41.
Fussilet Suresi
50. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Oysa ona dokunan bir zarardan sonra tarafımızdan bir rahmet taddırsak, mutlaka: "Bu benim (hakkım)dır. Ve ben kıyamet saatinin kopacağını da sanmıyorum; eğer Rabbime döndürülsem bile, muhakkak O'nun katında benim için daha güzel olanı vardır." der. Ama andolsun biz, o kafirlere yaptıklarını haber vereceğiz ve andolsun onlara, en kaba bir azabtan taddıracağız.
وَلَئِنْ اَذَقْنَاهُ رَحْمَةً مِنَّا مِنْ بَعْدِ ضَرَّٓاءَ مَسَّتْهُ لَيَقُولَنَّ هٰذَا ل۪يۙ وَمَٓا اَظُنُّ السَّاعَةَ قَٓائِمَةًۙ وَلَئِنْ رُجِعْتُ اِلٰى رَبّ۪ٓي اِنَّ ل۪ي عِنْدَهُ لَلْحُسْنٰىۚ فَلَنُنَبِّئَنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِمَا عَمِلُواۘ وَلَنُذ۪يقَنَّهُمْ مِنْ عَذَابٍ غَل۪يظٍ
Ve le in ezaknahu rahmeten minna min ba'di darrae messethu le yekulenne haza li ve ma ezunnus saate kaimeten ve le in ruci'tu ila rabbi inne li indehu lel husna, fe le nunebbiennellezine keferu bima amilu ve le nuzikannehum min azabin galiz.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Oysa ona dokunan bir zarardan sonra tarafımızdan bir rahmet taddırsak, mutlaka: "Bu benim (hakkım)dır. Ve ben kıyamet saatinin kopacağını da sanmıyorum; eğer Rabbime döndürülsem bile, muhakkak O'nun katında benim için daha güzel olanı vardır." der. Ama andolsun biz, o kafirlere yaptıklarını haber vereceğiz ve andolsun onlara, en kaba bir azabtan taddıracağız.
Türkçe Kur'an Çözümü
Andolsun ki eğer ona (insana), isabet etmiş bir sıkıntıdan sonra rahmetimizi tattırsak, elbette şöyle diyecektir: "Bu, benim hakkımdır. . . O Saat'in (kıyametin) olacağını da zannetmiyorum. . . Andolsun ki eğer Rabbime rücu ettirilirsem, zaten muhakkak ki O'nun indinde en güzeli benimdir!". . . Andolsun ki hakikat bilgisini inkar edenlere yaptıkları şeyleri haber vereceğiz. . . Andolsun ki onlara ağır azaptan tattıracağız.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Başına gelen sıkıntıdan sonra, katımızdan ona bir rahmet tattırdığımızda, "Bu benim hakkımdır. Ben kıyametin kopacağını sanmıyorum. Rabbime döndürülmüş olsam bile elbette O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır" der. Biz, böylesi inkarcılara kesinlikle yaptıklarını bildireceğiz. Onlara ağır bir azap tattıracağız.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Andolsun! Başına gelen bir zarardan sonra kendisine tarafımızdan bir rahmet tattırsak mutlaka "Bu benim hakkımdır, Kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Andolsun, Rabbime döndürülürsem, şüphesiz O'nun yanında benim için daha güzel şeyler vardır" der. Andolsun, biz inkar edenlere yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve andolsun, onlara mutlaka ağır azaptan tattıracağız.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Sıkıntısının ardından, kendisine bizden bir rahmet tattırsak, 'Bu bana aittir. Dünyanın sonunun da geleceğini sanmam. Rabbime döndürülürsem de O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır,' der. İnkarcılara, yapmış olduklarının gerçek niteliğini elbette haber vereceğiz. Çetin bir azaptan tattıracağız onlara.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ve şayed ona dokunan bir sıkıntıdan sonra tarafımızdan bir rahmet tattırırsak mutlak der ki: bu benim hakkım ve zannetmem ki saat başıma dikilmiş olsun, bilfarz rabbıma döndürülecek olursam muhakkak benim için onun yanında daha güzeli vardır, fakat o vakıt biz o küfredenlere ne yaptıklarını haber vereceğiz ve onlara muhakkak yoğun bir azab tattıracağız
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Andolsun ki şayed ona dokunan bir sıkıntıdan sonra kendisine bizden bir rahmet tatdırırsak mutlakaa "Bu, benim hakkımdır. Kıyametin kopacağını zannetmiyorum. Andolsun ki Rabbime döndürül (üb götürül) sem bile hiç şübhesiz, Onun nezdinde benim için daha güzel (hal) vardır" der. Fakat biz, andolsun, o küfredenlere neler yapdıklarını elbette haber vereceğiz. Onlara, andolsun, en çetin bir azabdan tatdıracağız.
