1.
Fatiha Suresi
7. ayet
Muhammad Asad
The way of those upon whom Thou hast bestowed Thy blessings, not of those who have been condemned [by Thee], nor of those who go astray!
صِرَاطَ الَّذ۪ينَ اَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْۙ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّٓالّ۪ينَ
Sıratallezine en'amte aleyhim gayril magdubi aleyhim ve lad dallin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazaba uğrayanların ve sapmışlarınkine değil.
Türkçe Kur'an Çözümü
Ki o, in'amda bulunduklarının (nefslerinin hakikati olan Allah Esma'sına iman edip, ondaki kuvvelerin farkındalığını yaşayanların) yoluna. . . Gazabına uğrayanların (alemlerin ve nefsinin hakikatini göremeyip benlikleriyle kayıtlananların) Ve (Hakikatten - Vahid-ül AHAD üs Samed olan Allah ismiyle işaret edilen, anlayışından) saparak şirk koşanların yoluna değil.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(6-7) Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gazaba uğrayanların ve sapmışların değil; kendilerine iyilikte bulunduğun kimselerin yoluna...
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
O kendilerine in'am ettiğin mes'utların yoluna. Ne o gadap olunanların ne de sapgınların
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(6-7) Bizi doğru yola, kendilerine ni'met verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanlarınkine, sapıklarınkine değil.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
(6-7) Bizi doğru yola, nimet verdiğin kimselerin yoluna ilet. Gazaba uğrayanların ve sapanların değil..
Kuran-ı Kerim ve Meali
Nimet ve lütfuna nail ettiklerinin yoluna ilet. Gazaba uğrayanların ve sapkınlarınkine değil.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
ni'met verdiğin kimselerin yoluna. Kendilerine gazabedilmiş olanların ve sapmışların yoluna değil. (ya Rabbi)!
Kur'an-ı Kerim Meali
Kendilerine nimet verdiklerinin, üzerlerine gazap dökülmemişlerin, karanlık ve şaşkınlığa saplanmamışların yoluna...
Süleymaniye Vakfı Meali
Mutluluk verdiğin kimselerin yoluna. Gazaba uğramamış ve sapıtmamış olanların yoluna. (Amin)[1]
Mesaj: Kuran Çevirisi
Gazaba uğrayanların ve sapmışların değil; kendilerine iyilikte bulunduğun kimselerin yoluna...
Kur’an Meal-Tefsir
(6, 7) Bizi doğru yola, nimet verdiklerinin[1] yoluna ulaştır; gazaba uğratılmışların ve sapkınların yoluna değil.[2]
The Final Testament
the path of those whom You blessed; not of those who have deserved wrath, nor of the strayers.
The Quran: A Monotheist Translation
The path of those You have blessed, not of those who have incurred the wrath, nor the misguided.
Quran: A Reformist Translation
the way of those whom you blessed; not of those who received anger, nor of the strayers.
The Clear Quran
the Path of those You have blessed—not those You are displeased with, or those who are astray.[1]
Tafhim commentary
The way of those whom You have favoured[1], who did not incur Your wrath, who are not astray[2].
Al- Muntakhab
The path where those You guided were covered and protected by Your gracious wing, not the path of those who came within the measure of Your wrath, nor the path of those lost in a maze.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
The path of those upon whom You have bestowed favor, not of those who have evoked [Your] anger or of those who are astray.