38. Sad Suresi 44. ayet Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

-Eline bir demet sap alıp, onunlar vur, yeminini bozma! Biz onu sabırlı bulduk. O, Allah'a yönelen ne güzel bir kuldu!
وَخُذْ بِيَدِكَ ضِغْثاً فَاضْرِبْ بِه۪ وَلَا تَحْنَثْۜ اِنَّا وَجَدْنَاهُ صَابِراًۜ نِعْمَ الْعَبْدُۜ اِنَّهُٓ اَوَّابٌ
Ve huz bi yedike dıgsen fadrıb bihi ve la tahnes, inna vecednahu sabira, ni'mel abd, innehu evvab.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Sad suresi 44. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Ve eline bir deste (sap) al, böylece onunla vur ve andını bozma." Gerçekten, Biz onu sabredici bulduk. O, ne güzel kuldu. Çünkü o, (daima Allah'a) yönelip dönen biriydi.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
"Eline bir demet al da onunla vur ki sözün yerine gelsin!" Biz Onu sabırlı bulduk. . . Ne güzel kuldu! Muhakkak ki O, evvab (hakikatini sıkça yaşayan) idi.
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
"Eline bir demet sap al ve onunla vur; yeminini bozma" dedik. Şüphesiz biz onu sabırlı bulduk. O ne iyi bir kuldu! O, daima Allah'a yönelirdi.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Şöyle dedik: "Eline bir demet sap al ve onunla vur, yeminini bozma." Gerçekten biz Eyyub'u sabreden bir kimse olarak bulduk. O ne güzel bir kuldu! O, Allah'a çok yönelen bir kimse idi.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
'Şimdi eline bir değnek alıp yola çık. Yeminini bozma.' Onu sabırlı bulduk. Ne iyi bir kul! Sürekli yönelirdi.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Bir de al bir demet elinle de vur onunla hanis olma, hakıkat biz onu sabırlı bulduk, ne güzel kul, hakıkaten o bir evvabdır
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Bir de: "Elinle bir demet al da onunla (eşine) vur, yemininde durmamazlık etme." dedik. Gerçekten Biz onu sabırlı bulduk, ne güzel kul! Hakikaten o bir evvabtır (daima Allah'a yönelmektedir).
Gültekin Onan
"Ve eline bir deste (sap) al böylece onunla vur ve andını bozma." Gerçekten, biz onu sabredici bulduk. O, ne güzel kuldu. O [Tanrı'ya] yönelen / dönen (evvab) biriydi.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
"Eline bir demet sap al da onunla vur. Yemininde durmazlık etme" (dedik). Biz onu hakıykaten sabırlı bulduk. O, ne güzel kuldu! Hakıykat o, daima (Allaha) dönen (bir zat) idi.
İbni Kesir
Eline bir demet sap al da onunla vur ve yemini bozma. Biz, onu gerçekten sabırlı bulmuştuk. Ne iyi kuldu. Muhakkak ki o, Allah'a yönelirdi.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
(Ve sonunda o'na dedik ki:) "Şimdi eline bir demet ot al, onunla vur ve yeminini yerine getir!" Gerçekten Biz o'nu sıkıntılara karşı sabırlı gördük. O, ne güzel bir kulumuzdu, daima Bize yönelirdi!
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
-Eline bir demet sap alıp, onunlar vur, yeminini bozma! Biz onu sabırlı bulduk. O, Allah'a yönelen ne güzel bir kuldu!
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Bir de ona: "Eline bir demet sap al, onunla vur! Yemininden dönen durumuna düşme!" dedik. Doğrusu Biz onu pek sabırlı bulduk. Ne güzel kuldu o! O, gerçekten Allah'a yönelirdi.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(Dedik ki): "Eline bir demet sap al, onunla vur da yeminini bozma." Gerçekten biz onu sabreden (bir kul) bulmuştuk. Ne güzel kuldu, o daima (bize) başvururdu.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
"Eline bir demet sap al da onunla vur ve yeminine ters düşmüş olma!" dedik. Biz onu sabırlı bulduk. Ne güzel kuldu o! Bize yönelen, yakaran biriydi o.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
(Ve dedik ki): "Eline bir deste al ve onunla vur! Böylece yemininden dönmemiş olursun." Hakikaten Biz onu pek sabırlı biri olarak bulduk: ne güzel kuldu o, gerçekten o (da) her daim Allah'a yönelirdi.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Ve eline bir deste al, onunla yola koyul[1] ve hanis[2] olma. Biz, onu sabredici bulduk. O ne iyi kuldu! O, her zaman Allah'a yöneldi.[3]
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Ve eline bir deste al, onunla yola çık[1] ve hanis[2] olma. Biz, onu sabredici bulduk. O ne iyi kuldu! O, her zaman Allah'a yöneldi.[3]
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ayrıca, "Eline bir deste sap al; onunla vur ve böylece yeminini bozma!" Aslında, Onu, dirençli gördük. Ne güzel kuldu; kuşkusuz, O, yönelirdi.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Ona: "Eline bir demet ot al, onunla (tenine) vur da günaha girme[1]" dedik. Onu pek sabırlı bulduk. Ne güzel kuldu! Çok da saygılıydı."
