19.
Meryem Suresi
39. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
İş(in) hükme bağlanıp biteceği, hasret gününe karşı onları uyar; onlar bir gaflet içindedirler ve onlar inanmıyorlar.
وَاَنْذِرْهُمْ يَوْمَ الْحَسْرَةِ اِذْ قُضِيَ الْاَمْرُۚ وَهُمْ ف۪ي غَفْلَةٍ وَهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ
Ve enzirhum yevmel hasreti iz kudıyel emr, ve hum fi gafletin ve hum la yu'minun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
İş(in) hükme bağlanıp biteceği, hasret gününe karşı onları uyar; onlar bir gaflet içindedirler ve onlar inanmıyorlar.
Türkçe Kur'an Çözümü
Onları, olayın sonucunun yaşanacağı, hasret süreci hakkında uyar! Onlar kozaları içinde ve iman etmemiş bir haldeyken (iş bitirilecek).
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Sen onları pişmanlık günü hakkında uyar. Çünkü onlar gafletin içine dalmış oldukları halde ve henüz iman etmemişken iş olup bitmiştir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Onları, gaflet içinde bulunup iman etmezlerken işin bitirileceği o pişmanlık günüyle uyar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Yargının noktalanacağı Keder Günü hakkında onları uyar. Onlar hala aymazlık içinde inanmıyorlar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlar gaflet içinde iken, onlar iyman etmezlerken, o hasret gününün, o iş bitirildiği saatin dehşetini kendilerine haber ver,
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(Habibim) sen onları bulacağı vakt ile, emr (-i ilahi) nin yerini hasret (ve nedamet) günü ile korkut. Onlar gaflet içindedirler, onlar haala iman etmiyorlar.
Kur'an Mesajı
bunun içindir ki, her şeyin hükme bağlanmış olacağı o onmaz pişmanlıklar Günü('nün gelip çatması konusunda) onları uyar, çünkü onlar hala umursamazlık gösteriyor ve (o Gün'ün geleceğine) inanmıyorlar.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
-Sen, onları hasret günü ile korkut. Onlar gaflet içinde iman etmezken iş bitirilmiş olur.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Sen o hasret ve pişmanlık gününü, o haklarında ilahi hükmün yerini bulacağı günü anlatarak uyar onları! Ama onlar gaflet içindeler, hala iman etmiyorlar onlar.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onları şu hasret gününe karşı uyar ki, o zaman kendileri gaflet içinde inanmamakta ısrar ederlerken iş bitirilmiş olur (yaptıklarına pişman olup hasret çeker dururlar, ama iş işten geçmiştir artık).
Kur'an-ı Kerim Meali
Sen onları, o hasret günü ile ilgili olarak uyar. Çünkü onlar gaflet içindeyken, iman da etmemişken iş bitirilmiş olacaktır.
Hayat Kitabı Kur’an
O halde, her şeyin hükmünün kesinleştiği an olan o derin pişmanlık günü konusunda onları uyar, zira onlar gaflet içindedirler; dahası onlar (dirileceklerine) hala inanmış değiller.
Kerim Kur'an
Gaflet[1] içinde olup, iman etmeyenleri, emrin yerine getirileceği pişmanlık günüyle uyar.
Kerim Kur'an
Gaflet[1] içinde olup, iman etmeyenleri, emrin yerine getirileceği pişmanlık günüyle uyar.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Her şey için yargının verilmiş olacağı Pişmanlık Günü'yle onları uyar. Onlar, aymazlık içindeler; çünkü inanmıyorlar.
Süleymaniye Vakfı Meali
İş bitirildiğinde korumasız kalacakları güne karşı onları uyar. Onlar, olacakların farkında değillerdir. Onlar (söylenenlere) inanmıyorlar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Yargının noktalanacağı Pişmanlık Günü hakkında onları uyar. Onlar hala aymazlık içinde gerçeği onaylamıyorlar.
Kur’an Meal-Tefsir
Hükmün kesinleştiği o pişmanlık günü hakkında onları uyar! Onlar gaflettedir ve (ahirete) inanmazlar.
The Final Testament
Warn them about the day of remorse, when judgment will be issued. They are totally oblivious; they do not believe.
The Quran: A Monotheist Translation
And warn them of the Day of Remorse. When the matter is decided while they are oblivious, and they do not believe.
Quran: A Reformist Translation
Warn them of the day of remorse. When the matter is decided while they are oblivious, and they do not acknowledge.
The Clear Quran
And warn them ˹O Prophet˺ of the Day of Regret, when all matters will be settled, while they are ˹engrossed˺ in heedlessness and disbelief.
Tafhim commentary
(O Muhammad), warn those who are steeped in heedlessness and are obstinately rejecting the truth that the Day shall come when things will be finally decided and they shall be left with utter remorse.
Al- Muntakhab
Warn them O Muhammad –the wrongful of actions- of the Day when long shall they sigh as the die is cast, being already convicted by reason of their negligence of Allah's statutes and their disbelief in Him and in His Messengers.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And warn them, [O Muúammad], of the Day of Regret, when the matter will be concluded; and [yet], they are in [a state of] heedlessness, and they do not believe.