Kur'an Mesajı
Ama başına bir bela geldikten sonra kendisine rahmetimizden tattırırsak, emin bir şekilde "Bu zaten benim hakkımdır!" der; ve devam eder, "Son Saat'in geleceğini de sanmıyorum: ama eğer (gelirse ve) ben Rabbime döndürülürsem, O'nun katında beni mutlak bir güzellik bekler!" Fakat hakikati inkara şartlanmış olanlara (Hesap Günü) yaptıkları her şeyi apaçık gösterecek ve onlara (bu şekilde) şiddetli bir azap tattıracağız.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Kendisine dokunan bir zarardan sonra, ona biz, bir rahmet tattırırsak hemen şöyle der: -Bu benim hakkımdır, kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Eğer Rabbime döndürülürsem, onun yanında, benim için daha iyisi vardır. Nankörlere elbette yaptıklarını haber vereceğiz ve en ağır azabı onlara tattıracağız.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Başına gelen bir sıkıntıdan sonra, tarafımızdan ona nimet tattırırsak: "Bu benim hakkımdı zaten, Kıyametin geleceğini de pek zannetmem. Ama olur da (müminlerin dediği gibi), Rabbimin huzuruna götürülecek olsam bile, O'nun yanında en güzel ne varsa o da benim olur, (hiç tereddüdünüz olmasın)!" der. Biz elbette o kafirlere, dünyada yapmış oldukları her şeyi tek tek bildireceğiz ve onlara şiddetli bir azap tattıracağız.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Eğer kendisine dokunan bir zarardan sonra biz ona bir rahmet taddırırsak: "Bu benim hakkımdır; kıyametin kopacağını sanmıyorum; (kıyamet kopsa da) Rabbime götürülmüş olsam bile muhakkak O'nun yanında benim için daha güzel şeyler vardır" der. Biz, o nankörlere, yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve mutlaka onlara kaba azabdan taddıracağız.
Kur'an-ı Kerim Meali
Eğer kendisine dokunan bir zorluktan/zarardan sonra bizden bir rahmet tattırsak, yemin olsun şöyle diyecektir: "Bu benim hakkım! Kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Rabbime döndürülmüş olsam da şüphesiz, O'nun katında benim için şaşmaz güzellikler vardır." Yemin olsun, biz o nankörlük edenlere, yapıp ettiklerini haber vereceğiz. Yemin olsun, o çetin azabı onlara tattıracağız.
Hayat Kitabı Kur’an
Ama uğradığı bu musibetin ardından eğer katımızdan bir rahmet tattıracak olsak, tutar der ki: "Bu zaten benim hakkımdı; hem Son Saat'in kopacağını da sanmam ya! Bir ihtimal Rabbime döndürülürsem, beni O'nun katında maluk güzelliklerin beklediğinden kesinlikle eminim." Sonuçta inkarda ısrar edenlere elbet yaptıklarını bir bir haber vereceğiz ve onları kesinlikle altında ezilecekleri bir azaba mahkum edeceğiz.
Kerim Kur'an
Fakat kendisine dokunan sıkıntıdan sonra, ona Tarafımızdan bir rahmet[1] tattırsak: "Bu benim hakkımdır. Ve Sa'at'ın[2] geleceğini de sanmıyorum. Gelse bile, Rabb'imin huzuruna çıkarılacak olursam, O'nun yanında kesinlikle benim için en iyisi vardır." der. O zaman, Kafirlere yaptıklarını kesinlikle bildireceğiz ve onlara kesinlikle ağır bir cezadan tattıracağız.
Kerim Kur'an
Fakat kendisine dokunan sıkıntıdan sonra, ona Tarafımızdan bir rahmet[1] tattırsak: "Bu benim hakkımdır. Ve Saat'ın[2] geleceğini de sanmıyorum. Gelse bile, Rabb'imin huzuruna çıkarılacak olursam, O'nun yanında kesinlikle benim için en iyisi vardır." der. O zaman, gerçeği yalanlayan nankörlere, yaptıklarını kesinlikle bildireceğiz ve onlara kesinlikle ağır bir cezadan tattıracağız.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Başına gelen bir zorluktan sonra, tarafımızdan bir rahmet tattırsak, kesinlikle, şöyle der: "İşte bu, zaten benimdi. Evrenlerin sonunun geleceğini de sanmıyorum. Efendime geri gönderilirsem de O'nun katında, benim için kesinlikle güzel şeyler vardır!" Nankörlük edenlere, yaptıklarını kesinlikle bildireceğiz. Üstelik yaman bir cezayı, onlara kesinlikle tattıracağız.