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
"Şimdi eline bir değnek alıp yola çık. Yeminini bozma." Onu sabırlı bulduk. Ne iyi bir kul! Sürekli yönelirdi.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Eyüp'e) "Eline bir demet sap al da onunla vur (yola çık); doğrudan sapma." (demiştik).[1] Şüphesiz ki Eyüp'ü sabırlı (bir kul) bulmuştuk; o, hep (Allah'a) yönelen ne güzel bir kuldu.
Əlixan Musayev
(Biz ona dedik:) “Əlinə bir dəstə (çubuq) götür və onunla (arvadını) vur. Andını pozma”. Həqiqətən, Biz onu səbr edən gördük. Necə də gözəl qul idi! O, daima Allaha üz tutardı.
Bünyadov-Məmmədəliyev
(Əyyub xəstə olduğu zaman övrəti bir iş dalınca harasa getmiş, yubanıb çox gec gəlmişdi. Bundan hirslənən Əyyub sağaldıqdan sonra ona yüz çubuq vuracağına and içmişdi. Əyyubun öz andına əməl etməsi, həm də zövcəsinin cəzasının yüngülləşdirilməsi üçün ona belə buyurduq:) “Əlinə (yüz yaş və ya quru çubuqdan ibarət) bir dəstə götür və onunla (övrətini) vur. Andını pozma. Biz onu (müsibətlərə) səbr edən gördük. Nə gözəl bəndə! O, (daim Allaha) sığınan bir kimsə idi.
Ələddin Sultanov
(Biz ona belə dedik:) “Əlinə bir dəstə çubuq götür və (zövcəni) onunla vur. Andını da pozma!” Biz onu səbir edən gördük. O nə gözəl bəndədir! Həqiqətən, o, daim Allaha yönəlirdi. (Rəvayətə görə, zövcəsi xətalı bir iş gördüyü üçün Həzrət Əyyub and içmişdi ki, sağalandan sonra ona yüz çubuq vuracaq. Buna görə də Allah-Təala ona yüz çubuqdan ibarət bir dəstə ilə zövcəsinə bir dəfə vurmasını əmr etmişdi. Beləliklə, Həzrət Əyyub andını da pozmamış olacaqdı.)
Rashad Khalifa The Final Testament
"Now, you shall travel the land and preach the message, to fulfill your pledge." We found him steadfast. What a good servant! He was a submitter.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
"And take in your hand a bundle and go forth with it, and do not break your oath." We found him steadfast. What a good servant! He was obedient.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
"Take in your hand a bundle and travel with it, and do not break your oath." We found him steadfast. What a good servant! He was obedient.
Mustafa Khattab The Clear Quran
˹And We said to him,˺ "Take in your hand a bundle of grass, and strike ˹your wife˺ with it, and do not break your oath."[1] We truly found him patient. What an excellent servant ˹he was˺! Indeed, he ˹constantly˺ turned ˹to Allah˺.
Al-Hilali & Khan
"And take in your hand a bundle of thin grass and strike therewith (your wife), and break not your oath.[1] Truly! We found him patient. How excellent a slave! Verily he was ever oft-returning in repentance (to Us)!
Abdullah Yusuf Ali
"And take in thy hand a little grass, and strike therewith: and break not (thy oath)." Truly We found him full of patience and constancy. How excellent in Our service! ever did he turn (to Us)!
Marmaduke Pickthall
And (it was said unto him): Take in thine hand a branch and smite therewith, and break not thine oath. Lo! We found him steadfast, how excellent a slave! Lo! he was ever turning in repentance (to his Lord).
