11.
Hud Suresi
32. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Dediler ki: "Ey Nuh, bizimle çekişip durdun, bu çekişmede ileri de gittin. Eğer doğru söylüyorsan, bize vaadettiğini getir (görelim.)"
قَالُوا يَا نُوحُ قَدْ جَادَلْتَنَا فَاَكْثَرْتَ جِدَالَنَا فَأْتِنَا بِمَا تَعِدُنَٓا اِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِق۪ينَ
Kalu ya nuhu kad cadeltena fe ekserte cidalena fe'tina bi ma teiduna in kunte mines sadikin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Dediler ki: "Ey Nuh, bizimle çekişip durdun, bu çekişmede ileri de gittin. Eğer doğru söylüyorsan, bize vaadettiğini getir (görelim.)"
Türkçe Kur'an Çözümü
Dediler ki: "Ey Nuh. . . Bizimle gerçekten mücadele ettin. . . Bunda çok ileri gittin! Eğer doğrucuysan, bizi tehdit ettiğin şeyi, bize getir. "
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle gerçekten tartıştın ve bize karşı mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğrulardan isen, kendisiyle bizi tehdit ettiğini bize getir!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle tartıştın ve tartışmayı uzattın. Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi kendisiyle bizi tehdit ettiğin azabı getir."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Dediler ki: 'Ey Nuh, sen bizimle tartıştın ve bizimle tartışmayı uzattın. Doğru sözlü isen haydi bizi tehdit ettiğin şeyi getir bakalım.'
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ey Nuh! dediler: cidden bize mücadele ettin, cidalimizde çok ileri de gittin, de haydi bizi tehdid edib durduğun azabı getir de görelim, sadıklardan isen
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Dediler: "Ey Nuh, bizimle cidden uğraşdın. Bizimle olan bu mücadelende ileri de gitdin. Eğer sen doğruculardan isen bizi tehdid edib durduğun (azab) ı haydi getir bize".
Kur'an Mesajı
(İnkarcıların ileri gelenleri:) "Ey Nuh, bizimle çok tartıştın, tartışmayı (gereksiz yere) fazla uzattın" dediler, "eğer doğru sözlü kimselerdensen artık getir şu bizi tehdit edip durduğun şeyi!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Dediler ki: -Ey Nuh, bizimle çok uğraştın ve çekiştin. Eğer doğru söylüyorsan haydi bize vaat ettiğini getir.
Kuran-ı Kerim ve Meali
"Ey Nuh! dediler. Bizimle mücadele ettin, bu mücadelende de hayli ileri gittin. Yeter artık, eğer doğru söyleyenlerden isen haydi bizi tehdit edip durduğun o azabı getir de görelim!"
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Dediler ki: "Ey Nuh, bizimle mücadele ettin. Hem bizimle mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğrulardan isen haydi bizi tehdit ettiğin şeyi bize getir!"
Kur'an-ı Kerim Meali
Dediler ki: "Ey Nuh! Sen bizimle uğraştın, bizimle mücadelede çok da ileri gittin. Eğer doğru sözlülerden isen bizi tehdit ettiğin şeyi ortaya getir."
Hayat Kitabı Kur’an
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle tartıştın, üstelik aramızdaki tartışmada hayli ileri gittin. Madem öyle, eğer sözünün arkasındaysan hadi bizi tehdit ettiğin cezaya çarptır!"
Kerim Kur'an
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin. Üstelik bu mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğru söyleyenlerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi getir de görelim!"
Kerim Kur'an
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin. Üstelik bu mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğru söyleyenlerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi getir de görelim!"
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Dediler ki: "Ey Nuh! Bizimle tartıştın ve tartışmada aşırı gittin. Bize gözdağı verdiğin şeyi artık getir; eğer doğruyu söylüyorsan?"
Süleymaniye Vakfı Meali
Dediler ki "Bak Nuh! Bizimle tartışmaya girdin, tartışmayı da çok uzattın! Söylediğine gerçekten inanıyorsan bizi tehdit ettiğin şeyi başımıza getir."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Dediler ki: "Ey Nuh, sen bizimle tartıştın ve bizimle tartışmayı uzattın. Doğru sözlü isen haydi bizi tehdit ettiğin şeyi getir bakalım."
Kur’an Meal-Tefsir
Onlar "Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin ve bize karşı mücadelede çok ileri gittin. Doğrulardansan bize vadettiğini bize getir!" demişlerdi.
The Final Testament
They said, "O Noah, you have argued with us, and kept on arguing. We challenge you to bring the doom you threaten us with, if you are truthful."
The Quran: A Monotheist Translation
They said: "O Noah, you have argued with us, and continued arguing with us, so bring us what you promise us if you are of the truthful ones."
Quran: A Reformist Translation
They said, "O Noah, you have argued with us, and continued arguing with us, so bring us what you promise us if you are of the truthful ones."
The Clear Quran
They protested, "O Noah! You have argued with us far too much, so bring upon us what you threaten us with, if what you say is true."
Tafhim commentary
They said: 'O Noah! Surely you have disputed with us and have prolonged your dispute. Now bring upon us the chastisement that you threaten us with; do so, if you are truthful.'
Al- Muntakhab
But they said to him: "O Nuh; you have argued to persuade us of your way you are resolved on and to steer our course of action. In fact, much have you argued. Bring down the promised retributive punishment if you are indeed declaring the truth."
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
They said, "O Noah, you have disputed us and been frequent in dispute of us. So bring us what you threaten us, if you should be of the truthful."