33.
Ahzab Suresi
22. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Mü'minler (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise (korkuya kapılmadan) dediler ki: "Bu, Allah'ın ve Resulü'nün bize vadettiği şeydir; Allah ve Resulü doğru söylemiştir." Ve (bu,) yalnızca onların imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
وَلَمَّا رَاَ الْمُؤْمِنُونَ الْاَحْزَابَۙ قَالُوا هٰذَا مَا وَعَدَنَا اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَصَدَقَ اللّٰهُ وَرَسُولُهُۘ وَمَا زَادَهُمْ اِلَّٓا ا۪يمَاناً وَتَسْل۪يماًۜ
Ve lemma real mu'minunel ahzabe kalu haza ma vaadenallahu ve resuluhu ve sadakallahu ve resuluhu ve ma zadehum illa imanen ve teslima.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Mü'minler (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise (korkuya kapılmadan) dediler ki: "Bu, Allah'ın ve Resulü'nün bize vadettiği şeydir; Allah ve Resulü doğru söylemiştir." Ve (bu,) yalnızca onların imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Türkçe Kur'an Çözümü
İman edenler ise Ahzab'ı (destek için gelmiş grupları) gördüklerinde: "Bu, Allah ve Rasulünün bize vadettiğidir. . . Allah da Rasulü de doğru söylemiştir" dediler. . . (Bu) onların ancak iman ve teslimiyetlerini artırdı.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Müminler, düşman gruplarını gördüklerinde, "İşte, Allah'ın ve Peygamberinin bize vaad ettiği budur. Allah ve Peygamberi doğru söylemiştir" derler. Bu durum, onların sadece imanlarını ve teslimiyetlerini arttırmıştır.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Mü'minler, düşman birliklerini görünce, "İşte bu, Allah'ın ve Resulünün bize vaad ettiği şeydir. Allah ve Resulü doğru söylemişlerdir" dediler. Bu, onların ancak imanlarını ve teslimiyetlerini artırmıştır.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İnananlar, partileri (saldırıya hazır) görünce, 'İşte bu, ALLAH'ın ve elçisinin bize söz verdiğidir. ALLAH ve elçisi doğru söylemiştir,' dediler. Bu (tehlikeli durum), onların ancak inançlarını ve teslimiyetlerini güçlendirdi.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Mü'minler gördükleri vakıt da o Ahzabı "bu, işte, Allahın ve Resulünün bize va'dettiği, Allah ve Resulü doğru çıktı" dediler ve onların iymanını ve teslimiyyetini artırmaktan başka bir şey yapmadı
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Mü'minler (düşman) orduları (nı) görünce: "İşte bu, Allahın ve Resulünün bize va'd etdiği şeydir. Allah ve peygamberi doğru söylemişdir" dediler. (Bu), onların imanlarını, teslimiyyetlerini artırmakdan başka bir şey yapmadı.
Kur'an Mesajı
(İşte böyle,) Müttefikleri(n kendilerine doğru ilerlediklerini) görünce, müminler "Bu, Allah'ın ve Rasulü'nün bize vaad ettiğidir!" ve "(Demek ki) Allah ve Rasulü doğru söylemiş!" dediler ve bu, onların sadece imanlarını ve Allah'a teslimiyetlerini arttırdı.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Müminler, orduları görünce: -Bu, Allah'ın ve elçisinin bize vaat ettiğidir. Allah ve elçisi doğru söyledi, dediler. Onların sadece imanını ve teslimiyetini artırdı.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Müminler saldıran o birleşik kuvvetleri karşılarında görünce: "İşte bu, derler, Allah ve Resulünün bize vad ettiği zafer! Allah da, Resulü de elbette doğru söylemişlerdir." Müminlerin, düşman birliklerini görmeleri onların sadece iman ve teslimiyetlerini artırdı.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Mü'minler (düşman) orduları(nı) gördükleri zaman (korkmadılar): "Bu Allah'ın ve Resulünün, bize va'dettiği (zafer)dir. Allah ve Resulü doğru söylemiştir." dediler. Ve bu, onların sadece imanlarını ve teslimiyetlerini artırdı.
