27.
Neml Suresi
43. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Allah'tan başka tapmakta olduğu şeyler onu (müslüman olmaktan) alıkoymuştu. Gerçekte o, inkar eden bir kavimdendi.
وَصَدَّهَا مَا كَانَتْ تَعْبُدُ مِنْ دُونِ اللّٰهِۜ اِنَّهَا كَانَتْ مِنْ قَوْمٍ كَافِر۪ينَ
Ve saddeha ma kanet ta'budu min dunillah, inneha kanet min kavmin kafirin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Allah'tan başka tapmakta olduğu şeyler onu (müslüman olmaktan) alıkoymuştu. Gerçekte o, inkar eden bir kavimdendi.
Türkçe Kur'an Çözümü
(Bundan önce Melikeyi) Allah dununda tapındığı şeyler alıkoymuştu. . . Muhakkak ki O hakikat bilgisini inkar eden bir toplumdandı.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Melikeyi Allah'tan başka taptığı şeyler tevhid inancından alıkoymuştu. Çünkü kendisi inkarcı bir kavimdendi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Daha önce Allah'tan başka taptığı şeyler ona engel olmuştu. Çünkü o inkar eden bir kavimden idi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onu, ALLAH'tan başka taptıkları saptırmıştı. İnkarcı bir topluluğun bir bireyi idi.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Mukaddema Allahdan başka taptığı şeyler ona mani' olmuştu çünkü kafir bir kavmden idi
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(Hayır) Onun Allahı bırakıb tapmakda devam etdiği şey kendisi (nin İslam) ına mani' olmuşdu. Hakıykatde o, kafirler güruhundandı.
Kur'an Mesajı
(ve daha önce) Allah'ı bırakıp da tapınageldiği şeylerin kendisini (doğru yoldan) uzaklaştırmış olduğu, üstelik, hakkı inkar eden bir toplumun üyesi olduğu halde, (sonunda doğru yolu bulduğunu görüyoruz)" dedi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onu Allah'tan başka taptıkları alıkoymuştu. Çünkü o, kafir bir toplumdandı.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Öteden beri Allah'tan başka taptığı putlar, tevhid dinine girmesini engellemişti. Çünkü o kafir bir millete mensup idi.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onu, Allah'tan başka taptığı şeyler, (bu zamana dek tevhid dinine girmekten) alıkoymuştu. Çünkü kendisi, inkar eden bir kavimden idi.
Kur'an-ı Kerim Meali
Daha önce Allah dışında ibadet ettikleri, onu engellemişti. Çünkü o, küfre sapmış bir topluluktandı.
Hayat Kitabı Kur’an
ona ise Allah'ı bırakıp da tapınageldiği şeyler engel oldu; çünkü o zaten hakikati ısrarla inkar eden bir toplumun mensubuydu."
Kerim Kur'an
Allah'ın yanı sıra kulluk[1] ettiği şeyler, onu alıkoymuştu. Çünkü o Kafir[2] bir halktandı.
Kerim Kur'an
Allah'tan başka kulluk ettiği şeyler, onu alıkoymuştu. Çünkü o gerçeği yalanlayan nankör bir toplumdandı.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Allah'tan başka bir de ayrıca hizmet ettikleri şeyler onu engellemişti. Çünkü o, nankörlük eden bir toplumdandı.[313]
Süleymaniye Vakfı Meali
Onu Süleyman'a katılmaktan engelleyen, Allah ile kendi arasına koyarak taptığı şeylerdi. Çünkü o, kendini gerçeklere kapatan bir toplumdandı.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onu, ALLAH'tan aşağı hizmet ettikleri saptırmıştı. İnkarcı bir topluluğun bir bireyi idi.
Kur’an Meal-Tefsir
Onu (Belkıs'ı), Allah'ın peşi sıra taptığı şeyler (gerçeklerden) alıkoymuştu. Şüphesiz ki o da inkârcı bir toplumdandı.
The Final Testament
She had been diverted by worshipping idols instead of GOD; she belonged to disbelieving people.
The Quran: A Monotheist Translation
And she was prevented by that which she served besides God. She was of the people who were rejecters.
Quran: A Reformist Translation
She was prevented by what she served besides God. She was of the people who were ingrates.
The Clear Quran
But she had been hindered by what she used to worship instead of Allah, for she was indeed from a disbelieving people.
Tafhim commentary
What prevented her (from accepting the True Faith) was her worshipping deities other than Allah, for she belonged to an unbelieving people.[1]
Al- Muntakhab
What dissuaded her against paying reverence and veneration for Allah and induced her to revere other objects -such as the sun- instead, was intimately connected with her birthright; she was born and reared in an atmosphere of paganism.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And that which she was worshipping other than Allah had averted her [from submission to Him]. Indeed, she was from a disbelieving people."