2. Bakara Suresi 57. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Bulutları üzerinize gölge kıldık ve size kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Size rızık olarak verdiklerimizin temizinden yiyin (dedik). Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefislerine zulmettiler.
وَظَلَّلْنَا عَلَيْكُمُ الْغَمَامَ وَاَنْزَلْنَا عَلَيْكُمُ الْمَنَّ وَالسَّلْوٰىۜ كُلُوا مِنْ طَيِّبَاتِ مَا رَزَقْنَاكُمْۜ وَمَا ظَلَمُونَا وَلٰكِنْ كَانُٓوا اَنْفُسَهُمْ يَظْلِمُونَ
Ve zallelna aleykumul gamame ve enzelna aleykumul menne ves selva kulu min tayyibati ma razaknakum ve ma zalemuna ve lakin kanu enfusehum yazlimun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Bakara suresi 57. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Bulutları üzerinize gölge kıldık ve size kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Size rızık olarak verdiklerimizin temizinden yiyin (dedik). Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefislerine zulmettiler.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Ve sizi (yakıcı Hakikatten perdeleyen ve beşeriyetinizin idamesini sağlayan) bulutla gölgeledik; üzerinize menn (varlığınızı oluşturan Allah Esma'sındaki kudret kuvvesi) ve selva (manevi aleminizi hissetme duygusu) inzal ettik (hakikatinizden şuurunuza). . . "Rızık olarak verdiğimiz temiz şeyleri yeyin", dedik. Onlar (hakikat bilgisini değerlendirmeyerek) bize zulmetmediler, kendi nefslerine zulmettiler! (Burada ayetin bir batın yorumuna yer verilmiştir zahir anlamı yanı sıra. A. H. )
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Sizi bulutla gölgeledik, size kudret helvası ve bıldırcın gönderdik de,"Verdiğimiz iyi nimetlerden yiyiniz" dedik. Hakikatte onlar bize değil, sadece kendilerine kötülük ettiler.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Bulutu üstünüze gölge yaptık. Size, kudret helvası ile bıldırcın indirdik. "Verdiğimiz rızıkların iyi ve güzel olanlarından yiyin" (dedik). Onlar (verdiğimiz nimetlere nankörlük etmekle) bize zulmetmediler, fakat kendilerine zulmediyorlardı.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Sizi bulutlarla gölgelendirmiş ve sizin için menna ve bıldırcın indirmiştik: 'Size verdiğimiz iyi rızıklardan yiyin.' Fakat onlar bize değil, sadece kendilerine zulmediyorlardı.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve üstünüze o bulutu gölgelik çekdik, ve "size kısmet ettiğimiz hoş rızıklardan yeyin" diye üzerinize hem kudret helvası, hem bıldırcın indirdik, zulmü, bize etmediler lakin kendilerine ediyorlardı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Ve üstünüze o bulutu gölgelik yaptık ve size verdiğimiz güzel rızıklardan yiyin diye üzerinize hem kudret helvası, hem de bıldırcın indirdik. Bize zulmetmediler, belki kendilerine ediyorlardı.
Gültekin Onan
Sizi bulutlarla gölgelendirmiş ve sizin için manna ve bıldırcın (selva) indirmiştik: "Sizi rızıklandırdıklarımızın temizlerinden (tayyib) yiyin (külu)" (dedik). Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefslerine zulmetmişlerdi.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Ve ("Tih" de güneşin sıcaklığından korunmanız için) üstünüze (ince bir) bulutu gölge yapmış, size (orada) kudret helvasiyle yelve kuşunu indirmiş, "Size rızk olarak verdiğimiz şeylerin iyilerinden, güzellerinden (en temiz ve halal olanlarından) yeyin" (onları gizlice saklayıb ve biriktirib de nankörlük ve tama'karlık etmeyin demişdik). Onlar (o nankörlükleriyle) bize zulmetmemişler, fakat kendi kendilerine zulmetmişlerdi.
