16.
Nahl Suresi
108. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ طَبَعَ اللّٰهُ عَلٰى قُلُوبِهِمْ وَسَمْعِهِمْ وَاَبْصَارِهِمْۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ
Ulaikellezine tabeallahu ala kulubihim ve sem'ihim ve ebsarihim, ve ulaike humul gafilun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
Türkçe Kur'an Çözümü
İşte bunlar, Allah'ın, kalplerini, işitme (algılama) kuvvelerini, basiretlerini (değerlendirme kuvvelerini) kilitlediği kimselerdir! Onlar kozalarında yaşayanların ta kendileridir!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
İşte, Allah'ın, gönüllerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler bunlardır. Onlar gafillerin ta kendileridir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
İşte onlar, Allah'ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte onlar gafillerin ta kendileridir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İşte onlar, ALLAH'ın kalplerini, işitme ve görüşlerini mühürlediği kişilerdir. Onlar gafillerdir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlar öyle kimselerdirler ki Allah kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemişdir ve işte onlardır ki hep gafillerdir
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onlar öyle kimselerdir ki Allah, kalblerinin, kulaklarının ve gözlerinin üstüne mühür basmışdır. İşte gaafil olanlar da onların ta kendileridir.
Kur'an Mesajı
İşte, Allah'ın kalplerini, işitme ve görme duyularını mühürlediği kimseler bunlardır; işte, umursamazlık içinde dalıp giden kimseler bunlardır!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onlar, Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Çünkü onlar gafil olanların ta kendileridir.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Bunlar o kimselerdir ki Allah onların kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir. İşte hakkı göremeyen gafiller onlardır.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlar, Allah'ın kalblerini kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte gafiller onlardır.
Kur'an-ı Kerim Meali
Bunlar, Allah'ın; kalpleri, kulakları ve gözleri üstüne mühür bastığı insanlardır. Gaflete saplananlar da bunların ta kendileridir.
Hayat Kitabı Kur’an
İşte onlar Allah'ın kalplerinin (akletme), işitme ve görme yetilerini mühürlediği kimselerdir. Artık onlar (bundan) dahi habersizdir.
Kerim Kur'an
İşte onlar, Allah'ın kalplerini[1], kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Onlar, gafil olanların ta kendileridir.
Kerim Kur'an
İşte onlar, Allah'ın, kalplerini[1], kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Onlar, gafil olanların ta kendileridir.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
İşte onlar, yüreklerine, kulaklarına ve gözlerine, Allah'ın damga vurduğu kimselerdir. Ve aymazlık içinde olanlar, işte onlardır.
Süleymaniye Vakfı Meali
Bunlar, kalpleri, dinleme ve görmeleri üzerinde Allah'ın yeni bir yapı oluşturduğu kimselerdir. Onlar, ne yaptıklarının farkında değillerdir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
İşte onlar, ALLAH'ın kalplerini, işitme ve görüşlerini mühürlediği kişilerdir. Onlar gafillerdir.
Kur’an Meal-Tefsir
İşte onlar kalplerini, işitme (duyu)sunu ve gözlerini Allah'ın mühürlediği kişilerdir.[1]Onlar habersizmiş gibi davrananların ta kendileridir.
The Final Testament
Those are the ones whom GOD has sealed their hearts, and their hearing, and their eyesight. Consequently, they remain unaware.
The Quran: A Monotheist Translation
Those are the ones whom God has stamped on their hearts, and their hearing, and their sight, and these are the unaware ones.
Quran: A Reformist Translation
Those are the ones whom God has stamped on their hearts, their hearing, and their sight; such are the heedless.
The Clear Quran
They are the ones whose hearts, ears, and eyes are sealed by Allah, and it is they who are ˹truly˺ heedless.
Tafhim commentary
They are the ones upon whose hearts and hearing and eyes Allah has set a seal. They are utterly steeped in heedlessness.
Al- Muntakhab
These are they whose hearts has Allah imprinted with dullness of Comprehension and whose faculties of hearing and sight with lack of perception and these are the heedless.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Those are the ones over whose hearts and hearing and vision Allah has sealed, and it is those who are the heedless.