42.
Şura Suresi
38. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Rablerine icabet edenler, namazı dosdoğru kılanlar, işleri kendi aralarında şura ile olanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak edenler,
وَالَّذ۪ينَ اسْتَجَابُوا لِرَبِّهِمْ وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَۖ وَاَمْرُهُمْ شُورٰى بَيْنَهُمْۖ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۚ
Vellezinestacabu li rabbihim ve ekamus salate ve emruhum şura beynehum ve mimma rezaknahum yunfikun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Rablerine icabet edenler, namazı dosdoğru kılanlar, işleri kendi aralarında şura ile olanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak edenler,
Türkçe Kur'an Çözümü
Onlar ki Rablerine icabet edip salatı ikame ederler; işleri, aralarında istişare ederek çözerler. . . Kendilerini beslediğimiz şeylerden de infak ederler. . .
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Onlar, Rabblerinin çağrısına uyarlar ve namazı dosdoğru kılarlar. İşlerini birbirlerine danışarak yaparlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan hayırda harcarlar.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(36-39) (Dünyalık olarak) size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçimliğidir. Allah'ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. Bu mükafat, inananlar ve Rablerine tevekkül edenler, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namazı dosdoğru kılanlar; işleri, aralarında şura (danışma) ile olanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayanlar, bir saldırıya uğradıkları zaman, aralarında yardımlaşanlar içindir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onlar, Rab'lerinin çağrısına karşılık verirler, namazı gözetirler, işlerini aralarında danışma ile kararlaştırırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan yardım için verirler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve onlar ki rabları için da'vete icabet etmekte ve namazı kılmaktadırlar, buyurukları da aralarında şuradır (danışıklıdır), kendilerine kısmet ettiğimiz rızıklardan onlar masraf da verirler
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(36-37-38-39) Size verilen şey dünya hayaatının (geçici birer) faidesidir. Allah indinde olan (sevab) ise daha hayırlı, daha süreklidir. (Bu sevablar) iman edib de ancak Rablerine güvenib dayanmakda, büyük günahlardan ve faahiş kötülüklerden kaçınmakda, öfkelendikleri zaman bizzat (kusurları) örtmekde (bağışlamakda) olanlara, Rablerinin (tevhid ve ibadete aid da'vetine) icabet edenlere, namaz (ların) ı dosdoğru kılanlara — ki bunların işleri aralarında müşavere (ile) dir—, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allaha taat uğrunda) harcamakda bulunanlara, kendilerine tağallüb ve zulüm vaaki olduğu zaman elbirlik (mazluma) yardım eyleyenlere mahsusdur.
Kur'an Mesajı
Rablerinin (çağrısına) karşılık verenler ve namazlarında dikkatli ve devamlı olanlar (için); ve (bütün ortak meselelerini) aralarında danışma ile karara bağlayanlar (için); ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden başkalarına harcayanlar (için);
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Rab'lerinin çağrısına koşarlar, namazlarını kılarlar ve onların işleri aralarındaki şura iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıklardan da infak ederler.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Onlar öyle kimselerdir ki Rab'lerinin çağrısına kulak verip, namazı hakkıyla ifa ederler. İşlerini istişare ile yürütürler, kendilerine nasib ettiğimiz imkanlardan hayırlı işlerde sarf ederler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Rablerinin çağrısına gelirler, namazı kılarlar. İşleri, aralarında danışma iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan hayır için harcarlar.
Kur'an-ı Kerim Meali
Rablerinin çağrısına cevap verirler, namazı kılarlar. İşleri/yönetimleri, aralarında bir şura'dır. Kendilerine verdiğimiz rızıklardan infak ederler.
Hayat Kitabı Kur’an
Yine onlar Rablerinin (davetine) koşarlar, namazı hakkını vererek eda ederler, toplumsal işlerini aralarında danışma yoluyla görürler ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden harcarlar;
Kerim Kur'an
Rabb'lerinin çağrısına uyarlar ve salatı ikame[1] ederler. Onlar, işlerini birbirlerine şura[2] ile yaparlar. Kendilerine verdiğimiz rızıktan infak[3] ederler.
Kerim Kur'an
Rabb'lerinin çağrısına uyarlar ve salatı ikame[1] ederler. Onlar, işlerini birbirlerine danışarak[2] yaparlar. Kendilerine verdiğimiz rızıktan infak[3] ederler.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ve Efendilerinin çağrısına karşılık verirler. Namazı dosdoğru kılarlar, aralarında toplanarak, işlerini Danışma biçiminde yaparlar; kendilerine geçimlik olarak verdiklerimizden de yardımlaşmak amacıyla paylaşırlar.
Süleymaniye Vakfı Meali
Onlar, Sahiplerinin çağrısına olumlu karşılık veren ve namazı tam kılan kimselerdir. İşlerini birbirlerine danışarak[1] yapar, kendilerine verdiğimiz rızıktan da hayra harcarlar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onlar, Efendi'lerinin çağrısına karşılık verirler, salatı gözetirler, işlerini aralarında danışma ile kararlaştırırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan yardım için verirler.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
Onlar Rablerinin çağrısına cevap verir ve namazı kılarlar. Onların işleri, aralarında danışma iledir.[1] Kendilerine verdiğimiz rızıktan da infak ederler (verirler).
The Final Testament
They respond to their Lord by observing the Contact Prayers (Salat). Their affairs are decided after due consultation among themselves, and from our provisions to them they give (to charity).
The Quran: A Monotheist Translation
And those who have responded to their Lord, and they hold the contact prayer, and their affairs are conducted by mutual consultation among themselves, and from Our provisions to them they give.
Quran: A Reformist Translation
Those who have responded to their Lord, and they hold the contact prayer, and their affairs are conducted by mutual consultation among themselves, and from Our provisions to them they give.
The Clear Quran
who respond to their Lord, establish prayer, conduct their affairs by mutual consultation, and donate from what We have provided for them;
Tafhim commentary
who obey their Lord[1] and establish Prayer; who conduct their affairs by consultation,[2] and spend out of what We have bestowed upon them;[3]
Al- Muntakhab
Who respond favourably to Allah, their Creator, and have been steered by His guidance. They pay to Him reverence and veneration and engage in worship. They adore Him with appropriate acts and rites and conduct their affairs and ordinary pursuits of life by taking Counsel together to establish justice and integrity. They spend in benevolence and in equity of what We provided them of Our bounty,
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And those who have responded to their lord and established prayer and whose affair is [determined by] consultation among themselves, and from what We have provided them, they spend.