İbni Kesir
Ve üstünüze bulutları gölge yaptık. Kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Size rızık olarak verdiğimiz şeylerin iyilerinden, güzellerinden yeyin. Onlar bize değil ancak kendi nefislerine zulmekteydiler.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Ve bulutların sizi gölgeleri ile ferahlatmasını sağladık, ayrıca "Size rızık olarak verdiğimiz güzel şeylerden yararlanın" (diyerek) kudret helvası ve bıldırcın gönderdik. O soydaşlarınız (işledikleri günahlarla) bize hiçbir zarar vermediler, fakat (sadece) kendilerine zulmettiler.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Bulutlarla sizi gölgelendirdik, kudret helvası ve bıldırcın gönderdik. Size rızık olarak verdiğimiz güzel şeylerden yiyin, dedik. Onlar bize değil ancak kendilerine zulmediyorlardı.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Üzerinize bulutları gölge yaptık. Size kısmet ettiğimiz helal hoş rızıklardan yiyesiniz diye kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Fakat nankörlük etmekle onlar Biz'e değil, kendilerine yazık ediyorlardı.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
bulutu üstünüze gölgelik çektik, size kudret helvası ve bıldırcın indirdik: "Size verdiğimiz güzel rızıklardan yeyin," (dedik). Ama onlar bize değil, kendi kendilerine zulmediyorlardı.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Ve bulutu üstünüze gölgelik yaptık ve size kudret helvasıyla bıldırcın indirdik: "rızk olarak size verdiklerimizin, en temizlerinden yiyin." dedik. Onlar zulmü bize yapmadılar, onlar kendi benliklerine zulmetmekteydiler.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Üzerinizdeki bulutla sizi gölgeledik, size menn ve selva ikram ettik: Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin (diyerek)... Bize kötülük etmediler, fakat kötülük ettikleri yalnızca kendileriydi.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Ve bulutları üzerinize gölge yaptık. Size menn[1] ve bıldırcın bağışladık.[2] "Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyin." dedik. Onlar, Bize[3] zulmetmediler, fakat kendilerine zulmediyorlardı.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Ve bulutları üzerinize gölge yaptık. Size kudret helvası ve bıldırcın bağışladık.[1] "Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyin." dedik. Onlar, Bize değil, yalnızca kendilerine zulmediyorlardı.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Sizi, bulutlarla gölgelendirdik; güç helvası ve bıldırcın indirdik. "Size verdiğimiz temiz yiyeceklerden yiyin!" Onlar, Bize haksızlık etmediler. Tam tersine, kendilerine yazık ettiler.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Bir de bulutları üzerinize gölgelik yapmış, kudret helvası ve bıldırcın indirmiş, "Verdiğimiz rızıkların temiz ve lezzetli olanlarından yiyin." demiştik. Onlar bize yanlış yapmadılar; yanlışı kendilerine yapıyorlardı.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Sizi bulutlarla gölgelendirmiş ve sizin için menna ve bıldırcın indirmiştik: "Size verdiğimiz iyi rızıklardan yiyin." Fakat onlar bize değil, sadece kendilerine zulmediyorlardı.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Sizi bulutla gölgelendirmiş, size kudret helvası ile bıldırcın eti indirmiş (vermiş),[1] "Size rızık olarak verdiğimiz temiz şeylerden yiyin!" (demiştik). (Emirlerimizi dinlememekle) onlar bize zulmetmemişlerdi; ancak kendilerine yazık etmişlerdi.[2]
Əlixan Musayev
Biz sizin üstünüzə buludla kölgə saldıq, sizə manna və bildirçin endirdik (və:) “Sizə ruzi olaraq verdiyimiz pak şeylərdən yeyin!”– (dedik). Onlar Bizə deyil, təkcə özlərinə zülm etdilər.
Bünyadov-Məmmədəliyev
(Yadınıza salın ki, Tih səhrasında yaşadığınız zaman) üstünüzə buludla kölgə saldıq və: “Ruzi olaraq verdiyimiz halal şeylərdən yeyin!” (deyərək) sizə qüdrət halvası və bildirçin göndərdik. Onlar (əcdadınız) isə (itaətdən boyun qaçırmaqla) Bizə deyil, ancaq özlərinə zülm etmiş oldular.
Ələddin Sultanov
(Tih səhrasında) üstünüzə buludla kölgə saldıq. Sizə qüdrət halvası və bildirçin göndərdik. Ruzi olaraq verdiklərimizin təmiz olanlarından yeyin! Onlar Bizə deyil, özlərinə zülm edirdilər.
Rashad Khalifa The Final Testament
We shaded you with clouds (in Sinai), and sent down to you manna and quails: "Eat from the good things we provided for you." They did not hurt us (by rebelling); they only hurt their own souls.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
And We shaded you with clouds, and sent down to you manna and quails: "Eat from the goodness of the provisions We have provided you." They did not wrong Us, but it was their souls that they wronged.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
We shaded you with clouds, and sent down to you manna and quails, "Eat from the goodness of the provisions We have provided you." They did not wrong Us, but they wronged themselves.
Mustafa Khattab The Clear Quran
And ˹remember when˺ We shaded you with clouds and sent down to you manna and quails,[1] ˹saying˺, "Eat from the good things We have provided for you." The evildoers ˹certainly˺ did not wrong Us, but wronged themselves.
Al-Hilali & Khan
And We shaded you with clouds and sent down on you Al-Manna [1] and the quails, (saying): "Eat of the good lawful things We have provided for you," (but they rebelled). And they did not wrong Us but they wronged themselves.
Abdullah Yusuf Ali
And We gave you the shade of clouds and sent down to you Manna and quails, saying: "Eat of the good things We have provided for you:" (But they rebelled); to us they did no harm, but they harmed their own souls.
