90. Beled Suresi 11. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Ancak o, sarp yokuşa göğüs germedi.
فَلَا اقْتَحَمَ الْعَقَبَةَۘ
Fe laktehamel akabete.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Beled suresi 11. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Ancak o, sarp yokuşa göğüs germedi.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
El Akabe'ye (o sarp yokuşa) tırmanmayı göze alamadı (insan)!
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
- Fakat insan, sarp yokuşu aşamadı. O sarp yokuşun ne olduğunu sen nereden bileceksin? Köle azat etmektirveya açlık gününde yakını olan bir yetimi, yahut toprakta sürünen bir yoksulu doyurmaktır.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Fakat o, sarp yokuşa atılmadı.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Ne var ki zor yola katlanamadı.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Fakat o göğüs veremedi o (akabeye) sarp yokuşa
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Fakat o sarp yokuşa göğüs veremedi.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Fakat o, sarp yokuşa saldıramadı.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
Ama o, sarp yokuşa tırmanmayı denemedi...
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
O zor geçidi aşamadı.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
Fakat o sarp yokuşu aşmaya çalışmadı. (Böyle yaparak verilen nimetlerin şükrünü eda etmedi.)
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Fakat o, sarp yokuşa atılamadı.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
Akabeye, sarp yokuşa atılamadı o.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Fakat o, (ucunda cennet olan) sarp yokuşu tırmanmak için hiçbir bedel ödemedi.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Ne var ki o, sarp yokuşu aşmayı göze alamadı.[1]
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Ne var ki o, sarp yokuşu aşmayı göze alamadı.[1]
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Öyle ya, sarp yokuşa katlanamadı.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Ama o, sarp geçidi göze alamadı.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Ne var ki zor yola katlanamadı.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
(Fakat) o, sarp yokuşu (aşmayı) göze almadı.
Bünyadov-Məmmədəliyev
Lakin o, əqəbəni (maneəni) keçə bilmədi (özünə verilən bu qədər nemətlərə şükür etmədi).
Ələddin Sultanov
Ancaq o, əqəbəni (maneələri) keçə bilmədi.
Rashad Khalifa The Final Testament
He should choose the difficult path.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
He should choose the better path.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
He should choose the better path.
Mustafa Khattab The Clear Quran
If only they had attempted the challenging path ˹of goodness instead˺!
Al-Hilali & Khan
But he has not attempted to pass on the path that is steep (i.e. the path which will lead to goodness and success).
Abdullah Yusuf Ali
But he hath made no haste on the path that is steep.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
But he did not venture to scale the difficult steep.[1]
Taqi Usmani
Yet he did not make his way through the steep course,- -
Muhammad Asad
But he would not try to ascend the steep uphill road. ..
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Yet he has not been eager to challenge his way through the path of virtue and attempt the difficult path of overcoming self-interest,
Syed Vickar Ahamed
But he has made no haste for the path that is hard,
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
But he has not broken through the difficult pass.
Bijan Moeinian
What a shame that man does not chose the path which is going upward to Heaven.
Mahmoud Ghali
Yet he has not rushed along the uneven (Or: steep) track.
Amatul Rahman Omar
Yet he would not attempt the uphill path of steep and difficult ascent.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
But he has not attempted the steep path.
Эльмир Кулиев
Но он не стал преодолевать крутую тропу.