88.
Gaşiye Suresi
21. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
فَذَكِّرْ اِنَّـمَٓا اَنْتَ مُذَكِّرٌۜ
Fezekkir innema ente muzekkir.
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
tr
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
Ahmed Hulusi
Türkçe Kur'an Çözümü
tr
HATIRLAT; çünkü sen ancak bir hatırlatıcısın (hakikatlerini hatırlatmak için irsal oldun)!
Bayraktar Bayraklı
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
tr
Öğüt ver, çünkü sen ancak öğüt verensin.
Diyanet İşleri
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
tr
Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin.
Edip Yüksel (Eski Baskı)
Mesaj: Kuran Çevirisi
tr
Hatırlat, çünkü sen hatırlatıcısın.
Elmalılı Hamdi Yazır
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
tr
haydi ıhtar et; sen şimdi sırf bir öğütçüsün
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
tr
Haydi öğüt ver, sen şimdi yalnızca bir öğütçüsün!
Gültekin Onan
tr
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
Hasan Basri Çantay
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
tr
(Habibim) sen hemen (onlara Allahın ni'metlerini, tevhid delillerini) hatırlat. Sen ancak bir hatırlatıcısın.
İbni Kesir
tr
Öğüt ver, çünkü sen; ancak bir öğütçüsün.
Muhammed Esed
Kur'an Mesajı
tr
İşte böyle, (ey Peygamber,) onlara öğüt ver; senin görevin yalnız öğüt vermektir:
Şaban Piriş
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
tr
-Hatırlat/uyar! Sen ancak uyarıcısın.
Suat Yıldırım
Kuran-ı Kerim ve Meali
tr
İşte böyle... Sen insanları irşada devam et! Zaten senin görevin sadece irşad edip düşündürmektir.
Süleyman Ateş
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
tr
Öğüt ver, çünkü sen ancak öğüt verensin.
Yaşar Nuri Öztürk
Kur'an-ı Kerim Meali
tr
Artık uyar/düşündür! Çünkü sen bir uyarıcı/düşündürücüsün.
Mustafa İslamoğlu
Hayat Kitabı Kur’an
tr
İmdi sen (ey peygamber) hatırlat! Çünkü sen sadece bir hatırlatıcısın;
Erhan Aktaş
Kerim Kur'an
tr
Öğüt ver; sen yalnızca öğüt vericisin.
Erhan Aktaş (Eski Baskı)
Kerim Kur'an
tr
Öğüt ver; sen yalnızca öğüt vericisin.
Ali Rıza Safa
Kur'an-ı Kerim Gerçek
tr
Artık, hatırlat! Sen, yalnızca hatırlatıcısın.
Süleymaniye Vakfı
Süleymaniye Vakfı Meali
tr
Öyleyse sen doğru bilgi ver (Kur'an'ı tebliğ et); senin görevin sadece bilgi vermektir.
Edip Yüksel
Mesaj: Kuran Çevirisi
tr
Hatırlat, çünkü sen hatırlatıcısın.
Mehmet Okuyan
Kur’an Meal-Tefsir
tr
Hatırlat! Sen sadece hatırlatıcısın.[1]
Əlixan Musayev
az
(Onlara) nəsihət ver! Sən yalnız nəsihətçisən.
Bünyadov-Məmmədəliyev
az
(Ya Peyğəmbər! Mənim bəndələrimə) öyüd-nəsihət ver. Sən ancaq öyüd-nəsihət verənsən!
Ələddin Sultanov
az
(Ey Peyğəmbər!) Sən öyüd-nəsihət ver! Sən yalnız öyüd-nəsihət verənsən.
Rashad Khalifa
The Final Testament
en
You shall remind, for your mission is to deliver this reminder.
The Monotheist Group
The Quran: A Monotheist Translation
en
So remind, for you are but a reminder.
Edip-Layth
Quran: A Reformist Translation
en
So remind, for you are but a reminder.
Mustafa Khattab
The Clear Quran
en
So, ˹continue to˺ remind ˹all, O Prophet˺, for your duty is only to remind.
Al-Hilali & Khan
en
So remind them (O Muhammad صلى الله عليه وسلم) - you are only one who reminds.
Abdullah Yusuf Ali
en
Therefore do thou give admonition, for thou art one to admonish.
Marmaduke Pickthall
en
Remind them, for thou art but a remembrancer,
Abul A'la Maududi
Tafhim commentary
en
So render good counsel, for you are simply required to counsel,
Taqi Usmani
en
So, (O Prophet,) keep on preaching; you are only a preacher.
Abdul Haleem
en
So [Prophet] warn them: your only task is to give warning,
Mohamed Ahmed - Samira
en
Remind them; you are surely a reminder.
Muhammad Asad
en
And so, [O Prophet,] exhort them; thy task is only to exhort:
Abdel Khalek Himmat
Al- Muntakhab
en
You just continue to exhort the people, for you are here to put them in mind of Allah
Progressive Muslims
en
So remind, for you are but a reminder.
Shabbir Ahmed
en
(This is some evidence, O Messenger!) Remind them, for you are one to remind.
Syed Vickar Ahamed
en
Therefore you (O Prophet) give Guidance: For you are the one to guide.
Sahih International
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
en
So remind, [O Muúammad]; you are only a reminder.
Ali Quli Qarai
en
So admonish—for you are only an admonisher,
Bijan Moeinian
en
O’ Mohammad, make them open their eyes as your only job is to be a reminder.
George Sale
en
Wherefore warn thy people; for thou art a warner only:
Mahmoud Ghali
en
So remind them! Surely you are only a constant Reminder;
Amatul Rahman Omar
en
Keep on admonishing (them even if they insist on shutting their eyes), so your duty is one of an admonisher.
E. Henry Palmer
en
But remind: thou art only one to remind;
Hamid S. Aziz
en
Therefore, remind them: for you are only one to remind;
Arthur John Arberry
en
Then remind them! Thou art only a reminder;
Aisha Bewley
en
So remind them! You are only a reminder.
Sam Gerrans
The Qur'an: A Complete Revelation
en
So remind thou; thou art but one reminding,
Эльмир Кулиев
ru
Наставляй же, ведь ты — наставник,