14. İbrahim Suresi 37. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

"Rabbimiz, gerçekten ben, çocuklarımdan bir kısmını Beyt-i Haram yanında ekini olmayan bir vadiye yerleştirdim; Rabbimiz, dosdoğru namazı kılsınlar diye (öyle yaptım), böylelikle Sen, insanların bir kısmının kalblerini onlara ilgi duyar kıl ve onları birtakım ürünlerden rızıklandır. Umulur ki şükrederler."
رَبَّـنَٓا اِنّ۪ٓي اَسْكَنْتُ مِنْ ذُرِّيَّت۪ي بِوَادٍ غَيْرِ ذ۪ي زَرْعٍ عِنْدَ بَيْتِكَ الْمُحَرَّمِۙ رَبَّـنَا لِيُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ فَاجْعَلْ اَفْـِٔدَةً مِنَ النَّاسِ تَهْو۪ٓي اِلَيْهِمْ وَارْزُقْهُمْ مِنَ الثَّمَرَاتِ لَعَلَّهُمْ يَشْكُرُونَ
Rabbena inni eskentu min zurriyyeti bi vadin gayri zi zer'ın inde beytilkel muharremi rabbena li yukimus salate fec'al ef'ideten minen nasi tehvi ileyhim verzukhum mines semerati leallehum yeşkurun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | İbrahim suresi 37. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Rabbimiz, gerçekten ben, çocuklarımdan bir kısmını Beyt-i Haram yanında ekini olmayan bir vadiye yerleştirdim; Rabbimiz, dosdoğru namazı kılsınlar diye (öyle yaptım), böylelikle Sen, insanların bir kısmının kalblerini onlara ilgi duyar kıl ve onları birtakım ürünlerden rızıklandır. Umulur ki şükrederler."
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
"Rabbimiz. . . Muhakkak ki ben, zürriyetimden bazısını senin kutsal evinin yanında, ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. . . Rabbimiz, salatı ikame (sana yönelişlerinin getirisini) yaşasınlar diye! (O halde) insanlardan bazı hakikati idraka açık olan şuur sahiplerini, onlara meylettir ve kendilerini ilim ve marifetlerden rızıklandır. . . Ta ki değerlendirsinler, şükretsinler. "
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
"Ey Rabbimiz!Ben çocuklarımdan bazısını ekilebilir toprağı olmayan vadiye, senin Kutsal Ev'inin yakınına yerleştirdim. Ey Rabbimiz!Namazı dosdoğru kılsınlar diye böyle yaptım. Artık sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir ve meyvelerden onlara rızık ver! Umulur ki bu nimetlere şükrederler."
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
"Rabbimiz! Ben çocuklarımdan bazısını, senin kutsal evinin (Kabe'nin) yanında ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için (böyle yaptım). Sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir, onları ürünlerden rızıklandır, umulur ki şükrederler."
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
'Rabbimiz, ben çocuklarımdan bazısını, Kutsal Evinin yanındaki ekinsiz bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz, onlar namazı gözetsinler diye... İnsanların gönüllerini onlara karşı sempatiyle doldur ve onları ürünlerle rızıklandır ki şükretsinler.'
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Yarabbena! Ben, zürriyyetimden ba'zısını senin beyti muharreminin yanında, ekin bitmez bir vadide iskan ettim, yarabbena! namazı ikame etsinler diye, bundan böyle insanlardan bir takım gönülleri onlara doğru akıt, ve onları hasılattan merzuk buyur, gerek ki şükrederler
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Ey Rabbimiz, ben çocuklarımdan bir kısmını senin Beyt-i Haram'ının yanında, ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Ey Rabbimiz, namazı kılsınlar diye; bundan böyle insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara doğru akıt ve onları bazı ürünlerden rızıklandır; umulur ki şükrederler.
Gültekin Onan
"Rabbimiz, gerçekten ben, çocuklarımdan bir kısmını Beyt-i Haram yanında ekini olmayan bir vadiye yerleştirdim; rabbimiz, dosdoğru namazı kılsınlar diye (öyle yaptım); böylelikle sen, insanların bir kısmının yüreklerini (efideten) onlara ilgi duyar kıl ve onları birtakım ürünlerden rızıklandır. Umulur ki şükrederler.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
"Ey Rabbimiz, ben evladlarımdan kimini Senin mukaddes olan evinin yanında ekinsiz bir vadiye yerleşdirdim. Sebebi şudur ki, Rabbimiz, dosdoğru namaz (larını) kılsınlar. Artık Sen insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meyl etdir. Onların şükretmeleri me'mul olduğu için kendilerini ba'zı meyvelerle rızıklandır".
