12. Yusuf Suresi 20. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.
وَشَرَوْهُ بِثَمَنٍ بَخْسٍ دَرَاهِمَ مَعْدُودَةٍۚ وَكَانُوا ف۪يهِ مِنَ الزَّاهِد۪ينَ۟
Ve şerevhu bi semenin bahsin derahime ma'dudeh, ve kanu fihi minez zahidin.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Yusuf suresi 20. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
(Sonra Mısır'da) Onu yanlarında tutmak istemedikleri için az bir pahaya, birkaç dirheme sattılar.
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Nihayet onu düşük bir fiyata sattılar. Onlar ona karşı isteksiz idiler.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Onu ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zaten ona değer vermiyorlardı.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Ona ihtiyaçları olmadığı için ucuz bir fiyata, bir kaç dirheme sattılar.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
değersiz bir baha ile onu bir kaç dirheme sattılar, hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onu ucuz bir fiyatla birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında tutmaya isteksiz bulunuyorlardı.
Gültekin Onan
Onu ucuz bir fiyata sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onu değersiz bir bahaye, bir kaç dirheme satdılar. Onlar bunun hakkında rağbetsizdiler.
İbni Kesir
Onu, ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında alıkoymak istemediler.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Ve sonunda önemsiz bir paha -sadece birkaç gümüş dirhem- karşılığında o'nu sattılar; o kadar az değer biçmişlerdi o'na.
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onu düşük bir fiyatla bir kaç dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Nihayet Mısır'a varınca, onu düşük bir fiyata, birkaç paraya sattılar. Zaten ona pek kıymet biçmiyorlardı.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Nihayet (Mısır'a varınca) onu düşük bir pahaya, birkaç paraya sattılar. Onlar, ona (Yusuf'a) karşı isteksiz idiler. (Buluntu olduğu için ona değer vermediler, hemen onu ellerinden çıkarmak istediler.)
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Onu basit bir karşılıkla, birkaç paraya sattılar. Ona fazla rağbet gösterenler değillerdi.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Sonunda onu düşük bir değere -sadece bir kaç gümüş paraya- sattılar; zaten onlar ondan kurtulmak istiyorlardı.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Onu ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Ona önem vermemişlerdi.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Onu düşük bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Ona önem vermemişlerdi.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ucuz bir fiyata; birkaç kuruşa, Onu sattılar. Çünkü Ona, değer vermemişlerdi.[165]
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Yusuf'u pek ucuza, bir kaç dirheme, sattılar. Yanlarında değeri yokmuş gibi davrandılar.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Ona ihtiyaçları olmadığı için ucuz bir fiyata, bir kaç dirheme sattılar.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Kafile Mısır'a vardığında) onu basit bir değere, sayılı birkaç dirheme satmışlardı.[1] Onlar ona değer vermeyenlerdendiler.
Əlixan Musayev
Onu dəyərsiz bir qiymətə – bir neçə dirhəmə satdılar. Onlar onu çox qiymətləndirmədilər.
Bünyadov-Məmmədəliyev
(Yusifi təqib edən qardaşları işin nə yerdə olduğunu bildikdə: “Bu bizim qaçmış köləmizdir! – deyə) onu dəyərsiz bir qiymətə - bir neçə dirhəmə satdılar və (bu işdə pul qazanmaq deyil, yalnız Yusifdən xilas olmaq, onu atası Yəqubdan ayırmaq məqsədini güddükləri üçün qardaşlarını baha məbləğə satmağa) tamah göstərmədilər.
Ələddin Sultanov
(Karvan Misirə çatdıqdan sonra) Onlar Yusifə dəyər verməyərək onu ucuz qiymətə - bir neçə dirhəmə satdılar.
Rashad Khalifa The Final Testament
They sold him for a cheap price - a few dirhams - for they did not have any need for him.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Andthey sold him for a low price, a few coins of silver, and they regarded him as insignificant.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
They sold him for a low price, a few silver coins, and they regarded him as insignificant.
Mustafa Khattab The Clear Quran
They ˹later˺ sold him for a cheap price, just a few silver coins—only wanting to get rid of him.[1] 
Al-Hilali & Khan
And they sold him for a low price - for a few Dirhams (i.e. for a few silver coins). And they were of those who regarded him insignificant.
Abdullah Yusuf Ali
The (Brethren) sold him for a miserable price, for a few dirhams counted out: in such low estimation did they hold him!
Marmaduke Pickthall
And they sold him for a low price, a number of silver coins; and they attached no value to him.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
Later they sold him for a paltry sum[1] - just a few dirhams; they did not care to obtain a higher price.
Taqi Usmani
And they sold him for a paltry price, for a few silver-coins, and they had not much interest in him.
Abdul Haleem
and then sold him for a small price, for a few pieces of silver: so little did they value him.
Mohamed Ahmed - Samira
And they sold him as worthless for a few paltry dirham.
Muhammad Asad
And they sold him for a paltry price - a mere few silver coins: thus low did they value him.
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
They sold him to a slave-dealer for a small price amounting to a small number of silver coins, and they had no interest in him.
Progressive Muslims
And they sold him for a low price, a few silver coins, and they regarded him as insignificant.
Shabbir Ahmed
They sold him in the market for a low price, a few silver coins. His value they knew not.
Syed Vickar Ahamed
And the (travelers) sold him for a low price— For a few dirhams (that were) counted out: They were those who held him in such a low value!
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And they sold him for a reduced price - a few dirhams - and they were, concerning him, of those content with little.
Ali Quli Qarai
And they sold him for a cheap price, a few dirhams, for they set small store by him.
Bijan Moeinian
Eventually they sold him for a cheap price as they did not have any need for him.
George Sale
And they sold him for a mean price, for a few pence, and valued him lightly.
Mahmoud Ghali
And they bartered him for a paltry price, (some) numbered dirhams; and they esteemed him lightly (Literally: were of the ascetics, i. e., refused to have anything to do him)
Amatul Rahman Omar
And they (- the brothers of Joseph) sold him, (claiming him to be their slave, to the travellers) for a trifling price - a few dirhams (- silver coins), and they were not (even) desirous of it.
E. Henry Palmer
And they sold him for a mean price, - drachmae counted out,- and they parted with him cheaply.
Hamid S. Aziz
And a caravan of travellers came and sent their water-drawer. He let down his bucket into the pit. Said he, "What good luck! Here is a youth." So they concealed him, as a treasure, and Allah was Aware of what they did.
Arthur John Arberry
Then they sold him for a paltry price, a handful of counted dirhams; for they set small store by him.
Aisha Bewley
They sold him for a pittance, a few small coins, considering him to be of little worth.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
And they sold him for a low price — a few dirhams — and they were, concerning him, of those content with little.
Эльмир Кулиев
Они (братья Йусуфа) продали его за ничтожную цену — всего за несколько дирхемов. Они не высоко оценили его.