29.
Ankebut Suresi
39. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da (yıkıma uğrattık). Andolsun, Musa onlara apaçık delillerle gelmişti, ancak yeryüzünde büyüklendiler. Oysa onlar (azabtan kurtulup) geçecek değillerdi.
وَقَارُونَ وَفِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَلَقَدْ جَٓاءَهُمْ مُوسٰى بِالْبَيِّنَاتِ فَاسْتَكْبَرُوا فِي الْاَرْضِ وَمَا كَانُوا سَابِق۪ينَۚ
Ve karune ve fir'avne ve hamane ve lekad caehum musa bil beyyinati festekberu fil ardı ve ma kanu sabikin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da (yıkıma uğrattık). Andolsun, Musa onlara apaçık delillerle gelmişti, ancak yeryüzünde büyüklendiler. Oysa onlar (azabtan kurtulup) geçecek değillerdi.
Türkçe Kur'an Çözümü
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı (da böyle yaptık). . . Andolsun ki Musa onlara apaçık deliller olarak geldi de; dünyada benlik - büyüklük tasladılar. . . Oysa (gücümüzün) önüne geçemezlerdi!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da helak ettik. Musa onlara apaçık deliller getirmişti de onlar yeryüzünde büyüklük taslayıp, kabul etmediler. Oysa bizden kaçıp kurtulamazlardı.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da helak ettik. Andolsun, Musa kendilerine apaçık mucizeler getirmişti de yeryüzünde büyüklük taslamışlardı. Oysa bizi geçip (azabımızdan) kurtulamazlardı.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Karun, Firavun ve Haman'ı da... Musa, onlara apaçık delillerle gitmişti; ancak onlar yeryüzünde büyüklük tasladılar. Atlatıp kaçamadılar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Karuna ve Fir'avne ve Hamane de, celalim hakkı için onlara Musa beyyinelerle geldi de onlar o yerde kibirlenib kafa tuttular, halbuki önüne geçecek değillerdi
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Kaarunu, Fir'avnı, Hamaanı da (helak etdik). Andolsun ki Musa (daha evvel) kendilerine apaçık bürhanlar getirmişdi de onlar yer (yüzün) de büyklük taslamışlardı. Halbuki (azabın) önüne geçebilecek de değillerdi.
Kur'an Mesajı
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı (da böyle cezalandırdık). Musa onlara hakikatin bütün kanıtlarını getirmişti, ama onlar yeryüzünde büyüklük tasladılar (ve o'nu reddettiler); halbuki onlar (elimizden) kaçıp kurtulamazlardı.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Karunu, Firavun'u ve Haman'ı (helak etti.) Musa, onlara belgelerle gelmişti. Fakat yeryüzünde büyüklendiler ama ileri gidemediler.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da helak ettik. Musa kendilerine belgelerle, mucizelerle geldi, ama onlar o ülkede kibirlendiler, büyüklük tasladılar, fakat hükmümüzden kurtulamadılar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Kaarun'u, Fir'avn'ı, Haman'ı da (helak ettik). Andolsun, Musa onlara açık kanıtlar getirdi, fakat onlar o yerde büyüklük tasla(yıp ayetlerimizi kabule tenezzül etme)diler. Ama geçip gidecek, (elimizden kurtulacak) değillerdi.
Kur'an-ı Kerim Meali
Karun'u, Firavun'u, Haman'ı da öyle yaptık. Yemin olsun, Musa onlara açık seçik kanıtlarla geldiği halde, yeryüzünde büyüklük tasladılar. Ama öne geçemezlerdi.
Hayat Kitabı Kur’an
Karun, Firavun ve Haman da (benzer bir akıbete uğradı). Doğrusu Musa, onlara hakikatin apaçık delilleriyle gelmişti; fakat onlar ülkede büyüklük tasladılar: ne ki hiç biri de asla (Bizi) aşamadılar.
Kerim Kur'an
Karun, Firavun ve Haman'a; Musa kanıt içeren, açıklayıcı bilgiyle geldi. Ne var ki onlar yeryüzünde büyüklük tasladılar. Onlar kurtulanlardan olmadılar.[1]
Kerim Kur'an
Karun, Firavun ve Haman'a; Musa kanıt içeren, açıklayıcı bilgiyle geldi. Ne var ki onlar yeryüzünde büyüklük tasladılar. Onlar kurtulanlardan olmadılar.[1]
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Karun da Firavun da Haman da öyle. Gerçek şu ki, Musa, onlara açık kanıtlar getirmişti. Fakat yeryüzünde büyüklük tasladılar. Oysa kaçıp kurtulamazlardı.
Süleymaniye Vakfı Meali
Karun, Firavun ve Haman... Musa onlara açık belgelerle gelmişti. Onlar hemen kendilerini o yerin büyüğü gördüler. Bunu ilk yapan onlar değildi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Karun, Firavun ve Haman'ı da... Musa, onlara apaçık delillerle gitmişti; ancak onlar yeryüzünde büyüklük tasladılar. Atlatıp kaçamadılar.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da (helak etmiştik). Yemin olsun ki Musa onlara apaçık deliller getirmişti de onlar yeryüzünde kibirlenmişlerdi. (Azabımızı) geçebilecek değillerdi.
The Final Testament
Also Qaaroon, Pharaoh, and Hamaan; Moses went to them with clear signs. But they continued to commit tyranny on earth. Consequently, they could not evade (the retribution).
The Quran: A Monotheist Translation
And Qaroon, and Pharaoh, and Haamaan;Moses went to them with clear proofs. But they became arrogant in the land, and they were not the first.
Quran: A Reformist Translation
And Qarun, and Pharaoh, and Haman; Moses went to them with clear proofs. But they became arrogant in the land, and they were not the first.
The Clear Quran
˹We˺ also ˹destroyed˺ Korah, Pharaoh, and Hamân. Indeed, Moses had come to them with clear proofs, but they behaved arrogantly in the land. Yet they could not escape ˹Us˺.
Tafhim commentary
And We destroyed Qarun (Korah) and Pharaoh and Haman. Moses came to them with Clear Signs but they waxed arrogant in the land although they could not have outstripped[1] (Us).
Al- Muntakhab
Similarly reacted Qarun, Pharaoh and his grand vizier Haman when Mussa was sent to them and presented them with clear and plain revelations and signs guiding out of want of spiritual and intellectual sight into illumination and enlightenment. But they displayed inordinate self-esteem and extravagance in their accounts of themselves. nevertheless, they did not escape Our notice and consequently Our retributive punishment.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And [We destroyed] Qarun and Pharaoh and Haman. And Moses had already come to them with clear evidences, and they were arrogant in the land, but they were not outrunners [of Our punishment].