8.
Enfal Suresi
67. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Allah (size) ahireti istemektedir. Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
مَا كَانَ لِنَبِيٍّ اَنْ يَكُونَ لَـهُٓ اَسْرٰى حَتّٰى يُثْخِنَ فِي الْاَرْضِۜ تُر۪يدُونَ عَرَضَ الدُّنْيَاۗ وَاللّٰهُ يُر۪يدُ الْاٰخِرَةَۜ وَاللّٰهُ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ
Ma kane li nebiyyin en yekune lehu esra hatta yushıne fil ard, turidune aradad dunya, vallahu yuridul ahıreh, vallahu azizun hakim.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Allah (size) ahireti istemektedir. Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
Türkçe Kur'an Çözümü
Bir Nebiye, arzda ağır basıncaya kadar, (savaşsız) esirler sahibi olması sahih olmaz. . . Siz (düşmanınızı öldürmek yerine esir almayı istemekle) dünyanın malını diliyorsunuz; Allah ise sonsuz geleceği diliyor. . . Allah Aziyz'dir, Hakiym'dir.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Yeryüzünde ağır basıncaya kadar, hiçbir peygambere esir sahibi olmak yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz; halbuki Allah sizin için ahireti istiyor. Allah güçlüdür; hikmet sahibidir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Yeryüzünde düşmanı tamamıyla sindirip hakim duruma gelmedikçe, hiçbir peygambere esir almak yakışmaz. Siz geçici dünya menfaatini istiyorsunuz, halbuki Allah ahireti (kazanmanızı) istiyor. Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Hiç bir peygambere, yeryüzünde savaşa katılmaksızın esirler edinmesi yakışmaz. Siz bu dünyanın geçici malını istiyorsunuz; ALLAH ise (sizin için) ahireti ister. ALLAH Üstündür, Bilgedir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Hiç bir Peygamber için Arzda ağır basmadıkça esirleri olmak doğru değildir, siz, Dünya uruzunu istiyorsunuz Allah ise Ahıreti kazanmanızı dileyor ve Allah azizdir hakimdir
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Hiç bir peygamberin yer yüzünde ağır basıb (harb edib) zaferler kazanıncaya kadar (muhaarib düşmandan) esirler alması (vaaki) olmamışdır. Siz geçici dünya malını arzu ediyorsunuz. Halbuki Allah ahireti (daha çok ahiret sevabını kazanmanızı, ahireti düşünmenizi) ister. Allah azizdir (dostlarını düşmanları üzerine gaalib kılandır), hakimdir (her haale layık olanı hakkıyle ve hikmetiyle bilendir).
Kur'an Mesajı
Kıyasıya girdiği zorlu bir meydan savaşı sonucu değilse, esir almak bir peygamber için yakışık almaz. Siz bu dünyanın geçici kazançlarına talip olabiliyorsunuz, ama Allah (sizin için) sonraki hayatın (güzel/iyi olmasını) murad ediyor: çünkü, Allah doğru hüküm ve hikmetle edip eyleyen en yüce iktidar sahibidir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Yeryüzünde savaşırken, düşmanı yere sermeden esir alma hiç bir peygambere yaraşmaz! Geçici dünya malını istiyorsunuz. Oysa Allah, ahireti kazanmanızı ister. Allah güçlüdür, hakimdir.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Bir Peygamberin, dünyada zafer kazanıp küfrü zelil kılmadıkça, esirler edinip onları fidye karşılığında serbest bırakması uygun düşmez. Siz dünya metaını istiyorsunuz. Allah ise ahireti kazanmanızı istiyor. Allah azizdir, hakimdir (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Yeryüzünde ağır bas(ıp küfrün belini iyice kır)ıncaya kadar hiçbir peygambere esirler sahibi olmak yakışmaz. Siz, geçici dünya malını istiyorsunuz, Allah ise (sizin için) ahireti istiyor. Allah daima üstün, hüküm ve hikmet sahibidir.
