17.
İsra Suresi
36. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur.
وَلَا تَقْفُ مَا لَيْسَ لَكَ بِه۪ عِلْمٌۜ اِنَّ السَّمْعَ وَالْبَصَرَ وَالْفُؤٰادَ كُلُّ اُو۬لٰٓئِكَ كَانَ عَنْهُ مَسْؤُ۫لاً
Ve la takfu ma leyse leke bihi ilm, innes sem'a vel basara vel fuade kullu ulaike kane anhu mes'ula.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur.
Türkçe Kur'an Çözümü
Hakkında ilmin olmayan şeyin ardına düşme (zanla karar verme)! Muhakkak ki sem' (algılama), basar (değerlendirme) ve fuad (Esma mana özelliklerini beyne yansıtıcılar - {kalp nöronları ana rahminde 120. günde kendilerini beyne kopyalar ve beyinden devam eder}), işte onların hepsi ondan mesuldür!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Bilmediğin şeyin ardına düşme! Çünkü işitme duyusu, görme duyusu ve gönül, bunların hepsi bundan sorguya çekilecektir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Bilmediğin bir şeye inanıp ardına düşme, çünkü işitme, görme duyusu ve beyin, hepsi ondan sorumludur
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Bir de hiç bilmediğin bir şey'in ardınca gitme, çünkü kulak, göz, gönül, bunların her biri ondan mes'ul bulunuyor
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Senin için hakkında bir bilgi haasıl olmayan şey'in ardına düşme. Çünkü kulak, göz, kalb: Bunların her biri bundan mes'uldür.
Kur'an Mesajı
Bilmediğin şeyin ardına düşme; çünkü, işitme duyusu, görme duyusu ve kalp, bunların hepsi (Hesap Günü'nde) bundan sorguya çekilecektir!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Bilmediğin bir şeyin ardına düşme; zira kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Bilmediğin şeyin peşine düşme! Çünkü kulak, göz, kalb gibi azaların hepsi de sorguya çekilecektir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Bilmediğin bir şeyin ardına düşme, çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi o(yaptığı)ndan sorumludur.
Kur'an-ı Kerim Meali
Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.
Hayat Kitabı Kur’an
Ve bilmediğin bir şeyin peşinden gitme! Çünkü kulak, göz ve gönül; bütün bunlar (hesap günü) ondan dolayı sorguya çekilecektir.
Kerim Kur'an
Hakkında bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme! Kuşkusuz kulak, göz ve fuad[1] bunların hepsi ondan sorumludur.
Kerim Kur'an
Hakkında bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme! Kuşkusuz kulak, göz ve fuad[1] bunların hepsi ondan sorumludur.[2]
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Bilmediğin bir şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve yürek; işte onların tümü bundan sorumludur.
Süleymaniye Vakfı Meali
Bilgi sahibi olmadığın bir konuda konuşma[1]. Sende olan dinleme, görme (basiret) ve gönül özellikleri[2] ondan sorumlu tutulmanı gerektirir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Bilmediğin bir şeyin ardına körü körüne düşme, çünkü işitme, görme duyusu ve beyin, hepsi ondan sorumludur.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
Hakkında bilgin olmayan şeyin peşine (biliyormuş gibi) düşme![1] Şüphesiz ki işitme (duyusu), göz ve kalp, bütün bunlar o (kazandığı)ndan sorumludur.[2]
The Final Testament
You shall not accept any information, unless you verify it for yourself. I have given you the hearing, the eyesight, and the brain, and you are responsible for using them.
The Quran: A Monotheist Translation
And do not uphold what you have no knowledge of; for the hearing, eyesight, and heart - all these you are responsible for.
Quran: A Reformist Translation
Do not uphold what you have no knowledge of. For the hearing, eyesight, and mind, all these are held responsible for that.
The Clear Quran
Do not follow what you have no ˹sure˺ knowledge of. Indeed, all will be called to account for ˹their˺ hearing, sight, and intellect.
Tafhim commentary
(xiii) Do not follow that of which you have no knowledge. Surely the hearing, the sight, the heart - each of these shall be called to account.[1]
Al- Muntakhab
And do not gratify your desire or inclination to pursue a subject of which you have no knowledge nor charge anyone with a fault or a crime when you are not sure of his guilt nor pursue vain things which will avail you nothing. Indeed, he faculties of hearing, sight and intellect, each and all, are held responsible in Day of Judgement and shall have much to answer for.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And do not pursue that of which you have no knowledge. Indeed, the hearing, the sight and the heart - about all those [one] will be questioned.