Süleymaniye Vakfı Meali
Başına gelen sıkıntıdan sonra ona ikramda bulunsak der ki "Bu bana özeldir; artık geçti, kıyamet saati diye bir şeyin olacağını da o günlerin bir daha geleceğini de sanmam. Rabbimin huzuruna çıkarılacak olsam bile benim için çok güzel şeyler verilir." Nankörlük edenlere, neler yaptıklarını elbette bildireceğiz, elbette onlara ağır bir azap tattıracağız.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Sıkıntısının ardından, kendisine bizden bir rahmet tattırsak, "Bu bana aittir. O anın da geleceğini sanmam. Efendime döndürülürsem de O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır" der. İnkarcılara, yapmış olduklarının gerçek niteliğini elbette haber vereceğiz. Çetin bir azaptan tattıracağız onlara.
Kur’an Meal-Tefsir
Şüphesiz ki kendisine dokunan bir zarardan sonra biz ona bir rahmet (bolluk) tattırırsak "Bu benim hakkımdır;[1] o (Son) Saat'in gerçekleşeceğini de sanmıyorum; Rabbime döndürülmüş olursam bile şüphesiz ki O'nun katında benim için daha güzel (şeyler) vardır!" der.[2] Kâfir olanlara (dünyada) yaptıklarını elbette bildireceğiz; onlara ağır azaptan elbette tattıracağız.
The Final Testament
And when we bless him after suffering some adversity, he says, "This belongs to me. I do not believe that the Hour will ever come to pass. Even if I am returned to my Lord, I will find at Him better things." Most certainly, we will inform the disbelievers of all their works, and will commit them to severe retribution.
The Quran: A Monotheist Translation
And when We let him taste a mercy from Us after hardship had touched him, he will say: "This was by my actions, and I do not think that the Hour will come to pass. And even if I am returned to my Lord, I will find at Him good things for me." Surely, We will inform the rejecters of all they had done, and We will let them taste the severe retribution.
Quran: A Reformist Translation
When We let him taste a mercy from Us after adversity had touched him, he will say, "This was by my actions, and I do not think that the moment will come to pass. Even if I am returned to my Lord, I will find at Him good things for me." Surely, We will inform the ingrates of all they had done, and We will let them taste the severe retribution.
The Clear Quran
And if We let them taste a mercy from Us after being touched with adversity, they will certainly say, "This is what I deserve. I do not think the Hour will ˹ever˺ come. And if in fact I am returned to my Lord, the finest reward with Him will definitely be mine." But We will surely inform the disbelievers of what they used to do. And We will certainly make them taste a harsh torment.
Tafhim commentary
And if We bestow Our Mercy upon him after hardship, he will surely say: "This is what I truly deserve,[1] and I do not believe that the Hour (of Resurrection) will ever come to pass; and if I am returned to my Lord, there too I shall enjoy the best." Surely We shall fully apprise the unbelievers of what they have done, and We shall certainly make them taste a severe chastisement.
Al- Muntakhab
And if We should extend to man Our mercy and make him taste Our benefaction and benediction following what had befallen him of a misfortune, he ventures to say: " This is the meritorious outcome of my thought which ran before my action and I doubt if the alleged Eventful Hour will ever present itself, and if I happen to be resurrected and return back to Allah, my Creator, there and then and at His hands shall I merit the desert of good. In effect there and then We will inform those who denied Allah, and refused to acknowledge His Omnipotence and Authority, of the detailed particulars of their life and We will subject them to a condign punishment which doubles their torment.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And if We let him taste mercy from Us after an adversity which has touched him, he will surely say, "This is [due] to me, and I do not think the Hour will occur; and [even] if I should be returned to my Lord, indeed, for me there will be with Him the best. " But We will surely inform those who disbelieved about what they did, and We will surely make them taste a massive punishment.
The Qur'an: A Complete Revelation
And if We let him taste mercy after an affliction touches him, he will say: “This is mine; and I think not that the Hour will come — and if I am brought back to my Lord, mine will be the best with Him!” But We will inform those who ignore warning about what they did, and We will let them taste of a stern punishment.