4. Nisa Suresi 92. ayet Muhammad Asad

AND IT IS not conceivable that a believer should slay another believer, unless it be by mistake. And upon him who has slain a believer by mistake there is the duty of freeing a believing soul from bondage and paying an indemnity to the victim's relations, unless they forgo it by way of charity. Now if the slain, while himself a believer, belonged to a people who are at war with you, [the penance shall be confined to] the freeing of a believing soul from bondage; whereas, if he belonged to a people to whom you are bound by a covenant, [it shall consist of] an indemnity to be paid to his relations in ad­dition to the freeing of a believing soul from bon­dage. And he who does not have the wherewithal shall fast [instead] for two consecutive months. (This is) the atonement ordained by God: and God is indeed all-knowing, wise.
وَمَا كَانَ لِمُؤْمِنٍ اَنْ يَقْتُلَ مُؤْمِناً اِلَّا خَطَـٔاًۚ وَمَنْ قَتَلَ مُـؤْمِناً خَطَــٔاً فَـتَـحْر۪يرُ رَقَبَةٍ مُؤْمِنَةٍ وَدِيَةٌ مُسَلَّمَةٌ اِلٰٓى اَهْلِه۪ٓ اِلَّٓا اَنْ يَصَّدَّقُواۜ فَاِنْ كَانَ مِنْ قَوْمٍ عَدُوٍّ لَكُمْ وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَتَحْر۪يرُ رَقَبَةٍ مُؤْمِنَةٍۜ وَاِنْ كَانَ مِنْ قَوْمٍ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَهُمْ م۪يثَاقٌ فَدِيَةٌ مُسَلَّمَةٌ اِلٰٓى اَهْلِه۪ وَتَحْر۪يرُ رَقَبَةٍ مُؤْمِنَةٍۚ فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ شَهْرَيْنِ مُتَتَابِعَيْنِۘ تَوْبَةً مِنَ اللّٰهِۜ وَكَانَ اللّٰهُ عَل۪يماً حَك۪يماً
Ve ma kane li mu'minin en yaktule mu'minen illa hataa, ve men katele mu'minen hataen fe tahriru rakabetin mu'minetin ve diyetun musellemetun ila ehlihi illa en yessaddaku. Fe in kane min kavmin aduvvin lekum ve huve mu'minun fe tahriru rakabetin mu'mineh. Ve in kane min kavmin beynekum ve beynehum misakun fe diyetun musellemetun ila ehlihi ve tahriru rakabetin mu'mineh, fe men lem yecid fe sıyamu şehreyni mutetabiayni tevbeten minallah. Ve kanallahu alimen hakima.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Nisa suresi 92. ayet

#kelimeanlamkök
1 ve ma yoktur وَمَا
2 kane كَانَ
3 limu'minin bir mü'minin لِمُؤْمِنٍ
4 en أَن
5 yektule öldürmesi يَقْتُلَ
6 mu'minen bir mü'mini مُؤْمِنًا
7 illa dışında إِلَّا
8 hataen yanlışlık خَطَـًۭٔا ۚ
9 ve men ve kim ki وَمَن
10 katele öldürdü قَتَلَ
11 mu'minen bir mü'mini مُؤْمِنًا
12 hataen yanlışlıkla خَطَـًۭٔا
13 fetehriru azadetmelidir فَتَحْرِيرُ
14 rakabetin bir köle رَقَبَةٍۢ
15 mu'minetin mü'min مُّؤْمِنَةٍۢ
16 ve diyetun ve bir diyet وَدِيَةٌۭ
17 musellemetun vermelidir مُّسَلَّمَةٌ
18 ila إِلَىٰٓ
19 ehlihi ölenin ailesine أَهْلِهِۦٓ
20 illa başka إِلَّآ
21 en أَن
22 yessaddeku bağışlamaları يَصَّدَّقُوا۟ ۚ
23 fein eğer فَإِن
24 kane ise كَانَ
25 min -tan مِن
26 kavmin bir topluluk- قَوْمٍ
27 aduvvin düşmanınız olan عَدُوٍّۢ
28 lekum sizin لَّكُمْ
29 ve huve o (öldürülen) وَهُوَ
30 mu'minun mü'min مُؤْمِنٌۭ
31 fetehriru azadetmelidir فَتَحْرِيرُ
32 rakabetin bir köle رَقَبَةٍۢ
33 mu'minetin mü'min مُّؤْمِنَةٍۢ ۖ
34 ve in ve eğer وَإِن
35 kane ise كَانَ
36 min مِن
37 kavmin bir topluluktan قَوْمٍۭ
38 beynekum sizinle بَيْنَكُمْ
39 ve beynehum kendileri arasında وَبَيْنَهُم
40 misakun andlaşma bulunan مِّيثَـٰقٌۭ
41 fediyetun bir diyet فَدِيَةٌۭ
42 musellemetun verilecektir مُّسَلَّمَةٌ
43 ila إِلَىٰٓ
44 ehlihi ailesine أَهْلِهِۦ
45 ve tehriru ve azadetmek lazımdır وَتَحْرِيرُ
46 rakabetin bir köle رَقَبَةٍۢ
47 mu'minetin mü'min مُّؤْمِنَةٍۢ ۖ
48 fe men kimse فَمَن
49 lem لَّمْ
50 yecid bunları bulamayan يَجِدْ
51 fesiyamu savm etsin فَصِيَامُ
52 şehrayni iki ay شَهْرَيْنِ
53 mutetabiayni ardı ardına مُتَتَابِعَيْنِ
54 tevbeten tevbesinin kabulü için تَوْبَةًۭ
55 mine tarafından مِّنَ
56 llahi Allah ٱللَّهِ ۗ
57 ve kane وَكَانَ
58 llahu Allah ٱللَّهُ
59 alimen bilendir عَلِيمًا
60 hakimen hüküm ve hikmet sahibidir حَكِيمًۭا