İbni Kesir
Rabbımız; ben, çocuklarımdan kimini; namaz kılabilmeleri için, Senin mukaddes evinin yanında çorak bir vadiye yerleştirdim. Rabbımız; insanların gönüllerini onlara meylettir. Şükretmeleri için onları meyvelerle rızıklandır.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
"Ey Rabbimiz! Soyumdan bazılarını ekilebilir toprağı olmayan bir vadiye, Senin kutsal evinin yakınına yerleştirdim ki, ey Rabbimiz, salatı devamlılık ve duyarlılık içinde yerine getirsinler; öyleyse, insanların kalplerini onlara doğru meylettir; ve onlara verimli, bereketli rızıklar bahşet ki şükretsinler.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
-Rabbimiz! Ben çocuklarımdan kimini, namaz kılabilmeleri için Senin kutsal evinin yanında, ziraata elverişsiz bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! İnsanların gönüllerini onlara meylettir, şükretmeleri için onları ürünlerle rızıklandır.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
"Ey bizim Rabbimiz! Ben zürriyetimden bir kısmını senin kutsal mabedinin yanında, ekin bitmez bir vadide yerleştirdim. Ey bizim Rabbimiz! Namazı gereğince kılsınlar diye böyle yaptım. Ya Rabbi! Artık insanların bir kısmının gönüllerini onlara doğru yönelt, onları her türlü ürünlerden rızıklandır ki Sana şükretsinler."
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
"Rabbimiz, ben çocuklarımdan bazısını, senin Haram Evinin yanında, ekinsiz bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz, namazı kılsınlar diye (böyle yaptım). Artık sen de insanlardan birtakım gönüllüleri, onları sever yap ve onları çeşitli meyvalarla besle ki şükretsinler."
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
"Ey Rabbimiz! Ben, çocuklarımdan bir kısmını senin kutsal evinin yanındaki, ziraata elverişsiz vadiye yerleştirdim ki, namazı kılsınlar, ey Rabbimiz! Sen de insanlardan bazı gönülleri, onlardan hoşlanır yap. Çeşitli meyvelerle onları rızıklandır ki, şükredebilsinler!"
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
"Rabbimiz! İşte ben, neslimden bir kısmını ekip-biçmeye elverişsiz bir vadiye, Senin Mukaddes Beytinin yanına yerleştirdim. Ey Rabbimiz, (bunu) kulluklarını yerine getirebilsinler diye (yaptım)! Artık insanların gönüllerini onlara meylettir; onları bereketli ürünlerle rızıklandır; umulur ki onlar da (bunun) şükrünü eda ederler!..
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
"Rabbimiz! Gerçekten ben, neslimden bir kısmını sahipsiz, ekine elverişli olmayan vadiye; Beyt-i Haram'ın[1] yanına yerleştirdim; Rabb'imiz! Salatı ikame etsinler[2]. İnsanlardan bir kısmının gönlünü onlara yönelt. Ve onları kimi ürünlerle rızıklandır. Umulur ki onlar şükrederler."
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
"Rabb'imiz! Gerçekten ben, neslimden bir kısmını sahipsiz, ekine elverişli olmayan vadiye; Beyt-i Haram'ının[1] yanına yerleştirdim; Rabb'imiz! Salatı ikame etsinler[2]. İnsanlardan bir kısmının gönlünü onlara yönelt. Ve onları kimi ürünlerle rızıklandır. Umulur ki onlar şükrederler."
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
"Efendimiz! Aslında, Kutsal Ev'in yanında, ekin bitmeyen bir vadiye, soyumdan bir bölümünü yerleştirdim. Efendimiz! Namazı kılmaları için böyle yaptım. İnsanlardan bir bölümünün gönlünü onlara yaklaştır ve onlara geçimlik ürünler ver; böylece, belki şükrederler!"[184]
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Rabbimiz! Ben soyumdan bir kısmını senin dokunulmaz Beytinin[1] yanında, bitkisiz bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz, namazı tam kılsınlar diye öyle yaptım. İnsanlardan kiminin gönlünde onlara karşı özlem uyandır. Bir de onları birtakım ürünlerle azıklandır; belki görevlerini yerine getirirler.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
"Efendimiz, ben çocuklarımdan bazısını, Sınırlanmış Ev'inin yanındaki ekinsiz bir vadiye yerleştirdim. Efendimiz, onlar salatı gözetsinler diye... İnsanların gönüllerini onlara karşı sempatiyle doldur ve onları ürünlerle rızıklandır ki şükretsinler."
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Rabbimiz! Ben neslimden bir kısmını senin Saygın Ev'inin (Kâbe'nin) yanında, tarım yapılmayan bir vadiye yerleştirdim.[1] Rabbimiz! Namazı doğru kılmaları için (böyle yaptım).[2] İnsanlardan bir kısmının gönüllerini onlara eğilimli kıl ve ürünlerden onlara rızık ver![3] Umulur ki şükrederler.
