11.
Hud Suresi
38. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gemiyi yapıyordu. Kavminin ileri gelenleri kendisine her uğradığında O'nunla alay ediyordu. O: "Eğer bizimle alay ederseniz, alay ettiğiniz gibi biz de sizlerle alay edeceğiz" dedi.
وَيَصْنَعُ الْفُلْكَ وَكُلَّمَا مَرَّ عَلَيْهِ مَلَاٌ مِنْ قَوْمِه۪ سَخِرُوا مِنْهُۜ قَالَ اِنْ تَسْخَرُوا مِنَّا فَاِنَّا نَسْخَرُ مِنْكُمْ كَمَا تَسْخَرُونَۜ
Ve yasneul fulke ve kullema merre aleyhi meleun min kavmihi sehıru minh, kale in tesharu minna fe inna nesharu minkum kema tesharun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Gemiyi yapıyordu. Kavminin ileri gelenleri kendisine her uğradığında O'nunla alay ediyordu. O: "Eğer bizimle alay ederseniz, alay ettiğiniz gibi biz de sizlerle alay edeceğiz" dedi.
Türkçe Kur'an Çözümü
Gemiyi yapıyor(du). . . Halkının ileri gelenleri Ona her uğradıklarında, alay ediyorlardı. . . (Nuh) dedi ki: "Eğer bizimle alay ederseniz, sizin alay ettiğiniz gibi (gün gelir) biz de sizinle alay ederiz. "
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Nuh gemiyi yaparken, kavminin ileri gelenleri yanından her geçtiklerinde onunla alay ediyorlardı. O da,"Bizimle alay ediyorsunuz ama, biz de sizin alay ettiğiniz gibi sizinle alay edeceğiz." dedi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(Nuh) gemiyi yapıyordu. Kavminden ileri gelenler her ne zaman yanına uğrasalar, onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: "Bizimle alay ediyorsanız, sizin bizimle alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gemiyi yapıyorken, halkının ileri gelenleri her yanından geçişte onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: 'Bizimle alay ediyorsanız, sizin bizimle alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay ediyoruz.'
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Gemiyi yapıyordu, kavminden her hangi bir güruh de yanından geçtikçe onunla eğleniyorlar, dedi: bizimle eğleniyorsanız, biz de sizi sizin eğlendiğiniz gibi eğleneceğiz
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(Nuh) gemiyi yapıyordu. Kavminden her hangi bir güruh yanından geçdikçe onunla eğleniyorlardı. Dedi ki: "Eğer bizimle eğlenirseniz biz de sizinle, bu eğlendiğiniz gibi, eğleneceğiz".
Kur'an Mesajı
Ve böylece (Nuh) gemiyi yapmaya başladı; (o bu işle uğraşırken) kavminin ileri gelenleri her ne zaman yanından geçseler onunla alay eder eğlenirlerdi; o da onlara: "Siz bizimle alay ediyorsanız, bilin ki, sizin alay ettiğiniz gibi biz de (yaklaşan azaptan yana bilgisizliğinizden ötürü) sizinle alay ediyoruz" derdi.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Nuh gemiyi yapar. Halkının önde gelenleri ona her uğrayışlarında, onunla alay ederler. O: -Bizimle alay edin bakalım, biz de, alay ettiğiniz gibi sizinle alay edeceğiz, der.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Nuh gemiyi yapıyor, halkından ileri gelenler her ne zaman yanından geçseler onunla alay ediyorlardı. Nuh da: "Siz, dedi; şimdi bizimle alay ediyorsanız, elbet bizim de sizinle alay edeceğimiz bir gün gelir."
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Nuh gemiyi yapıyor, kavminden ileri gelenler yanından geçtikçe onunla alay ediyorlardı. "Siz bizimle alay ederseniz, sizin alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz?" dedi.
Kur'an-ı Kerim Meali
Gemiyi yapıyordu. Toplumundan herhangi bir grup yanından geçtikçe onunla alay ediyorlardı. Dedi ki Nuh "Bizimle alay ediyorsanız, biz de sizinle alay edeceğiz. Tıpkı sizin eğlendiğiniz gibi."
Hayat Kitabı Kur’an
Derken o, gemiyi inşa etmeye koyuldu. Şimdi, toplumunun önde gelenleri ne zaman ona rastlasalar, onunla alay ederlerdi. O derdi ki: "Siz bizimle alay ediyorsanız, hiç kuşkunuz olmasın ki, (zaman gelecek) tıpkı sizin gibi, biz de sizinle alay edeceğiz.
Kerim Kur'an
Gemiyi yapıyordu. Halkının meleleri[1], onun yanından ne zaman geçseler, onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: "Alay edin bakalım! Görürsünüz, sizin bizimle alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz."
Kerim Kur'an
Gemiyi yapıyordu. Halkının ileri gelenleri, onun yanından ne zaman geçseler, onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: "Alay edin bakalım! Görürsünüz, sizin bizimle alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz."
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ve gemiyi yapmaya başladı. Toplumunun ileri gelenleri, yanından geçtikleri zaman, Onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: "Bizimle alay ediyorsanız; bizimle alay ettiğiniz gibi, biz de kesinlikle sizinle alay edeceğiz!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Nuh gemiyi yapıyordu. Halkının ileri gelenleri oradan her geçtiklerinde Nuh ile eğleniyorlardı. O da şöyle diyordu: "Siz bizimle eğleniyorsanız, biz de sizinle eğleneceğiz. Tıpkı sizin eğlendiğiniz gibi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gemiyi yapıyorken, halkının ileri gelenleri her yanından geçişte onunla aşağılıyorlardı. Dedi ki: "Bizi aşağılıyorsanız, sizin bizi aşağıladığınız gibi biz de aşağılıyoruz."
Kur’an Meal-Tefsir
(Nuh) gemiyi yapıyor, kavminden yöneticiler ise yanına her uğradıklarında onunla alay ediyorlardı. (Nuh onlara) şöyle demişti: "Bizimle alay ediyorsanız, sizin alay edişiniz gibi ileride biz de sizinle alay edeceğiz!"
The Final Testament
While he was building the ark, whenever some of his people passed by him they laughed at him. He said, "You may be laughing at us, but we are laughing at you, just as you are laughing.
The Quran: A Monotheist Translation
And as he was constructing the ship, every time any cluster from his people passed by, they mocked him. He said: "If you mock us, then we also mock you as you mock."
Quran: A Reformist Translation
As he was constructing the Ship, every time any cluster from his people passed by, they mocked him. He said, "If you mock us, then we also mock you as you mock."
The Clear Quran
So he began to build the Ark, and whenever some of the chiefs of his people passed by, they mocked him. He said, "If you laugh at us, we will ˹soon˺ laugh at you similarly.
Tafhim commentary
As Noah was building the Ark, whenever the leading men of his nation passed by him, they would scoff at him. He said: 'If you scoff at us, we too scoff at you in like manner.
Al- Muntakhab
As he was building the Ark he was laughed at, as often as some of those in whose hearts reigned vices and follies went by, they laughed him to scorn. But he said to them: "If you consider us now the laughing-stock, soon enough shall you be the object of laughter and our mouth shall be filled with laughter as yours was.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And he constructed the ship, and whenever an assembly of the eminent of his people passed by him, they ridiculed him. He said, "If you ridicule us, then we will ridicule you just as you ridicule.