49.
Hucurat Suresi
15. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Mü'min olanlar, ancak o kimselerdir ki, onlar, Allah'a ve Resulü'ne iman ettiler, sonra hiçbir kuşkuya kapılmadan Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad ettiler. İşte onlar, sadık (doğru) olanların ta kendileridir.
اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا بِاللّٰهِ وَرَسُولِه۪ ثُمَّ لَمْ يَرْتَابُوا وَجَاهَدُوا بِاَمْوَالِهِمْ وَاَنْفُسِهِمْ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِۜ اُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الصَّادِقُونَ
İnnemel mu'minunellezine amenu billahi ve resulihi summe lem yertabu ve cahedu bi emvalihim ve enfusihim fi sebilillah, ulaike humus sadikun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Mü'min olanlar, ancak o kimselerdir ki, onlar, Allah'a ve Resulü'ne iman ettiler, sonra hiçbir kuşkuya kapılmadan Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad ettiler. İşte onlar, sadık (doğru) olanların ta kendileridir.
Türkçe Kur'an Çözümü
İman ehli şu kimselerdir ki, varlıklarını Esma'sıyla yaratan Allah'a ve O'nun Rasulüne iman ettiler; sonra da bunda şüpheye düşmediler; Allah yolunda varlıklarıyla ve nefsleriyle (canlarıyla) savaş verdiler! İşte bunlar sadıkların (hakikati yaşamlarıyla tasdik edenlerin) ta kendileridir!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Gerçek müminler, Allah'a ve Peygamberine inanan, sonra şüphe etmeyen ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenlerdir. İşte sözünde duranlaronlardır.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
İman edenler ancak, Allah'a ve Peygamberine inanan, sonra şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerdir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İnananlar onlardır ki, ALLAH'a ve elçisine inandılar, sonra kuşku beslemediler ve ALLAH yolunda paraları ve canlarıyla savaşım verdiler. Onlar doğru olanlardır.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Mü'minler ancak o kimselerdir ki Allaha ve Resulüne iyman ettikten sonra şübheye düşmeyip Allah yolunda mallariyle, canlariyle mücahede etmektedirler işte onlardır ki sadıklardır
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Mü'minler ancak o kimselerdir ki Allaha ve resulüne iman etdikden sonra şübheye sapmayıp Allah yolunda mallariyle, canlariyle savaşırlar. İşte onlar (imanlarında) saadık olanların ta kendileridir.
Kur'an Mesajı
(Şunu bil ki, gerçek) müminler, yalnızca, Allah'a ve Elçisi'ne iman edenler ve (bu konuda) bütün şüphelerden uzak duranlardır; ve Allah yolunda bütün malları ve canları ile cihad edenlerdir; işte onlardır sözlerinde duranlar!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Asıl müminler, Allah'a ve Resulüne iman edip, hiç şüphe etmeyen ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenlerdir. İşte doğrular/sadıklar onlardır.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Müminler ancak o kimselerdir ki Allah'ı ve resulünü tasdik eder ve sonra da hiçbir şüpheye düşmezler, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla mücahede ederler. İşte imanına bağlı, gerçek müminler bunlardır.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Mü'minler onlardır ki Allah'a ve Elçisine inandılar, sonra şüphe etmediler; Allah yolunda mallarıyle, canlarıyle cihad ettiler. İşte (iman sözlerinde) doğru olanlar onlardır.
Kur'an-ı Kerim Meali
Müminler ancak şu kimselerdir ki, Allah'a ve resulüne iman ederler; sonra hiçbir kuşkuya düşmezler ve mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda didinirler. İşte bunlardır, özü sözü birbirine uyanlar.
Hayat Kitabı Kur’an
Gerçek mü'minler sadece Allah'a ve Rasulü'ne iman edenler, ondan sonra da kuşkunun semtine uğramayanlar ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenlerdir: İşte bunlar sadık olanların ta kendileridir.
Kerim Kur'an
Mü'minler, ancak Allah'a ve Resul'üne iman eden, sonra kesinlikle hiçbir kuşkuya yer vermeyen; malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad eden kimselerdir. Onlar, özü ve sözü bir olanlardır.
Kerim Kur'an
İnananlar, ancak Allah'a ve Rasul'üne iman eden, sonra da bunda en küçük bir kuşkuya yer vermeyen; malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad eden kimselerdir. Onlar, özü ve sözü bir olanlardır.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
İnananlar, yalnızca Allah'a ve O'nun elçisine inanan, sonra da hiçbir kuşku duymadan, mallarıyla ve canlarıyla Allah'ın yolunda çaba gösterenlerdir. Doğruyu söyleyenler, işte onlardır.
Süleymaniye Vakfı Meali
İnanıp güvenenler (müminler) sadece şunlardır: Allah'a ve elçisine güvenen, sonra güveninde şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla mücadele(cihad) edenlerdir. Özü sözü doğru olanlar işte bunlardır.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gerçeği onaylayanlar onlardır ki, ALLAH'ı ve elçisini onayladılar, sonra kuşku beslemediler ve ALLAH yolunda paraları ve canlarıyla savaşım verdiler. Onlar doğru olanlardır.
Kur’an Meal-Tefsir
Gerçek müminler ancak Allah'a ve Elçisine iman eden, sonrasında şüphe duymayan, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerdir (fedakârlık yapanlardır). İşte (inancında) doğru olanlar sadece bunlardır.
The Final Testament
Mu'mens (believers) are those who believe in GOD and His messenger, then attain the status of having no doubt whatsoever, and strive with their money and their lives in the cause of GOD. These are the truthful ones.
The Quran: A Monotheist Translation
Believers are those who believe in God and His messenger, then they became without doubt, and they strive with their money and their lives in the cause of God. These are the truthful ones.
Quran: A Reformist Translation
Those who acknowledge are those who acknowledge God and His messenger, then they do not doubt; they strive with their money and their lives in the cause of God. These are the truthful ones.
The Clear Quran
The ˹true˺ believers are only those who believe in Allah and His Messenger—never doubting—and strive with their wealth and their lives in the cause of Allah. They are the ones true in faith.
Tafhim commentary
Indeed the ones possessed of true faith are those who believed in Allah and His Messenger and then they did not entertain any doubt and strove hard in the Way of Allah with their lives and their possessions. These are the truthful ones.
Al- Muntakhab
Indeed, true believers are those who have solemnly believed in Allah and His Messenger with hearts reflecting the image of religious and spiritual virtues and their deeds wisdom and piety and never since have they had a reason to occasion doubt or uncertainty. They strove with their money and their lives in the cause of Allah Whose purpose has been the heart of their purpose. These are indeed the true to their promises and to their Faith and as true as the needle to the pole.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
The believers are only the ones who have believed in Allah and His Messenger and then doubt not but strive with their properties and their lives in the cause of Allah. It is those who are the truthful.