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
İman edenler ve imanlarına herhangi bir zulüm (şirk) bulaştırmayanlar var ya[1]işte güven onlarındır ve onlar doğru yola ulaştırılmışlardır.
The Final Testament
Those who believe, and do not pollute their belief with idol worship, have deserved the perfect security, and they are truly guided.
The Quran: A Monotheist Translation
Those who believe and do not confound their belief with wrongdoing; they will have security, and they are guided.
Quran: A Reformist Translation
Those who acknowledge and do not dress their acknowledgement with inequity; they will have security, and they are guided.
The Clear Quran
It is ˹only˺ those who are faithful and do not tarnish their faith with falsehood[1] who are guaranteed security and are ˹rightly˺ guided.
Tafhim commentary
Those who believe and did not tarnish their faith with wrong-doing for them there is security, and it is they who have been guided to the right way.'[1]
Al- Muntakhab
Indeed those who believed in Allah with hearts impressed with the image of religious and spiritual virtues and did not confuse their spiritual apprehension of divine truths with wrongful actions and injustice are they who shall escape censure; they shall be graced with safety and security and the world is all before them and Providence their guide.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
They who believe and do not mix their belief with injustice - those will have security, and they are [rightly] guided.