57.
Hadid Suresi
14. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
(Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip beklediniz, (Allah'a ve İslam'a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Allah'ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldaltıcı da sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak, hatta masumca sizden görünerek) aldatmış oldu."
يُنَادُونَهُمْ اَلَمْ نَكُنْ مَعَكُمْۜ قَالُوا بَلٰى وَلٰكِنَّكُمْ فَـتَنْتُمْ اَنْفُسَكُمْ وَتَرَبَّصْتُمْ وَارْتَبْتُمْ وَغَرَّتْكُمُ الْاَمَانِيُّ حَتّٰى جَٓاءَ اَمْرُ اللّٰهِ وَغَرَّكُمْ بِاللّٰهِ الْغَرُورُ
Yunadunehum e lem nekun meakum, kalu bela ve lakinnekum fe tentum enfusekum ve terebbastum vertebtum ve garret kumul emaniyyu hatta cae emrullahi ve garrekum billahil garur.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
(Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip beklediniz, (Allah'a ve İslam'a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Allah'ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldaltıcı da sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak, hatta masumca sizden görünerek) aldatmış oldu."
Türkçe Kur'an Çözümü
(İkiyüzlüler) onlara (iman edenlere): "Sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. "Evet ama siz, Allah'ın emri (ölüm) gelesiye kadarki süreçte, nefslerinizi fitneye düşürdünüz (imanı yaşamadınız), gözetleyip durdunuz, şüphe ettiniz, kuruntular da sizi aldattı ve o çok aldatıcı da (bilincinizdeki şartlanmışlık fikirleri) Allah'la (siz O'ndan var oldunuz ne yapsanız bir şey olmaz size, kuruntusuyla) sizi aldattı!"
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Münafıklar müminlere, "Biz sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. Müminler derler ki: "Evet, ama siz kendi başınızı belaya soktunuz, gözlediniz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. Şeytan, Allah ile sizi aldattı. Nihayet Allah'ın emri geldi çattı."
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(Münafıklar) mü'minlere şöyle seslenirler: "Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?" (Mü'minler de) derler ki: "Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah'ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) Allah hakkında da sizi aldattı."
Mesaj: Kuran Çevirisi
'Biz sizinle birlikte değil miydik?' diye onlara seslenirler. 'Evet,' derler, 'Ancak siz kendinizi kandırdınız, beklediniz, kuşkular beslediniz ve ALLAH'ın kararı gelinceye kadar kuruntularla oyalandınız. Kandırıcı, sizi ALLAH hakkında yanılttı.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlara şöyle bağırışırlar: Bizler sizinle beraber değil miydik? Evet, derler: Ve lakin sizler kendilerinize fitne yaptınız, gözettiniz, işkillendiniz, o kuruntular sizi aldattı, ta Allahın emri gelinciye kadar, hem sizi Allaha mağrurlandırdı o aldatıcı mağrur.
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(Münafıklar) onlara bağrışırlar: "Biz sizinle beraber değil miydik"? "Evet, dediler (derler, beraberdik). Fakat kendinizi siz kendiniz yakdınız. (Hep mü'minlerin felaketini) gözetdiniz. (İslam dini hakkında) şübhe etdiniz. Sizi kuruntular aldatdı. Sizi o çok aldatan, Allaha karşı bile aldatdı". Nihayet (işte) Allahın emri gelib çatdı.
Kur'an Mesajı
O(nun dışında kala)nlar, şu (içindeki)lere, "Sizinle değil miydik?" diye seslenecekler. Berikiler, "Evet öyleydi!" diye cevap verecekler, "Ama siz kendi kendinizi ayarttınız, (inancınızda) tereddüt gösterdiniz; (yeniden dirilme konusunda) şüpheye kapıldınız ve Allah'ın buyruğu ulaşıncaya kadar kuruntunuz sizi yoldan çıkardı çünkü, Allah hakkındaki ayartıcı düşünceler(iniz) sizi yanılgıya sürükledi!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Münafıklar, müminlere: -Sizinle beraber değil miydik? diye seslenecekler. -Evet, ama, siz kendinizi aldattınız. Çekinceli davrandınız, şüphe ettiniz ve Allah'ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. Aldatıcı da sizi Allah ile aldattı, derler.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Münafıklar şöyle seslenirler: "Biz de sizinle beraber değil miydik?" Müminler cevap verirler: "Evet, beraberdiniz, fakat siz kendi canınızı yaktınız, müminlere hep felaket gelmesini gözleyip durdunuz, şüphelere düştünüz, sizi birtakım kuruntular oyaladı. Bir de baktınız ki emr-i Hak gelmiş. Böylece o dessas, çok aldatıcı şeytan sizi Allah'ın affı ve keremi ile aldattı."
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(Münafıklar) onlara seslenirler: "Biz de sizinle beraber değil miydik?" (Mü'minler) derler ki: "Evet ama, siz kendi canlarınıza kötülük ettiniz, beklediniz (hemen tevbe etmediniz) kuşkulandınız, kuruntular sizi aldattı. Allah'ın emri (ölüm) gelinceye kadar (böyle hareket ettiniz,) o çok aldatıcı (şeytan,) sizi Allah(ın affı) ile aldattı."