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
(and We said to him): "Take in your hand a bundle of rushes and strike with it, and do not break your oath."[1] Indeed We found him steadfast. How excellent a servant (of Ours) he was. Indeed he constantly turned (to his Lord).[2]
Taqi Usmani
And (We said to him,) "Take (a bundle of) thin twigs in your hand, and strike with it, and do not violate your oath. Surely, We found him very enduring. He was really an excellent servant. Surely, he was great in turning (to Us, in penitence and praise).
Abdul Haleem
‘Take a small bunch of grass in your hand, and strike [her] with that so as not to break your oath.’ We found him patient in adversity; an excellent servant! He, too, always turned to God.
Mohamed Ahmed - Samira
"Take a handful of herbs, " (We said to him), and apply and rub them, and do not make a mistake. " We found him patient in adversity, an excellent devotee, always turning in repentance.
Muhammad Asad
[And finally We told him:] "Now take in thy hand a small bunch of grass, and strike therewith, and thou wilt not break thine oath!" for, verily, We found him full of patience in adversity: how excellent a servant [of Ours], who, behold, would always turn unto Us!
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
And in fulfillment of his oath that he would beat his wife hundred strokes We said to him: Hold in your hand a bunch of a hundred blades of grass and strike her therewith once and gently to avoid breaking your oath. We found him really long suffering to affliction and unwearied in the face of difficulties and hardship. How excellent a worshipper He was and how in lowliest plight did He always repentant stand.
Progressive Muslims
"And take in your hand a bundle and travel with it, and do not break your oath. " We found him steadfast. What a good servant! He was obedient.
Shabbir Ahmed
(And finally We told him, ) "Now gather your strength and travel the land and break not your pledge. " Behold, We found him steadfast. How excellent a servant! In every situation he turned to Our Commands.
Syed Vickar Ahamed
"And take in your hand a little (bunch of thin) grass, and strike (your wife with) it: And do not break your promise. " Truly, We found him (Ayub or Job) full of patience and constancy. How well in Our service did he ever return (to Us)!
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
[We said], "And take in your hand a bunch [of grass] and strike with it and do not break your oath. " Indeed, We found him patient, an excellent servant. Indeed, he was one repeatedly turning back [to Allah ].
Ali Quli Qarai
[We told him:] ‘Take a faggot in your hand and then strike [your wife] with it, but do not break [your] oath. ’ Indeed We found him to be patient. What an excellent servant! Indeed he was a penitent [soul].
Bijan Moeinian
Now instead of beating [your wife who has shown weakness at the height of your trial in the misery], as you have sworn to your Lord, use only weak straws to strike [as a symbol of fulfilling your oath. ] I found him patient and an excellent servant of mine who returned to Me over and over again.
George Sale
And We said unto him, take a handful of rods in thy hand, and strike thy wife therewith; and break not thine oath. Verily We found him a patient person: How excellent a servant was he! For he was one who frequently turned himself unto Us.
Mahmoud Ghali
And (we said) "Take in your hand a jumble of rushes, then strike therewith, and do not break (your oath). " Surely We found him a patient (man). How excellent a bondman he was! Surely he was a constant resorter (to Us).
Amatul Rahman Omar
And (We commanded him, ) `Take in your hand a handful of twigs and strike (the riding beast) therewith. And do not ever incline towards falsehood. Indeed, We found him steadfast. An excellent servant was he. He was always turning (towards God) in obedience.
E. Henry Palmer
'and take in thy hand a bundle, and strike therewith, and break not thy oath!' Verily, we found him patient, an excellent servant; verily, he turned frequently to us.
Hamid S. Aziz
And (It was said, ) "Take in your hand a green branch (or grass) and beat her (his rebellious wife gently) with it (rather than with cruelty), and break not your oath. Surely We found him patient; a most excellent servant! Surely he was frequent in turning (to Allah).
Arthur John Arberry
and, 'Take in thy hand a bundle of rushes, and strike therewith, and do not fail in thy oath. ' Surely We found him a steadfast man. How excellent a servant he was! He was a penitent.
Aisha Bewley
‘Take a bundle of rushes in your hand and strike with that but do not break your oath. ’ We found him steadfast. What an excellent slave! He truly turned to his Lord.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And: “Take thou in thy hand a bouquet, and strike thou therewith, and break thou not thine oath!” We found him patient. How excellent a servant! He was one turning in repentance.
Эльмир Кулиев
Возьми в руку пучок, ударь им жену и не преступай клятвы". Воистину, Мы нашли его терпеливым. Как прекрасен был этот раб! Воистину, он всегда обращался к Аллаху.