37. Saffat Suresi 167. ayet Syed Vickar Ahamed

And indeed they (the pagan Arabs) used to say,
وَاِنْ كَانُوا لَيَقُولُونَۙ
Ve in kanu le yekulun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Saffat suresi 167. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Muhakkak ki (o müşrikler) şöyle de diyorlardı:
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
- Müşrikler, "Öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlaslı kulları olurduk!" diyorlardı.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(167-169) Müşrikler) şunu da söylüyorlardı: "Eğer yanımızda öncekilere verilen kitaplardan bir kitap olsaydı, elbette biz ihlaslı kullar olurduk."
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve gerçek, evvel şöyle diyorlardır:
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Ve gerçek (şu ki, daha) önce şöyle diyorlardı:
Gültekin Onan
Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Hakıykat (müşrikler evvelce) şu kat'i sözü söylüyorlardı
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Gerçek şu ki, o (hakikati inkar ede)nler her zaman şöyle derler:
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onlar, şöyle diyorlardı:
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
(167-169) Müşrikler önceleri: "Eğer, derlerdi, daha önceki milletlere verilen kitap gibi bir kitap bizde de olsaydı, Biz de yalnız Allah'a ibadet eden halis kullarından olurduk."
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Gerçi o(ortak koşa)nlar şöyle diyorlardı:
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
O inkarcılar şunu da söylüyorlardı:
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Ama bir de ısrarla şöyle diyenler var:
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Müşrikler, diyorlardı ki:
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Aslında, şöyle diyorlardı:
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Bunlar daha önce şunu da söylerlerdi:
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Müşrikler) şöyle diyorlardı:
Bünyadov-Məmmədəliyev
(Məkkə müşrikləri) təkidlə belə deyirdilər:
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
And they used to say:
Muhammad Asad
AND, INDEED, they [who deny the truth] have always been wont to say,
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Notwithstanding that before the Prophet's mission there were those* who habited in falsehood and expressed their thoughts in words, thus:
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And indeed, the disbelievers used to say,
Mahmoud Ghali
And decidedly they (i. e., the disbelievers) indeed used to say,
Эльмир Кулиев
Они (мекканские многобожники) сказали: