28. Kasas Suresi 47. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla, onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz, bize de bir elçi gönderseydin de böylece senin ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık" diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).
وَلَوْلَٓا اَنْ تُص۪يبَهُمْ مُص۪يبَةٌ بِمَا قَدَّمَتْ اَيْد۪يهِمْ فَيَقُولُوا رَبَّـنَا لَوْلَٓا اَرْسَلْتَ اِلَيْنَا رَسُولاً فَنَتَّبِعَ اٰيَاتِكَ وَنَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ
Ve lev la en tusibehum musibetun bima kaddemet eydihim fe yekulu rabbena lev la erselte ileyna resulen fe nettebia ayatike ve nekune minel mu'minin.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Kasas suresi 47. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla, onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz, bize de bir elçi gönderseydin de böylece senin ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık" diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Kendi elleriyle yaptıklarının sonucu olarak (Sünnetullah sonucu) onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz. . . Bari bize bir Rasul irsal etseydin de senin işaretlerine uysaydık ve iman edenlerden olsaydık" diyecek olmasalardı (Rasul irsal etmezdik).
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde, "Ey Rabbimiz! Keşke bize bir peygamber gönderseydin de ilkelerine uyup inananlardan olsaydık, olmaz mıydı?" derler.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Kendi yaptıkları sebebiyle başlarına bir musibet gelip de, "Ey Rabbimiz! Bize bir Peygamber gönderseydin de ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık" diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendi elleriyle işledikleri yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde, 'Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de senin ayetlerine uysaydık ve inananlardan olsaydık,' diyemesinler diye...
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
(47-48) Ellerinin takdim eylediği günahlar yüzünden başlarına birer musibet gelib de o vakıt "ya rabbena bize bir Resul gönderseydin de ayetlerine uyup mü'minlerden olsakdı ya!" diyecek olmasalardı! Fakat şimdi onlara tarafımızdan hak gelince "Musa'ya verilen gibisi verilse ya!" dediler, ya bundan evvel Musaya verilene küfretmediler mi? İki sihir tezahür etti dediler ve biz hiçbirisine inanmayız dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden başlarına birer felaket geldiğinde: "Ey Rabbimiz, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uyup müminlerden olsaydık." demesinler diye.
Gültekin Onan
Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz, bize de bir elçi gönderseydin de böylece senin ayetlerine uysaydık ve inançlılardan olsaydık" diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Kendi elleri (ve ihtiyarları) ile öne sürdükleri (küfür ve zulüm) yüzünden onlara her hangi bir musiybet geldiği zaman: "Ey Rabbimiz, bize bir peygamber göndereydin de biz de ayetlerine ittiba edeydik, mü'minlerden olaydık ya" diyecek olmasalardı...
İbni Kesir
Yaptıklarından ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: Rabbımız, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysak ve mü'minlerden olsak olmaz mıydı? derler.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Ve (ayrıca, Biz seni, Yargı Günü'nde) kendi elleriyle yapıp ettiklerinden ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: "Ey Rabbimiz, bize bir elçi göndermiş olsaydın senin mesajlarına uyar ve inanan kimselerden olurduk!" demesinler diye (gönderdik).
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Elleriyle yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: "Rabbimiz, bize bir peygamber gönderseydin de, senin ayetlerine tabi olup müminlerden olsaydık" derler diye...
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Eğer senin halkın inkar ve isyanları yüzünden kıyamet günü duruşmasında başlarına azap geldiğinde:"Ey Ulu Rabbimiz, dünyada iken bize de peygamber göndermiş olsaydın, biz de ayetlerine uyarak müminler arasına dahil olurduk!" demesinler diye seni resul gönderdik.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Kendi elleriyle yaptıkları (günahları) yüzünden başlarına bir felaket geldiği zaman: "Ey Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de ayetlerine uyup mü'minlerden olsaydık." diyecek olmasalardı (seni göndermezdik. Bu bahanelerine fırsat vermemek için seni gönderdik).
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Kendi ellerinin önden hazırladıkları yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde hemen şöyle diyorlar: "Rabbimiz, bize bir resul gönderseydin de senin ayetlerine uyup müminlerden olsaydık ne olurdu!"
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
İmdi muhataplar, elleriyle işledikleri yüzünden başlarına bir musibet gelmesi durumunda: "Rabbimiz! Keşke bize bir elçi gönderseydin de biz de Senin mesajlarına uyup inanan kimselerden olsaydık, olmaz mıydı?" demesinler diye (gönderdik seni).
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Eğer elleriyle sundukları nedeniyle[1] onlara bir bela isabet ederse: "Rabb'imiz! Keşke bize bir resul gönderseydin böylece biz, Senin ayetlerine tabi olur ve inananlardan olurduk." diyemesinler diye.[2]
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Eğer elleriyle sundukları nedeniyle[1] onlara bir bela isabet ederse: "Rabbimiz! Keşke bize bir rasul gönderseydin böylece biz, Senin ayetlerine tabi olur ve inanlardan olurduk." diyemesinler diye.[2]
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Kendi elleriyle yaptıkları yüzünden başlarına bir yıkım geldiğinde; "Efendimiz! Bize bir elçi gönderseydin de Senin ayetlerine bağlı kalarak, inananlar arasında olsaydık!" demesinler diye.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Bunu, kendi elleriyle yaptıklarından dolayı başlarına bir kötülük geldiğinde şöyle demesinler diye yaptık: "Ey Rabbimiz! Keşke bize bir elçi gönderseydin de, senin ayetlerine uyup biz de müminlerden olsaydık."
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Kendi elleriyle işledikleri yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde, "Efendimiz, bize bir elçi gönderseydin de senin ayetlerine uysaydık ve iman edenlerden olsaydık" diyemesinler diye...
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Kendi ellerinin yapıp ettikleri nedeniyle başlarına bir musibet geldiğinde[1]"Rabbimiz! Bize bir elçi gönderseydin de ayetlerine uyup müminlerden olsaydık!"[2]diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).[3]
Əlixan Musayev
Özlərinin etdikləri əməllərə görə onlara bir müsibət üz verdikdə: “Ey Rəbbimiz! Nə üçün bizə bir peyğəmbər göndərmədin ki, biz də Sənin ayələrinə tabe olub möminlərdən olaq?”– deməsəydilər, (səni peyğəmbər )(göndərməzdik).
Bünyadov-Məmmədəliyev
Öz əlləri ilə etdikləri əməlləri (qazandıqları günahları) üzündən onlara bir müsibət üz verincə: “Ey Rəbbimiz! Barı, bizə bir peyğəmbər göndərəydin ki, biz də Sənin ayələrinə uyub möminlərdən olaydıq!” – deməsəydilər, səni onlara peyğəmbər göndərməzdik. (Onların bəhanəsini kəsmək üçün belə etdik).
Ələddin Sultanov
Etdikləri əməllərə görə başlarına bir müsibət gəldikdə: “Ey Rəbbimiz! Bizə bir peyğəmbər göndərsəydin, biz də Sənin ayələrinə tabe olub iman gətirənlərdən olardıq”, – deyəsi olmasaydılar, (səni onlara peyğəmbər göndərməzdik).
Rashad Khalifa The Final Testament
Thus, they cannot say, when a disaster strikes them as a consequence of their own deeds, "Our Lord, had You sent a messenger to us, we would have followed Your revelations, and would have been believers."
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Thus, if any disaster strikes them as a consequence of their own deeds they cannot Say: "Our Lord, if only You sent a messenger to us, so that we would follow Your revelations, and we would be of the believers."
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
Thus, if any disaster strikes them as a consequence of their own deeds they cannot say, "Our Lord, if only You sent a messenger to us, so that we would follow Your signs, and we would be of those who acknowledge."
Mustafa Khattab The Clear Quran
Also so they would not say, if struck by an affliction for what their hands have done: "Our Lord! If only You had sent us a messenger, we would have followed Your revelations and become believers."
Al-Hilali & Khan
And if (We had) not (sent you to the people of Makkah) - in case a calamity should seize them for (the deeds) that their hands have sent forth, they would have said: "Our Lord! Why did You not send us a Messenger? We would then have followed Your Ayât (Verses of the Qur’ân) and would have been among the believers."
Abdullah Yusuf Ali
If (We had) not (sent thee to the Quraish),- in case a calamity should seize them for (the deeds) that their hands have sent forth, they might say: "Our Lord! why didst Thou not sent us a messenger? We should then have followed Thy Signs and been amongst those who believe!"
Marmaduke Pickthall
Otherwise, if disaster should afflict them because of that which their own hands have sent before (them), they might say: Our Lord! Why sentest Thou no messenger unto us, that we might have followed Thy revelations and been of the believers?
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
(We did so) lest a calamity might seize them because of the misdeeds they committed whereafter they would say: "Our Lord, why did you not send a Messenger to us that we follow Your revelation and become among those who believe?"[1]
Taqi Usmani
And (We have sent you as a messenger) lest, in case they suffered a calamity because of what their hands sent ahead, they should say, "Our Lord, why did You not send a messenger to us, so that we might have followed your verses and been among the believers?"
Abdul Haleem
and may not say, if a disaster should befall them as a result of what they have done with their own hands, ‘Lord, if only You had sent us a messenger, we might have followed Your message and become believers.’
Mohamed Ahmed - Samira
And in case disaster comes upon them for what they have done themselves, they should say: "O Lord, why did You not send an apostle to us that we should have followed Your commands, and been with those who are believers;"
Muhammad Asad
and [We have sent thee] lest they say [on Judg­ment Day], when disaster befalls them as an outcome of what their own hands have wrought, "O our Sus­tainer, if only Thou had sent an apostle unto us, we would have followed Thy messages, and would have been among those who believe!"
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Had We not sent you O Muhammad to the people in general and to the Pagans in particular to serve as a spectacle and a warning they would have said when befallen with a misfortune as a reaction to what their wrongful and unclean hands have committed: "O Allah, our Creator, if only You had sent to us a Messenger to guide us to Your path in which Your divine signs shine like beacons inciting us to lift to You our inward sight"
Progressive Muslims
Thus, if any disaster strikes them as a consequence of their own deeds they cannot Say: "Our Lord, if only You sent a messenger to us, so that we would follow Your revelations, and we would be of the believers. "
Shabbir Ahmed
Otherwise, if disaster struck them as a result of their own actions, they might say, "Our Lord! Why did You not send a Messenger to us, that we might have followed Your Revelations and been of the believers?"
Syed Vickar Ahamed
And if (We had) not (sent you to the people of Makkah)— (and) if a misfortune came over them for (the actions that) their hands have already done, they might say: "Our Lord! Why did You not send a messenger to us? We should then have followed Your Signs and been from those who believe!"
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And if not that a disaster should strike them for what their hands put forth [of sins] and they would say, "Our Lord, why did You not send us a messenger so we could have followed Your verses and been among the believers?". ..
Ali Quli Qarai
And lest —should an affliction visit them because of what their hands have sent ahead— they should say, ‘Our Lord! Why did You not send us an apostle so that we might have followed Your signs and been among the faithful?’
Bijan Moeinian
Now if, in account of their own deeds, a misfortune strikes the people, they will not have an excuse to say: "Our Lord, If you had sent a Prophet to us, we would have certainly had followed Your Revelations and would have been among the believers. "
George Sale
and lest, if a calamity had befallen them, for that which their hands had previously committed, they should have said, O Lord, since thou hast not sent an apostle unto us, that we might follow thy signs, and become true believers, are we not excusable?
Mahmoud Ghali
And had it not been (that you are sent to them), an affliction would afflict them for what their hands have forwarded, then they might say, "Our Lord, had You sent a Messenger to us, then we should have closely followed Your signs and been among the believers. "
Amatul Rahman Omar
And (We have sent you to them) lest when some evil befalls them because of that their hands have sent forward, they should say, `Our Lord, why did You not send a Messenger to us? (If You had sent one) we would have followed Your commandments and would have been of the believers. '
E. Henry Palmer
And lest there should befall them a mishap for what their hands have sent before, and they should say, 'Our Lord! why didst thou not send to us an apostle? for we would have followed thy signs and been of the believers. '
Hamid S. Aziz
Nor were you by the side of the mountain when We called; yet are you sent as a mercy from your Lord, that you may warn a people to whom no Warner has come before you that per chance (or possibly) they may be give heed.
Arthur John Arberry
Else, did an affliction visit them for that their own hands have forwarded then they might say, 'Our Lord, why didst Thou not send a Messenger to us that we might follow Thy signs and so be among the believers?'
Aisha Bewley
If a disaster had struck them because of what they had already done, they would have said, ‘Our Lord, why did You not send us a Messenger so that we could have followed Your Signs and been muminun?’
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And were it not that calamity should befall them because of what their hands sent ahead[...]. Then will they say: “Our Lord: oh, that Thou hadst but sent for us a messenger, then would we have followed Thy proofs and been among the believers!”
Эльмир Кулиев
А если бы этого не произошло и если бы их постигло несчастье за то, что приготовили их руки, то они бы сказали: "Господь наш! Почему Ты не отправил к нам посланника, чтобы мы последовали за Твоими знамениями и стали одними из верующих?"