Kur'an-ı Kerim Meali
Hiçbir peygamber için, yeryüzünde ağır basmadıkça, esirlere sahip olmak uygun değildir. Siz şu iğreti dünyanın nimetini istiyorsunuz; Allah ise ahireti istiyor. Allah Aziz'dir, Hakim'dir.
Hayat Kitabı Kur’an
Kıran kırana gerçekleşmiş sıcak bir savaş sonucu olmadıkça bir peygambere esir almak yakışmaz. Sizler bu dünyanın geçici değerlerini istiyorsunuz; ama Allah (sizin için daha yüce bir değer olan) ahireti istiyor: zira Allah iradesinde pek yüce, işinde hikmetli olandır.
Kerim Kur'an
Hiçbir nebiye, yeryüzünde düşmana üstünlük sağlayıncaya kadar, esir almak[1] yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, oysa Allah ahireti istiyor. Allah, Mutlak Üstün Olan'dır, En İyi Hüküm Veren'dir.
Kerim Kur'an
Hiçbir nebiye, yeryüzünde düşmana üstünlük sağlayıncaya kadar, esir almak[1] yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, oysa Allah ahireti istiyor. Allah, Mutlak Üstün Olan'dır, En İyi Hüküm Veren'dir.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Yeryüzünde kesin bir utku kazanıncaya dek, tutsak almak bir peygambere yakışmaz. Siz, dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Allah, sonsuz yaşamı istiyor. Çünkü Allah, Üstündür; Bilgelik ve Adaletle Yönetendir.[136]
Süleymaniye Vakfı Meali
Savaş alanında[1] düşmanı etkisiz hale getirinceye kadar hiçbir nebinin esir alma hakkı yoktur[2]. Siz, dünya malını (hemen elde edeceğinizi) istiyorsunuz. Allah ise Ahireti (sonrasını) istiyor. Üstün olan ve doğru kararlar veren Allah'tır.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Hiçbir peygambere, yeryüzünde savaşa katılmaksızın esirler edinmesi yakışmaz. Siz bu dünyanın geçici malını istiyorsunuz; ALLAH ise (sizin için) ahireti ister. ALLAH Üstündür, Bilgedir.[1]
Kur’an Meal-Tefsir
Hiçbir peygambere yeryüzünde ağır basıncaya (kesin bir zafere ulaşıncaya) kadar, (yanında) esirler bulundurmak yakışmaz.[1] Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, Allah ise (sizin için) ahireti istiyor. Allah güçlüdür, doğru hüküm verendir.
The Final Testament
No prophet shall acquire captives, unless he participates in the fighting. You people are seeking the materials of this world, while GOD advocates the Hereafter. GOD is Almighty, Most Wise.
The Quran: A Monotheist Translation
And it was not for any prophet to take prisoners until he is bound by a campaign. You desire the materials of this world, while God wants the Hereafter for you. God is Noble, Wise.
Quran: A Reformist Translation
It was not for any prophet to take prisoners unless it was in battle. You desire the materials of this world, while God wants the Hereafter for you. God is Noble, Wise.
The Clear Quran
It is not fit for a prophet that he should take captives until he has thoroughly subdued the land. You ˹believers˺ settled with the fleeting gains of this world,[1] while Allah’s aim ˹for you˺ is the Hereafter. Allah is Almighty, All-Wise.
Tafhim commentary
It behoves not a Prophet to take captives until he has sufficiently suppressed the enemies in the land. You merely seek the gains of the world whereas Allah desires (for you the good) of the Hereafter. Allah is All-Mighty, All-Wise.
Al- Muntakhab
No Prophet is entitled to take prisoners of war under the circumstances when the infidels are doing their best to defy Allah's religion, until he has humbled the avowed enemies of faith and subdued the land at the peril of their lives. To take prisoners and ransom them at this stage means that you Muslims are concerned with the interests and pleasures of this life when Allah's concern is the Hereafter, and Allah is Azizun and Hakimun.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
It is not for a prophet to have captives [of war] until he inflicts a massacre [upon Allah 's enemies] in the land. Some Muslims desire the commodities of this world, but Allah desires [for you] the Hereafter. And Allah is Exalted in Might and Wise.