Əlixan Musayev
Ey Rəbbimiz! Mən nəslimdən bəzisini Sənin mühafizə olunan Evinin yaxınlığında, heç bir bitki olmayan bir vadidə sakin etdim. Ey Rəbbimiz! Onlar namaz qılsınlar deyə (belə etdim). İnsanların bir qisminin qəlbini onlara meylli et və onlara (növbənöv) məhsullardan ruzi ver ki, bəlkə şükür etsinlər.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Ey Rəbbimiz! Mən əhli-əyalımdan bəzisini (İsmaili və anası Hacəri) Sənin Beytülhəramının (Kəbənin) yaxınlığında, əkin bitməz bir vadidə (dərədə) sakin etdim. Ey Rəbbimiz! Onlar (vaxtlı-vaxtında, lazımınca) namaz qılsınlar deyə belə etdim. Elə et ki, insanların bir qisminin qəlbləri onlara (Kəbənin ziyarətinə, əhli-əyalıma mərhəmət göstərməyə) meyl etsin. Onlara (bu yerin ağaclarının) meyvələrindən ruzi ver ki, (nemətinə) şükür edə bilsinlər!
Ələddin Sultanov
Ey Rəbbimiz! Həqiqətən, mən nəslimdən bəzilərini Sənin müqəddəs evinin yanında, əkin bitməyən bir vadidə məskunlaşdırdım. Ey Rəbbimiz! Namazı qılsınlar deyə (bunu etdim). Sən də insanlardan bir qisminin qəlblərini onlara meyil etdir və onlara meyvələrdən ruzi ver ki, bəlkə, onlar şükür edələr. (Rəvayət olunduğuna görə Həzrət İbrahimin zövcəsi Saranın Həcər adında bir cariyəsi vardı. Uşaqları olmadığı üçün onu öz əri ilə evləndirdi və onların İsmail adında bir oğlu dünyaya gəldi. Həzrət İbrahim onları Kəbə yaxınlığındakı bir yerdə məskunlaşdırdı. O dövrdə Məkkə ərazisi susuz və qeyri-münbit bir yer idi. Allah-Təala Həzrət İbrahimin duasını qəbul etdi və beləcə, orada yerdən Zəmzəm adı verilən su çıxdı.)
Rashad Khalifa The Final Testament
"Our Lord, I have settled part of my family in this plantless valley, at Your Sacred House. Our Lord, they are to observe the Contact Prayers (Salat), so let throngs of people converge upon them, and provide for them all kinds of fruits, that they may be appreciative.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
"OurLord, I have resided part of my progeny in a barren valley near your Restricted Sanctuary. Our Lord, that they may hold the contact prayer, so let the hearts of the people incline towards them and give provisions to them of the fruits that they may give thanks."
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
"My Lord, I have resided part of my progeny in an uncultivated valley near your Restricted Sanctuary. My Lord, so that they may hold the contact prayer. So let the hearts of the people incline towards them. Provide them with fruits that they may appreciate."
Mustafa Khattab The Clear Quran
Our Lord! I have settled some of my offspring in a barren valley, near Your Sacred House, our Lord, so that they may establish prayer. So make the hearts of ˹believing˺ people incline towards them and provide them with fruits, so perhaps they will be thankful.
Al-Hilali & Khan
"O our Lord! I have made some of my offspring to dwell in an uncultivable valley by Your Sacred House (the Ka‘bah at Makkah) in order, O our Lord, that they may perform As-Salât (Iqâmat-as-Salât). So fill some hearts among men with love towards them, and (O Allâh) provide them with fruits so that they may give thanks.[1]
Abdullah Yusuf Ali
"O our Lord! I have made some of my offspring to dwell in a valley without cultivation, by Thy Sacred House; in order, O our Lord, that they may establish regular Prayer: so fill the hearts of some among men with love towards them, and feed them with fruits: so that they may give thanks.
Marmaduke Pickthall
Our Lord! Lo! I have settled some of my posterity in an uncultivable valley near unto Thy holy House, our Lord! that they may establish proper worship; so incline some hearts of men that they may yearn toward them, and provide Thou them with fruits in order that they may be thankful.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
"Our Lord! I have made some of my offspring settle in a barren valley near Your Sacred House! Our Lord! I did so that they may establish Prayer. So make the hearts of people affectionately inclined to them, and provide them with fruits for their sustenance[1] that they may give thanks.
Taqi Usmani
Our Lord, I have settled some of my children in a valley of no vegetation, close to Your sanctified House, so that, Our Lord, they may establish Salāh. So, make hearts of people yearn towards them, and provide them with fruits, so that they may be grateful.
Abdul Haleem
Our Lord, I have established some of my offspring in an uncultivated valley, close to Your Sacred House, Lord, so that they may keep up the prayer. Make people’s hearts turn to them, and provide them with produce, so that they may be thankful.