Kur'an-ı Kerim Meali
Müminler, düşman hizipleri gördüklerinde şöyle demişlerdir: "Allah'ın ve resulünün bize vaat ettiği işte budur. Ve Allah da resulü de doğru sözlüdür." Bu onların sadece iman ve teslimiyetlerini artırdı.
Hayat Kitabı Kur’an
Nitekim mü'minler müttefikleri gördüklerinde: "Allah'ın ve Rasulü'nün bize vaad ettiği şey işte budur!" ve "Allah da doğru söylemiştir, Rasulü de..." derler. Dahası, bu onların yalnızca imanlarını ve teslimiyetlerini artırmıştır.
Kerim Kur'an
Mü'minler, düşman birliklerini gördükleri zaman: "İşte bu, Allah'ın ve Resul'ünün bize söz verdiği şeydir. Allah ve O'nun Resul'ü doğru söyledi." Bu, onların yalnızca iman ve teslimiyetlerini arttırdı.
Kerim Kur'an
İnananlar, düşman birliklerini gördükleri zaman: "İşte bu, Allah'ın ve Rasul'ünün bize söz verdiği şeydir. Allah ve O'nun Rasul'ü doğru söyledi." Bu, onların yalnızca iman ve teslimiyetlerini arttırdı.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
İnananlar, ayrımcıları görünce, şöyle dediler: "İşte bu, Allah'ın ve O'nun elçisinin bize sözünü verdiği şey; Allah ve O'nun elçisi doğruyu söylemişler!" Zaten bu, inançlarını ve teslimiyetlerini de artırdı.
Süleymaniye Vakfı Meali
Müminler düşman birliklerini görünce: "İşte bu, Allah'ın ve Elçisinin bize verdiği sözdür; Allah ve Elçisi doğru söylemiş" dediler. Bu onların, sadece imanını ve teslimiyetlerini artırdı.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gerçeği onaylayanlar, partileri (saldırıya hazır) görünce, "İşte bu, ALLAH'ın ve elçisinin bize söz verdiğidir. ALLAH ve elçisi doğru söylemiştir" dediler. Bu (tehlikeli durum), onların ancak onaylarını ve teslimiyetlerini güçlendirdi.
Kur’an Meal-Tefsir
Müminler ise (düşman) birliklerini gördüklerinde "İşte bu, Allah ve Elçisinin bize vadettiğidir! Allah ve Elçisi doğru söylemiştir." demişlerdi. Bu (orduların gelişi), onların ancak imanlarını ve Allah'a bağlılıklarını artırmıştı.[1]
The Final Testament
When the true believers saw the parties (ready to attack), they said, "This is what GOD and His messenger have promised us, and GOD and His messenger are truthful." This (dangerous situation) only strengthened their faith and augmented their submission.
The Quran: A Monotheist Translation
And when the believers saw the Confederates, they said: "This is what God and His messenger have promised us, and God and His messenger are truthful." This only increased their faith and their submission.
Quran: A Reformist Translation
When those who acknowledge saw the opponents, they said, "This is what God and His messenger have promised us, and God and His messenger are truthful." This only increased their acknowledgement and their peacefully surrender.*
The Clear Quran
When the believers saw the enemy alliance, they said, "This is what Allah and His Messenger had promised us. The promise of Allah and His Messenger has come true." And this only increased them in faith and submission.
Tafhim commentary
As for the true believers,[1] when they saw the invading confederates, they cried out: "This is what Allah and His Messenger had promised us, and what Allah and His Messenger said was absolutely true."[2] This only increased their faith and submission. [3]
Al- Muntakhab
(In contrast to the attitude of the hypocrites) the manner of acting of the faithful was representative of their feeling. When they saw the forces of the confederates they immediately exclaimed: "This is the promise made to us by Allah and His Messenger" -labour, effort and endurance shall accomplish victory- and the promise of Allah and His Messenger is truth personified, an inspiration actuating them with the feeling of confidence and obedience and made them present a bold front.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And when the believers saw the companies, they said, "This is what Allah and His Messenger had promised us, and Allah and His Messenger spoke the truth. " And it increased them only in faith and acceptance.