43.
Zuhruf Suresi
29. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hayır; Ben onları ve atalarını, kendilerine hak ve açıklayan bir elçi gelinceye kadar metalandırdım, yaşattım.
بَلْ مَتَّعْتُ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ وَاٰبَٓاءَهُمْ حَتّٰى جَٓاءَهُمُ الْحَقُّ وَرَسُولٌ مُب۪ينٌ
Bel metta'tu haulai ve abaehum hatta caehumul hakku ve resulun mubin.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Hayır; Ben onları ve atalarını, kendilerine hak ve açıklayan bir elçi gelinceye kadar metalandırdım, yaşattım.
Türkçe Kur'an Çözümü
Bunları ve onların atalarını, kendilerine Hak ve apaçık bir Rasul gelinceye kadar dünyadan yararlandırdım.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Doğrusu ben, bunları ve babalarını, bu gerçek ve onu açıklayan bir peygamber gelene kadar geçindirdim.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Doğrusu onları (Mekke müşriklerini) ve atalarını kendilerine hak olan Kur'an ve onu açıklayan bir peygamber gelinceye kadar (dünya nimetlerinden) yararlandırırım.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Doğrusu, kendilerine gerçek ve apaçık bir elçi varıncaya kadar şunlara ve atalarına imkan tanıdım.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Fakat şunları ve atalarını ta kendilerine hakk ve bir Resuli mübin gelinciye kadar müstefid edip yaşattım
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Daha doğrusu ben onları da, atlarını da, kendilerine hak (ve şeriat hükümlerini) açıklayan bir peygamber gelinceye kadar, faidelendirdim (yaşatdım).
Kur'an Mesajı
Şimdi, (İbrahim'den sonra yaşamış olanlara gelince,) onlara -ve atalarına- her şeyi apaçık ortaya seren bir elçi aracılığıyla hakikati gönderinceye kadar istedikleri gibi yaşamalarına izin verdim:
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Evet, onları ve atalarını kendilerine hak ve apaçık bir elçi gelinceye kadar nimetlendirdim.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Doğrusu, Ben bunları da, babalarını da kendilerine hakikat ve onu açıklayan peygamber gelinceye kadar yaşattım.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Doğrusu bunları da, babalarını da kendilerine gerçek söz ve (onu) açıklayan elçi gelinceye dek yaşattım.
Kur'an-ı Kerim Meali
Ben, şunlar ve atalarını, kendilerine hak ve açık kanıtlı resul gelinceye kadar nimetlendirdim.
Hayat Kitabı Kur’an
Ama nerde! Ben, işte şunların ve atalarının, hakikat ve (o hakikat) apaçık ortaya koyan bir elçi gelinceye kadar safa sürmelerine izin verdim.
Kerim Kur'an
Doğrusu bunları ve atalarını, kendilerine Hakk ve onu açıklayıcı bir resul gelinceye kadar yararlandırıp yaşattım.
Kerim Kur'an
Doğrusu bunları ve atalarını, kendilerine Hakk ve onu açıklayıcı bir rasul gelinceye kadar yaşattım.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Hayır! Gerçeği ve onu açıklayan bir elçiyi gönderinceye dek, onları ve atalarını geçindirdim.
Süleymaniye Vakfı Meali
Aslında bunlara da atalarına da nimetler verdim, sonunda bu gerçek ve onu açıklayan elçi geldi.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Doğrusu, kendilerine gerçek ve apaçık bir elçi varıncaya kadar şunlara ve atalarına imkan tanıdım.
Kur’an Meal-Tefsir
Doğrusu, bunları da atalarını da kendilerine gerçek ve onu apaçık (tebliğ eden) bir elçi gelinceye kadar barındırdım.
The Final Testament
Indeed, I have given these people and their ancestors sufficient chances, then the truth came to them, and a clarifying messenger.
The Quran: A Monotheist Translation
Indeed, I have given these people and their fathers to enjoy, until the truth came to them, and a clarifying messenger.
Quran: A Reformist Translation
Indeed, I have given these people and their fathers enjoyment, until the truth came to them, and a clarifying messenger.
The Clear Quran
In fact, I had allowed enjoyment for these ˹Meccans˺ and their forefathers, until the truth came to them along with a messenger making things clear.
Tafhim commentary
(Even when they began worshipping others than Allah We did not destroy them) but bestowed sustenance on them and on their forefathers until there came to them the Truth and a Messenger who clearly expounded things to them.[1]
Al- Muntakhab
But the idolaters ignored Ibrahim's great legacy and so did their successors. Yet I made them both enjoy life until the truth has come to them at the hands of a reputable and esteemed Messenger,
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
However, I gave enjoyment to these [people of Makkah] and their fathers until there came to them the truth and a clear Messenger.