12. Yusuf Suresi 96. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yakub) Dedi ki: "Ben, size bilmediğinizi Allah'tan gerçekten biliyorum demedim mi?"
فَلَمَّٓا اَنْ جَٓاءَ الْبَش۪يرُ اَلْقٰيهُ عَلٰى وَجْهِه۪ فَارْتَدَّ بَص۪يراًۚ قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكُمْ اِنّ۪ٓي اَعْلَمُ مِنَ اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ
Fe lemma en cael beşiru elkahu ala vechihi fertedde basira, kale e lem ekul lekum inni a'lemu minallahi ma la ta'lemun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Yusuf suresi 96. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yakub) Dedi ki: "Ben, size bilmediğinizi Allah'tan gerçekten biliyorum demedim mi?"
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Nihayet müjdeci geldiğinde, gömleği Yakup'un önüne koydular, (Yakup) hemen gerçeği gördü! (Yakup) dedi ki: "Size dememiş miydim, muhakkak ki ben Allah hakkında sizin bilmediklerinizi bilirim. "
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Müjdeci gelince, gömleği onun yüzüne koyar koymaz, Yakub görür oldu. Bunun üzerine Ya'kub,"Ben size Allah tarafından vahiy ile sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim, demedim mi?" dedi.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Müjdeci gelip gömleği Yakub'un yüzüne koyunca gözleri açılıverdi. Yakub, "Ben size, Allah tarafından, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim demedim mi?" dedi.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne atınca, tekrar görmeye başladı ve şöyle dedi: 'ALLAH'tan sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum dememiş miydim?'
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Fakat vakta ki hakıkaten müjdeci geldi gömleği yüzüne bıraktı gözü açılıverdi, ben size, dedi: Allahdan sizin bilemeyeceklerinizi bilirim demedim mi?
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Fakat ne zaman ki gerçekten müjdeci geldi, gömleği yüzüne bıraktı, gözü açılıverdi. "Ben size demedim mi, ben Allah tarafından sizin bilmeyeceklerinizi bilirim ?" dedi.
Gültekin Onan
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yakub) Dedi ki: "Ben, size bilmediğinizi Tanrı'dan gerçekten biliyorum demedim mi?"
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Fakat müjdeci gelib de onu (Ya'kubun) yüzüne koyduğu, o da derhal (yeni başdan) görür bir haale geldiği zaman dedi ki: "Ben size bilmeyeceğiniz şeyleri Allahdan muhakkak biliyorum demedim mi"?
İbni Kesir
Fakat müjdeci gelip de onu yüzüne sürünce; derhal gördü ve dedi ki: Ben, size Allah katından sizin bilmeyeceğinizi biliyorum, dememiş miydim?
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Fakat ne zaman ki müjdeci çıkagelip (Yusuf'un gömleğini) o'nun yüzüne sürdü ve o'nun gözleri ışığına kavuştu, "Ben size, 'ben Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum' dememiş miydim?" diye haykırdı.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Müjdeci gelip, gömleği Yakub'un yüzüne atınca, hemen gözleri açıldı. Bunun üzerine: -Ben size, Allah tarafından sizin bilmediğinizi biliyorum dememiş miydim? dedi.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Müjdeci gelip de gömleği Yakub'un yüzüne sürünce gözleri açıldı ve:"Ben sizin bilmediklerinizi Allah tarafından vahiy yolu ile bilirim dememiş miydim?" dedi.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Müjdeci gelip de (Yusuf'un gömleği)ni (Ya'kub'un) yüzüne koyunca, derhal (gözü açıldı), görür oldu: "Size demedim mi ben, Allah'tan sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim?" dedi.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca, gözü derhal görür hale geldi. Yakub: "Ben size demedim mi? Allah'ın izniyle sizin bilmediklerinizi bilirim." diye konuştu.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Nihayet müjdeci ulaşıp da o (gömleği) yüzüne sürünce, derhal gözleri ışığa yeniden kavuştu; "Ben size dememiş miydim' dedi, 'herhalde ben Allah sayesinde sizin bilmediklerinizi biliyorum' diye?"
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Haberci geldiği zaman, onu yüzüne koyunca gözü hemen görmeye başladı. "Ben size demedim mi, ben Allah'tan sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim." dedi.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Müjdeci geldiği zaman, onu yüzüne koyunca gözü hemen görmeye başladı. "Ben size demedim mi, ben Allah'tan sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim." dedi.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Muştulayıcı gelip, Onun yüzüne sürünce gözleri açıldı. Dedi ki: "Aslında, sizin bilmediklerinizi, Allah'ın yardımı sayesinde bildiğimi söylemedim mi?"
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Müjdeci gelip gömleği yüzünün üstüne bırakınca Yakup tekrar görmeye başladı. "Size dememiş miydim sizin bilmediğiniz bir şeyi ben, Allah'ın bildirmesiyle biliyorum, diye?"
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Müjdeci gelip de onu yüzüne atınca, tekrar görmeye başladı ve şöyle dedi: "ALLAH'tan sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum dememiş miydim?"
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Müjdeci gelince, gömleği yüzüne koyar koymaz (Yakup) görür olmuştu.[1] "Ben size ‘Allah tarafından (Vahiy ile) sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim' dememiş miydim!" demişti.
Əlixan Musayev
Müjdəçi gəlib köynəyi onun üzünə atan kimi gözləri açıldı və o dedi: “Məgər sizə deməmişdimmi ki, mən Allahdan (gələn vəhy sayəsində )sizin bilmədiklərinizi bilirəm?”
Bünyadov-Məmmədəliyev
Muştuluqçu gəlib köynəyi (Yəqubun) üzünə sürtən kimi onun gözləri açıldı və o: “Məgər sizə demədimmi ki, mən Allahdan (gələn vəhy ilə) sizin bilmədiklərinizi bilirəm!” söylədi.