Marmaduke Pickthall
And We caused the white cloud to overshadow you and sent down on you the manna and the quails, (saying): Eat of the good things wherewith We have provided you - they wronged Us not, but they did wrong themselves.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
And We caused a cloud to comfort you with shade,[1] and We sent down upon you manna and the quails,[2] (saying): "Eat of the good wherewithal that We have provided you as sustenance." And by their sinning (your forefathers) did not wrong Us: it is they themselves whom they wronged.
Taqi Usmani
And We made the cloud give you shade, and sent down to you Mann and Salwā: "Eat of the good things We have provided to you". And they (by their ingratitude) did Us no harm, but were harming only themselves.
Abdul Haleem
We made the clouds cover you with shade, and sent manna and quails down to you, saying, ‘Eat the good things We have provided for you.’ It was not Us they wronged; they wronged themselves.
Mohamed Ahmed - Samira
And made the cloud spread shade over you, and sent for you manna and quails that you may eat of the good things We have made for you. No harm was done to Us, they only harmed themselves.
Muhammad Asad
And We caused the clouds to comfort you with their shade, and sent down unto you manna and quails. [saying,] "Partake of the good things which We have provided for you as sustenance." And [by all their sinning] they did no harm unto Us-but [only] against their own selves did they sin.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
"We overshadowed you with the clouds to protect you from the heat of the sun and We ordained that the heavens provision you with "AL Manna", the continual dew of Our blessed victuals, and with the quails, and We said: "Eat of the worthy victuals with which We provisioned you. " Yet these people were determined to defy Our authority; they did not actually wrong Us, but in fact it was themselves that they had wronged indeed".
Progressive Muslims
And We shaded you with clouds, and sent down to you manna and quails: "Eat from the goodness of the provisions We have provided you. " They did not wrong Us, but it was their souls that they wronged.
Shabbir Ahmed
(When you mended your ways, and established the Divine System) you saw the cool shade of Our Mercy and We bestowed upon you Our Bounties in abundance, the heavenly sustenance. "Partake of the decent things We have provided you." And they had done no harm unto Us - But they certainly had harmed their own 'Selves'.
Syed Vickar Ahamed
And We gave you the shade of clouds and sent down to you manna and quails, (food and birds) saying: "Eat of the good things We have provided for you. " (But they rebelled) and, to Us they did no harm, but they harmed their own souls.
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And We shaded you with clouds and sent down to you manna and quails, [saying], "Eat from the good things with which We have provided you. " And they wronged Us not - but they were [only] wronging themselves.
Ali Quli Qarai
And We shaded you with clouds, and We sent down to you manna and quails: ‘Eat of the good things We have provided for you. ’ And they did not wrong Us, but they used to wrong [only] themselves.
Bijan Moeinian
Remember also when we sent the cloud to cast shadow over you and fed you with manna [falling on the ground like dew-drops] and salva [flying in thousands like quails], saying: "Eat of these clean and pure provisions. " All their rebellions did not hurt Us but harmed their own souls.
George Sale
And We caused clouds to overshadow you, and manna and quails to descend upon you, saying, eat of the food things which We have given you for food: And they injured not Us, but injured their own souls.
Mahmoud Ghali
And We overshadowed you with mists and We sent down manna and quails upon you. "Eat of whatever good things We have provided you." And in no way did they do injustice to Us, but they were doing injustice to themselves.
Amatul Rahman Omar
Then We outspread the cloud to be a shade over you and We supplied you Manna and Quails, (saying,) `Eat of the good things We have provided you. ' They (disobeyed and by so doing) did Us no harm but it is themselves that they had been doing harm to.
E. Henry Palmer
And we overshadowed you with the cloud, and sent down the manna and the quails; 'Eat of the good things we have given you. ' They did not wrong us, but it was themselves they were wronging.
Hamid S. Aziz
And We overshadowed you with the cloud, and sent down the manna and the quails; "Eat of the good things we have given you. " They did not wrong Us, but it was themselves they were wronging.
Arthur John Arberry
And We outspread the cloud to overshadow you, and We sent down manna and quails upon you: 'Eat of the good things wherewith We have provided you. And they worked no wrong upon Us, but themselves they wronged.
Aisha Bewley
And We shaded you with clouds and sent down manna and quails to you: ‘Eat of the good things We have provided for you. ’ They did not wrong Us; rather it was themselves they were wronging.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And We caused the cloud to overshadow you; and We sent down upon you manna and quails: “Eat of the good things that We have provided you.” And they wronged Us not, but they wronged their souls.
Эльмир Кулиев
Мы осенили вас облаками и ниспослали манну и перепелов: "Вкушайте блага, которыми Мы наделили вас". Они не были несправедливы по отношению к Нам — они поступали несправедливо лишь по отношению к себе.