Mohamed Ahmed - Samira
I have settled some of my children, O Lord, in a barren valley near Your sacred House, so that, O our Lord, they may be constant in devotion. So put in the hearts of men some kindness for them, and provide fruits for them: They may haply be grateful.
Muhammad Asad
"O our Sustainer! Behold, I have settled some of my offspring in a valley in which there is no arable land, close to Thy sanctified Temple, so that, O our Sustainer, they might devote themselves to prayer: cause Thou, therefore, people's hearts to incline towards them and grant them fruitful sustenance, so that they might have cause to be grateful.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
"O Allah, our Creator, I have made some of my progeny take abode in an uncultivated valley in the vicinity of your Sacrosanct House to engage O Allah in the act of worship. Let the hearts and souls of people, O Allah be moved toward them with tenderness and affection, and provide them with the fruits of the earth, they may hopefully be thankful."
Progressive Muslims
"My Lord, I have resided part of my progeny in an uncultivated valley near your Restricted Sanctuary. My Lord, so that they may hold the contact-method. So let the hearts of the people incline towards them and give provisions to them of the fruits that they may give thanks."
Shabbir Ahmed
"Our Lord! I have settled some of my family in this barren, plant-less valley by your Sacred House. Our Lord! They are here to establish the Divine System. Give them the nobility of character so that the hearts of people incline toward them. Provide for them so that they may focus on their Mission and show gratitude by sharing Your heavenly and earthly blessings."
Syed Vickar Ahamed
"O our Lord! I have made some of my children to live in the valley without (any) cultivation to (be near) Your Sacred House (in Makkah); So that, O our Lord, they may establish regular Prayer: So fill the hearts of some from among men with love towards them, and feed them with fruits: So that they may offer thanks (to You).
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Our Lord, I have settled some of my descendants in an uncultivated valley near Your sacred House, our Lord, that they may establish prayer. So make hearts among the people incline toward them and provide for them from the fruits that they might be grateful.
Ali Quli Qarai
Our Lord! I have settled part of my descendants in a barren valley, by Your sacred House, our Lord, that they may maintain the prayer. So make the hearts of a part of the people fond of them, and provide them with fruits, so that they may give thanks.
Bijan Moeinian
"Lord, I have settled some of my off springs in an uncultivatable valley near your sacred House. Lord, I have given them this opportunity so that they may worship you properly. May you make the people’s hearts tender towards them. May you provide for them all kind of agricultural products and may they turn out grateful to your blessings."
George Sale
O Lord, I have caused some of my offspring to settle in an unfruitful valley, near thy holy house, O Lord, that they may be constant at prayer. Grant, therefore, that the hearts of some men may be affected with kindness towards them; and do thou bestow on them all sorts of fruits; that they may give thanks.
Mahmoud Ghali
Our Lord, surely I have made (some) of my offspring to dwell in a valley that is not under cultivation (Literally: other than that "owning" plantation) at Your Inviolable Home, our Lord, that they may keep up the prayer. So make heart-sights of mankind yearn towards them and provide them with products, that possibly they would thank (You).
Amatul Rahman Omar
`Our Lord! I have settled some of my children in an uncultivable valley (of Makkah), in the vicinity of your Holy House. Our Lord! (I have done) so that they may observe prayer. Then make the hearts of the people incline towards them and provide them with fruits so that they may always give thanks.
E. Henry Palmer
'O our Lord! verily, I have made some of my seed dwell in a valley without corn, by thy Sacred House. O our Lord! let them be steadfast in prayer and make the hearts of men yearn towards them, and provide them with fruits, haply they may give thanks.
Hamid S. Aziz
"O our Lord! Verily, I have settled some of my seed (posterity) in a valley without corn (uncultivable), near Thy Sacred House (the valley of Mecca). O our Lord! That they may establish proper worship, so make the heart of men yearn towards them, and provide them with fruits in order that they may give thanks.
Arthur John Arberry
Our Lord, I have made some of my seed to dwell in a valley where is no sown land by Thy Holy House; Our Lord, let them perform the prayer, and make hearts of men yearn towards them, and provide them with fruits; haply they will be thankful.
Aisha Bewley
Our Lord! I have settled some of my offspring by Your Sacred House in an uncultivated valley. Our Lord! Let them establish salat! Make the hearts of mankind incline towards them and provide them with fruits, so that hopefully they will be thankful.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
“Our Lord: I have settled some of my progeny in an uncultivated valley by Thy inviolable house, our Lord, that they uphold the duty; so make Thou hearts among men incline towards them, and provide Thou them some fruits, that they might be grateful.
Эльмир Кулиев
Господь наш! Я поселил часть моего потомства в долине, где нет злаков, у Твоего Заповедного дома. Господь наш! Пусть они совершают намаз. Наполни сердца некоторых людей любовью к ним и надели их плодами, — быть может, они будут благодарны.