Ələddin Sultanov
Müjdəçi gəldiyi zaman onu (köynəyi Yaqubun) üzünə qoydu və onun gözləri dərhal açıldı. (Yaqub) dedi: “Mən sizə demədimmi ki, Allahdan (gələn vəhylə) sizin bilmədiklərinizi bilirəm”.
Rashad Khalifa The Final Testament
When the bearer of good news arrived, he threw (the shirt) on his face, whereupon his vision was restored. He said, "Did I not tell you that I knew from GOD what you did not know?"
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Then, when the bearer of good news came, he cast it over his face and he regained sight. He said: "Did I not tell you that I know from God what you do not know?"
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
Then, when the bearer of good news came, he cast it over his face and his sight was restored. He said, "Did I not tell you that I know from God what you do not know?"
Mustafa Khattab The Clear Quran
But when the bearer of the good news arrived, he cast the shirt over Jacob’s face, so he regained his sight. Jacob then said ˹to his children˺, "Did I not tell you that I truly know from Allah what you do not know?"
Al-Hilali & Khan
Then, when the bearer of the glad tidings arrived, he cast it (the shirt) over his face, and he became clear-sighted. He said: "Did I not say to you, ‘I know from Allâh that which you know not.’"
Abdullah Yusuf Ali
Then when the bearer of the good news came, He cast (the shirt) over his face, and he forthwith regained clear sight. He said: "Did I not say to you, 'I know from Allah that which ye know not?'"
Marmaduke Pickthall
Then, when the bearer of glad tidings came, he laid it on his face and he became a seer once more. He said: Said I not unto you that I know from Allah that which ye know not?
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
And when the bearer of good news came he threw Joseph's shirt over Jacob's face, whereupon he regained his sight, and said: "Did I not tell you that I know from Allah what you do not know?"
Taqi Usmani
So, when came the man with good news, he put it (the shirt) on his face, and he turned into a sighted man. He (Ya‘qūb) said, "Did I not tell you that I know from Allah what you do not know?"
Abdul Haleem
Then, when the bearer of good news came and placed the shirt on to Jacob’s face, his eyesight returned and he said, ‘Did I not tell you that I have knowledge from God that you do not have?’
Mohamed Ahmed - Samira
Then, as the harbinger of happy news arrived and put the garment over his face his eyesight was restored. He said: "Did I not tell you? I know from God what you do not know."
Muhammad Asad
But when the bearer of good tidings came [with Joseph's tunic], he laid it over his face; and he regained his sight, [and] exclaimed: "Did I not tell you, `Verily, I know, from God, something that you do not know'?"
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
But when the harbinger of good presage -the eldest brother- reached home, and laid Yusuf's shirt on his father's face; there did Ya'qab recover his faculty of sight. and thus he exclaimed: "Did I not tell you that I know from Allah what you people do not know!"
Progressive Muslims
Then, when the bearer of good news came, he cast it over his face and he returned clear with sight. He said: "Did I not tell you that I know from God what you do not know"
Shabbir Ahmed
The caravan arrived in Canaan and the good news was given to Jacob. When Joseph's royal shirt was shown to Jacob, he was delighted and his eyes saw the reality. He said, "Didn't I tell you that I know from Allah what you know not ?"
Syed Vickar Ahamed
Then when the bearer of the good news came, he put (the shirt) over his (Jacobs) face, and he right away regained clear sight. He said: "Did I not tell you, ‘I know from Allah what you do not know?’"
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And when the bearer of good tidings arrived, he cast it over his face, and he returned [once again] seeing. He said, "Did I not tell you that I know from Allah that which you do not know?"
Ali Quli Qarai
When the bearer of good news arrived, he cast it on his face, and he regained his sight. He said, ‘Did I not tell you, ‘‘I know from Allah what you do not know?’’ ’
Bijan Moeinian
When the sons arrived and put the shirt of Joseph on his eyes, he got his eye sight back and said: "Did I not tell you that I was blessed with the revelations from the Lord that you were unaware of ?"
George Sale
But when the messenger of good tidings was come with Joseph's inner garment, he threw it over his face; and he recovered his eye-sight. And Jacob said, did I not tell you that I knew from God, that which ye knew not?
Mahmoud Ghali
Then, as soon as the bearer of good tidings (actually) came, he cast it on his face; so he turned back a beholder once again. (i.e., He regained his eyesight) He said, "Did I not say to you that surely I know from Allah what you do not know.?
Amatul Rahman Omar
And when the bearer of the happy tidings came (to Jacob) he laid it (- the shirt) before him and he became enlightened (about the true state of affairs), he said, `Did I not tell you I know from Allâh what you do not know. '
E. Henry Palmer
And when the herald of glad tidings came he threw it on his face, and he was restored to sight. Said he, 'Did I not tell you that I know from God that of which ye know not?'
Hamid S. Aziz
Those around him said, "By Allah! You are in your old meandering mind. "
Arthur John Arberry
But when the bearer of good tidings came to him, and laid it on his face, forthwith he saw once again. He said, 'Did I not tell you I know from God that you know not?'
Aisha Bewley
But when the bringer of the good news came, he cast it on his face and sight returned. He said, ‘Did I not say to you before, I know things from Allah you do not know?’
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
Then when the bearer of glad tidings came he cast it upon his face, and he could see again. He said: “Said I not to you that I know from God what you know not?”
Эльмир Кулиев
Когда же прибыл добрый вестник, накинул рубаху на его лицо и тот прозрел, он сказал: "Разве я не говорил вам, что мне известно от Аллаха то, чего вы не знаете?"