Kur'an-ı Kerim Meali
Onlara seslenirler: "Biz sizinle değil miydik?" Derler ki: "Evet, bizimleydiniz. Ancak siz kendinizi yaktınız, bekleyip durdunuz, şüphe ettiniz, hayal ve kuruntular/hurafeler/anlamını bilmeden okuyuşlar sizi aldattı; nihayet Allah'ın emri geldi. O yaman aldatıcı, sizi Allah ile aldattı."
Hayat Kitabı Kur’an
(Münafıklar) seslenecekler: "Biz sizinle beraber değil miydik? (Mü'minler) şöyle cevap verecekler: "Elbette! Ama siz kendi kendinizi tuzağa düşürdünüz; böylece (güya) kendinizi gözettiniz; kuşkuya kapıldınız, Allah'ın emri gelinceye kadar malum kuruntularla avundunuz; dahası, o (kafa) sizi Allah ile aldatarak gurura sürükledi."
Kerim Kur'an
İnananlara, "Biz sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. İnananlar, "Evet, ama siz kendinizi fitneye düşürdünüz[1], bekleyip, kuşku duydunuz.[2] Allah'ın emri gelinceye kadar[3] tutku ve kuruntularınız sizi aldattı. Ve o ğarur[4] da sizi Allah ile aldattı."[5] dediler.
Kerim Kur'an
İnananlara, "Biz sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. İnananlar, "Evet, ama siz kendinizi fitneye düşürdünüz[1], bekleyip, şüphe ettiniz.[2] Allah'ın emri gelinceye kadar[3] tutku ve kuruntularınız sizi aldattı. Ve o ğarur[4] da sizi Allah ile aldattı."[5] dediler.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Onlara seslenirler: "Sizinle birlikte değil miydik?" Yanıt verirler: "Evet, öyle! Fakat siz, kendinizi ayarttınız; beklediniz ve kuşkulara düştünüz. Allah'ın buyruğu gelinceye değin, kuruntunuz sizi aldattı. Ve aldatıcı, sizi, Allah ile aldattı!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Münafıklar: "Sizinle beraber değil miydik?" diye bağırırlar. Müminler: "Evet ama siz kendinizi yaktınız. Bizi gözlemlediniz, şüpheye düştünüz; kurduğunuz kurgular, Allah'ın (ölmenizle ilgili) emri gelinceye kadar sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) da sizi Allah ile aldattı."
Mesaj: Kuran Çevirisi
"Biz sizinle birlikte değil miydik?" diye onlara seslenirler. "Evet" derler, "Ancak siz kendinizi kandırdınız, beklediniz, kuşkular beslediniz ve ALLAH'ın kararı gelinceye kadar kuruntularla oyalandınız. Kandırıcı, sizi ALLAH ile kandırdı."
Kur’an Meal-Tefsir
(Münafıklar) onlara (müminlere) "Biz sizinle birlikte değil miydik?" diye sesleneceklerdir. (Müminler de) şöyle diyeceklerdir: "Evet ancak siz kendinizi fitneye soktunuz, beklediniz, şüpheye düştünüz ve Allah'ın emri (ölüm) gelip çatıncaya kadar kuruntular sizi aldattı; o çok aldatan (şeytan) sizi Allah ile aldattı."[1]
The Final Testament
They will call upon them, "Were we not with you?" They will answer, "Yes, but you cheated your souls, hesitated, doubted, and became misled by wishful thinking, until GOD's judgment came. You were diverted from GOD by illusions.
The Quran: A Monotheist Translation
They will call upon them: "Were we not with you?" They will reply: "Yes, but you led yourselves into temptation, and you hesitated, and doubted, and became misled by wishful thinking, until the judgment of God came. You were diverted from God by arrogance."
Quran: A Reformist Translation
They will call upon them: "Were we not with you?" They will reply: "Yes, but you led yourselves into temptation, and you hesitated, and doubted, and became misled by wishful thinking, until God's judgment came. You were diverted from God by arrogance."
The Clear Quran
The tormented will cry out to those graced, "Were we not with you?" They will reply, “Yes ˹you were˺. But you chose to be tempted ˹by hypocrisy˺, ˹eagerly˺ awaited ˹our demise˺, doubted ˹the truth˺, and were deluded by false hopes until Allah’s decree ˹of your death˺ came to pass. And ˹so˺ the Chief Deceiver[1] deceived you about Allah.
Tafhim commentary
The hypocrites will call out to the believers: "Were we not with you?"[1] The believers will reply: “Yes; but you allowed yourselves to succumb to temptations,[2] and you wavered[3] and you remained in doubt[4] and false expectations deluded you until Allah's command came to pass,[5] and the Deluder[6] deluded you concerning Allah.
Al- Muntakhab
Then they -the hypocrites- call out to those who are blessed and say to them: "Had we not been together Here and Hereafter and together we attended assemblies of prayers and pilgrimage and together we fought". Indeed we were together, say the virtuous "but you counseled deaf and you closed your hearts' ears and your minds' eyes and did not keep back from the forbidden. You were illuded with the false hopes that gratifying your appetite was something instinctively felt to be right and fair, and with Satanic deceit you had forgotten calling Allah to mind."
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
The hypocrites will call to the believers, "Were we not with you?" They will say, "Yes, but you afflicted yourselves and awaited [misfortune for us] and doubted, and wishful thinking deluded you until there came the command of Allah. And the Deceiver deceived you concerning Allah .