23.
Müminun Suresi
83. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki atalarımıza yapılmıştı; bu, geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir."
لَقَدْ وُعِدْنَا نَحْنُ وَاٰبَٓاؤُ۬نَا هٰذَا مِنْ قَبْلُ اِنْ هٰذَٓا اِلَّٓا اَسَاط۪يرُ الْاَوَّل۪ينَ
Lekad vuıdna nahnu ve abauna haza min kablu in haza illa esatirul evvelin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki atalarımıza yapılmıştı; bu, geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir."
Türkçe Kur'an Çözümü
"Andolsun ki biz de bizden önceki atalarımız da bununla tehdit edildik. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değil. "
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
- Öncekiler: "Ölüp, toprak ve bir yığın kemik olduğumuzda mı diriltileceğiz? Andolsun ki, biz ve daha önce de babalarımız tehdit edilmişti; bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" demişlerdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Andolsun, biz de bizden önce atalarımız da bununla tehdit edildik. Bu, öncekilerin uydurduğu masallardan başka bir şey değildir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
'Bize ve atalarımıza daha önce aynı şey söz verilmişti. Bu, geçmişlerin efsanesinden başka bir şey değildir.'
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Yemin ederiz ki bize de, atalarımıza da bu, bundan evvel va'dolundu, bu eskilerin masallarından başka bir şey değil" dediler
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
"Andederiz ki bize de, atalarımıza da daha önce bu va'd olunmuşdur. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir".
Kur'an Mesajı
"Gerçek şu ki, bize de, bizden önce atalarımıza da aynı şey vaad edilmişti! Eskilerin masallarından başka bir şey değil bu!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Bu, bize ve babalarımıza daha önce de vaat edilen eskilerin masallarından başka bir şey değildir.
Kuran-ı Kerim ve Meali
(82-83) "Ölüp toprak ve kemik haline geldikten sonra biz dirilecekmişiz ha! Bize de, daha önce babalarımıza da bu vaad edilip durdu. Doğrusu bu dirilme işi, öncekilerin masallarından başka bir şey değil!" dediler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
"Andolsun bu tehdid bize de bizden önce atalarımıza da yapıldı. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir."
Kur'an-ı Kerim Meali
"Yemin olsun, biz de bizden önce atalarımız da bununla tehdit edildik. Öncekilerin masallarından başka bir şey değil bu!"
Hayat Kitabı Kur’an
Doğrusu bu, bize ve bizden önceki atalarımıza da vaad edilmişti; ne ki bu eskilerin mesajlarından başka bir şey değildir!"
Kerim Kur'an
"Ant olsun ki bize yapılan bu uyarı, daha önce atalarımıza da yapılmıştı. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir."
Kerim Kur'an
Ant olsun ki bize yapılan bu uyarı, daha önce atalarımıza da yapılmıştı. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
"Gerçek şu ki, bize sözü verilen, daha önce atalarımıza da söylenmişti. Öncekilerin söylencelerinden başka bir şey değil bu!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Bize yapılan bu tehdit, daha önce atalarımıza da yapılmış. Bu eskilerin hikayelerinden başka bir şey değildir."
Mesaj: Kuran Çevirisi
"Bize ve atalarımıza daha önce aynı şey söz verilmişti. Bu, geçmişlerin efsanesinden başka bir şey değildir."
Kur’an Meal-Tefsir
Şüphesiz ki bu (tehdit), bize de daha önce atalarımıza da vadedilmişti. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir"[1] demişlerdi.
The Final Testament
"Such promises were given to us and to our parents in the past. These are no more than tales from the past."
The Quran: A Monotheist Translation
"We, as well as our fathers, have been promised this from before. This is nothing except fictional tales of old!"
Quran: A Reformist Translation
"We, as well as our fathers, have been promised this from before. This is nothing but the tales of the ancients."
The Clear Quran
We have already been promised this, as well as our forefathers earlier. This is nothing but ancient fables!"
Tafhim commentary
We were promised such things and so were our forefathers before us. All these are no more than tales of the past."[1]
Al- Muntakhab
"We had been promised that before, " they add, "and so had been our fathers. We think this is nothing but fables of old."
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
We have been promised this, we and our forefathers, before; this is not but legends of the former peoples. "