29.
Ankebut Suresi
5. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Kim Allah'a kavuşmayı umuyorsa hiç şüphesiz Allah'ın (tesbit ettiği) süresi yaklaşarak gelmektedir. O, işitendir, bilendir.
مَنْ كَانَ يَرْجُوا لِقَٓاءَ اللّٰهِ فَاِنَّ اَجَلَ اللّٰهِ لَاٰتٍۜ وَهُوَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ
Men kane yercu likaallahi fe inne ecelallahi leat, ve huves semiul alim.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Kim Allah'a kavuşmayı umuyorsa hiç şüphesiz Allah'ın (tesbit ettiği) süresi yaklaşarak gelmektedir. O, işitendir, bilendir.
Türkçe Kur'an Çözümü
Kim Allah'ın likasını (ismi Allah olanın, şuurunda Esma'sıyla açığa çıkışını fıtratınca yaşamayı) umuyorsa, (bilsin ki) muhakkak ki Allah'ın takdiri olan bedenli yaşam sürecinin sonu elbette gelir! "HU"; Es Semi'dir, El Aliym'dir. (Ayet sonundaki bu tanımlama daima "HU" denerek Allah adıyla işaret edilenin tenzih yönüne; Esma adıyla da teşbih yönüne işaret ederek OKUyanda tevhid bakışını oluşturmak amacını gütmektedir Allahu alem. A. H. )
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Allah'a kavuşmayı uman bilsin ki, Allah'ın belirlediği vakit gelecektir. Allah her şeyi işitir; her şeyi bilir.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Her kim Allah'a kavuşmayı umarsa, bilsin ki Allah'ın tayin ettiği o vakit elbette gelecektir. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Kim ALLAH ile karşılaşmayı umuyorsa, (şunu bilsin ki) ALLAH'la randevu mutlaka gerçekleşecektir. O, İşitendir, Bilendir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Her kim Allaha irmek arzu ederse elbette Allahın ta'yin ettiği ecel, muhakkak gelecektir ve o, işitir bilir
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Kim Allaha kavuşmayı umarsa şübhe yok ki Allahın ta'yin etdiği (o) vakit her halde gelecekdir. O, hakkıyle işiden, kemaliyle bilendir.
Kur'an Mesajı
Kim (Kıyamet Günü) Allah'a kavuşmayı (ümit ve korku ile) beklerse (o Gün'e hazırlıklı olsun): çünkü Allah'ın (her insan ömrü için) takdir ettiği vade mutlaka gelip çatacaktır ve O her şeyi bilen, her şeyi işitendir!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Kim Allah'a kavuşmayı umarsa, şüphesiz Allah'ın belirlediği süre gelecektir. O işitendir bilendir.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Kim Allah'a kavuşmayı ümid ediyorsa bilsin ki Allah'ın tayin ettiği vade mutlaka gelecektir. O her şeyi hakkıyla işitir ve bilir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Kim Allah ile buluşmayı umarsa; Allah'ın (buluşma) süresi gelmektedir. O, işitendir, bilendir.
Kur'an-ı Kerim Meali
Allah'a kavuşmayı umanlara gelince, şu bir gerçek ki, Allah'ın belirlediği vakit mutlaka gelecektir. O, Semi'dir, Alim'dir.
Hayat Kitabı Kur’an
Zaten kim Allah'ın huzuruna çıkmayı bekliyorsa, iyi bilsin ki Allah'ın takdir ettiği süre bir gün mutlaka gelip çatacaktır: üstelik O her şeyi bilip işitendir.
Kerim Kur'an
Allah'a kavuşacaklarını[1] umanlar bilsinler ki, Allah'ın belirlediği zaman mutlaka gelecektir. O, Her Şeyi Duyan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Kerim Kur'an
Allah'a kavuşacaklarını[1] umanlar bilsinler ki, Allah'ın belirlediği zaman mutlaka gelecektir. O, Her Şeyi Duyan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Allah'a kavuşmayı kim bekliyorsa, kuşkusuz, Allah'ın belirlediği gün kesinlikle gelecektir. Çünkü O, Duyandır; Bilendir.
Süleymaniye Vakfı Meali
Kim Allah ile karşılaşmayı umuyorsa bilsin ki, Allah'ın belirlediği vakit elbette gelecektir. O işitendir, bilendir.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Kim ALLAH ile karşılaşmayı umuyorsa, (şunu bilsin ki) ALLAH'la randevu mutlaka gerçekleşecektir. O, İşitendir, Bilendir.
Kur’an Meal-Tefsir
Kim Allah'a kavuşmayı umuyorsa, bilsin ki Allah'ın (belirlediği) zaman elbette gelecektir. O duyandır, bilendir.
The Final Testament
Anyone hoping to meet GOD, (should know that) such a meeting with GOD will most assuredly come to pass. He is the Hearer, the Omniscient.
The Quran: A Monotheist Translation
Whoever looks forward to meeting God, then the meeting of God will come. And He is the Hearer, the Knowledgeable.
Quran: A Reformist Translation
Whosoever looks forward to meeting God, then God's meeting will come. He is the Hearer, the Knowledgeable.
The Clear Quran
Whoever hopes for the meeting with Allah, ˹let them know that˺ Allah’s appointed time is sure to come. He is the All-Hearing, All-Knowing.
Tafhim commentary
Let him who looks forward to meeting Allah know that Allah's appointed term will surely come to pass.[1] He is All-Hearing, All-Knowing.[2]
Al- Muntakhab
He in whose breast hope springs eternal for meeting with Allah in Day of Judgement and who expects His mercy and blessings and dreads His retributive punishment must realize that that Day is indeed inevitable and He -Allah- is AL- Sami' (Omnipresent with unlimited audition), AL-Alim (Omniscient).
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Whoever should hope for the meeting with Allah - indeed, the term decreed by Allah is coming. And He is the Hearing, the Knowing.