44.
Duhan Suresi
39. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.
مَا خَلَقْنَاهُمَٓا اِلَّا بِالْحَقِّ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ
Ma halaknahuma illa bil hakkı ve lakinne ekserehum la ya'lemun.
Türkçe Kur'an Çözümü
Biz onları yalnızca Hak (Esma özelliklerimizin açığa çıkışı) olarak yarattık! Ne var ki onların çoğunluğu (bu hakikati) bilmezler.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Biz onları, gerçek bir amaç için yarattık. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Biz onları ancak hak ve hikmete uygun olarak yarattık. Ama onların çoğu bilmiyorlar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Biz onları ancak belli bir amaca göre yarattık. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Biz bunları hakkın ikaamesine sebeb olmakdan başka (bir hikmetle) yaratmadık. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.
Kur'an Mesajı
Bunların hiç birini (deruni bir) hakikatten yoksun yaratmış değiliz ama çoğu bunu anlamaz.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Evet, onları hak ve hikmetle, ciddi maksat ve gayelerle yarattık, ama onların çoğu bunu anlamazlar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onları sadece gerçek bir sebeple, (hikmetli bir gaye ile) yarattık. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.
Kur'an-ı Kerim Meali
İkisini de, sadece gerçeği göstermek üzere yarattık. Ama onların çokları bilmiyorlar.
Hayat Kitabı Kur’an
lakin bunları, bir başka değil sadece gerçek bir amaç uğruna yarattık; ne var ki onların çoğu bunu kavramıyor.
Süleymaniye Vakfı Meali
Biz bütün bunları ciddi bir kararla yarattık ama onların çoğu bunu bilmezler.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Biz onları ancak belli bir amaca göre yarattık. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
The Quran: A Monotheist Translation
We did not create them except with the truth, but most of them do not know.
Quran: A Reformist Translation
We did not create them except with the truth, but most of them do not know.
Al- Muntakhab
In effect We have not created both of them but in conformity with truth and in agreement with reality with soundness of judgment in the choice of means and ends; but, in darkness most of them walk on and they know not, nor do they even understand.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
We did not create them except in truth, but most of them do not know.