28.
Kasas Suresi
5. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Biz ise, yeryüzünde güçten düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve mirasçılar kılmak istiyoruz.
وَنُر۪يدُ اَنْ نَمُنَّ عَلَى الَّذ۪ينَ اسْتُضْعِفُوا فِي الْاَرْضِ وَنَجْعَلَهُمْ اَئِمَّةً وَنَجْعَلَهُمُ الْوَارِث۪ينَۙ
Ve nuridu en nemunne alellezinestud'ıfu fil ardı ve nec'alehum eimmeten ve nec'alehumul varisin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Biz ise, yeryüzünde güçten düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve mirasçılar kılmak istiyoruz.
Türkçe Kur'an Çözümü
Biz de diledik ki, o bölgedeki aciz bırakılıp aşağılananlara lütufta bulunalım, onları önderler yapalım ve kendilerini varisler kılalım.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Biz de istiyorduk ki, o yerde ezilenlere lütfedelim, onları önderler yapalım ve onları ötekilerin mülküne mirasçı yapalım.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Biz ise, istiyorduk ki yeryüzünde ezilmekte olanlara lütufta bulunalım, onları önderler yapalım ve onları varisler kılalım.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Yeryüzünde güçsüzleştirilip ezilenlere lütfederek diledik ki onları önderler ve varisler yapalım.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Biz de istiyorduk ki o yerde ezilmekte olanlara lutfedelim, onları öncül imamlar yapalım, hem onları varisler kılalım
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Biz ise diliyoruz ki o yerde za'fa uğratılanlara lütfedelim, onları (hayırda) muktedabihler yapalım, onları (Fir'avn mülkünün) varisler (i) kılalım.
Kur'an Mesajı
Fakat Biz istiyorduk ki, yeryüzünde hor ve güçsüz görülen kimselerden yana çıkalım, onların dinde öncüler olmasını sağlayalım, onları (Firavun'un şeref ve itibarına) varis kılalım
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Biz ise, ülkede güçsüz bırakılanlara iyilik etmek ve onları önderler yapmak ve onları oraya mirasçı kılmak istiyorduk.
Kuran-ı Kerim ve Meali
(5-6) Biz ise o ülkedeki güçsüzlere ihsanda bulunmak, onları dünyada örnek şahsiyetler yapmak ve ülkeye onları varis kılmak, onlara dünya hakimiyeti vermek; Firavun'u, Haman'ı ve onların ordularını ise korktuklarına uğratmak istiyorduk.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Biz de istiyorduk ki o yerde ezilenlere lutfedelim, onları önderler yapalım, onları (ötekilerin mülküne) mirasçı kılalım.
Kur'an-ı Kerim Meali
Ve biz istiyoruz ki, yeryüzünde ezilip horlananlara bağışta bulunalım, onları önderler yapalım, onları mirasçılar haline getirelim.
Hayat Kitabı Kur’an
Ve Biz de istiyorduk ki, ülkede zayıf ve güçsüz bırakılanlara destek çıkalım ve onları öncüler yapalım; ve kendilerini (ülkeye) varis kılalım;
Kerim Kur'an
Biz ise, yeryüzünde ezilenlere iyilik yapmak[1] ve onları önderler kılmak ve varisler[2] yapmak istiyoruz.
Kerim Kur'an
Biz ise, yeryüzünde ezilenleri nimetlendirmek[1] ve onları önderler kılmak ve varisler[2] yapmak istiyoruz.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Oysa Biz, yeryüzünde güçsüz düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler ve kalıtçılar yapmak istiyorduk.
Süleymaniye Vakfı Meali
Biz de o topraklarda güçsüzleştirilenlere iyilikte bulunmak, onları önderler yapmak ve bunların yerine geçirmek istiyorduk,
Mesaj: Kuran Çevirisi
Yeryüzünde güçsüzleştirilip ezilenlere lütfederek diledik ki onları önderler ve varisler yapalım.
Kur’an Meal-Tefsir
Biz ise o yerde, zayıf düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve onları (o topraklara) mirasçı kılmak istiyorduk.[1]
The Final Testament
We willed to compensate those who were oppressed on earth, and to turn them into leaders, and make them the inheritors.
The Quran: A Monotheist Translation
And We wanted to help those who were oppressed in the land, and to make them leaders, and to make them the inheritors.
Quran: A Reformist Translation
We wanted to help those who were oppressed in the land, and to make them role models, and to make them the inheritors.
The Clear Quran
But it was Our Will to favour those who were oppressed in the land, making them models ˹of faith˺ as well as successors;
Tafhim commentary
We wanted to bestow favour on those who were oppressed in the land. We wanted to make them leaders and heirs[1]
Al- Muntakhab
And We decided to be kind and gracious to those who were suppressed and subdued in the land and to change their status and bring it into that of spiritual leadership intended to lead and inherit the land.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And We wanted to confer favor upon those who were oppressed in the land and make them leaders and make them inheritors