28.
Kasas Suresi
57. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte hidayete uyacak olursak, yerimizden (yurdumuzdan ve konumumuzdan) çekilip kopartılırız." Oysa biz onları, kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin ürününün aktarılıp toplandığı, güvenli bir harem'de yerleşik kılmadık mı? Fakat onların çoğu bilmiyorlar.
وَقَالُٓوا اِنْ نَتَّبِـعِ الْهُدٰى مَعَكَ نُتَخَطَّفْ مِنْ اَرْضِنَاۜ اَوَلَمْ نُمَكِّنْ لَهُمْ حَرَماً اٰمِناً يُجْبٰٓى اِلَيْهِ ثَمَرَاتُ كُلِّ شَيْءٍ رِزْقاً مِنْ لَدُنَّا وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ
Ve kalu in nettebiıl huda meake nutehattaf min ardına, e ve lem numekkin lehum haremen aminen yucba ileyhi semeratu kulli şey'in rızkan min ledunna ve lakinne ekserehum la ya'lemun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte hidayete uyacak olursak, yerimizden (yurdumuzdan ve konumumuzdan) çekilip kopartılırız." Oysa biz onları, kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin ürününün aktarılıp toplandığı, güvenli bir harem'de yerleşik kılmadık mı? Fakat onların çoğu bilmiyorlar.
Türkçe Kur'an Çözümü
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte hakikate uyarsak, yerimizden sökülüp çıkarılırız". . . Biz onları, indimizden (lütfederek), yaşam gıdası olarak her şeyin ürünlerinin toplandığı, güvenli bir Harem'e yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğunluğu (kıymetini) bilmezler.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
"Biz seninle beraber doğru yola uyarsak, yurdumuzdan atılırız" dediler. "Biz onları, kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin ürünlerinin toplanıp getirildiği, güvenli, dokunulmaz bir yere yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğu bilmezler."
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Onlar, "Sizinle beraber doğru yolu tutarsak, kendi yurdumuzdan koparılıp çıkarılırız" dediler. Biz onları tarafımızdan bir rızık olarak, her türlü meyve ve mahsullerin kendisinde toplandığı, saygın ve güvenlikli bir yere yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğu bilmezler.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Dediler ki, 'Senin hidayetine uysak yurdumuzdan ediliriz. Onları, katımızdan her çeşit ürünün rızık olarak toplanıp götürüldüğü güvenli ve kutsal bir bölgeye yerleştirmedik mi? Ne var ki çokları bilmez.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Bir de, doğrusun amma biz o doğru yolu tutar seninle beraber olursak derhal yerimizden yurdumuzdan olur çarpılırız dediler, ya biz onlara darül'eman bir haremi mekan kılmadık da mı? Ona ledünnümüzden rızk olarak her şeyin semaratı toplanacak ve lakin ekserisi bilmezler
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Dediler ki: "Biz, eğer senin maiyyetinde doğru yolu (tutub) uyarsak derhal yerimizden (yurdumuzdan olub) kapılırız". Biz onları tarafımızdan bir rızık olarak her şey'in mahsullerinin gelib toplanacağı korkusuz bir haremde yerleşdirmedik mi? Fakat onların çoğu (bu hakıykatı) bilmezler.
Kur'an Mesajı
"Seninle aynı yolu izleyecek olursak kendi toprağımızdan koparıp atarlar bizi" diyorlar. Oysa, Katımızdan rızık olarak her türlü ürünün getirilip toplandığı, koruyucu örf altında güvenli bir yere yerleştirmedik mi onları? Ne var ki, çokları (bunun) farkında değil.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
-Eğer, seninle birlikte doğru yolu tutacak olursak, ülkemizden sürülürüz, dediler. Oysa biz, onları katımızdan rızık olarak verdiğimiz ürünlerin gelip toplandığı emin ve saygın bir yere yerleştirmedik mi? Fakat, onların çoğu bilmezler.
Kuran-ı Kerim ve Meali
"Doğru söylüyorsun, ama biz sana tabi olup o doğru yolu tutarsak, yerimizden yurdumuzdan olur, burada barınamayız" dediler. Oysa tarafımızdan bir rahmet olarak Biz, onları her türlü ürünün getirilip toplandığı, güvenli, dokunulmaz bir yere (Mekke-i Mükerreme'ye) yerleştirmedik mi? Ne var ki onların çoğu bu nimetin kadrini bilmezler.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Dediler ki: "Biz seninle beraber doğru yola gelirsek yurdumuzdan atılırız." Biz onlara kendi katımızdan bir rızık olarak, her şeyin ürünlerinin toplanıp getirildiği, güvenli, dokunulmaz bir mekan vermedik mi? Fakat çokları bilmezler.
Kur'an-ı Kerim Meali
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte yol alırsak, yerimizden, yurdumuzdan oluruz." Biz onları, katımızdan rızık olarak gelen tüm ürünlerin derlenip toplandığı güvenli, saygıdeğer bir mekana yerleştirmedik mi? Ama onların çokları bilmiyorlar.
Hayat Kitabı Kur’an
Bir de: "Eğer seninle birlikte doğru yola girersek, yurdumuzdan yuvamızdan koparılırız" dediler. Ama onları, sayemizden her türlü ürünün gelip rızık olarak kendisinde toplandığı kutsal bir dokunulmazlığa sahip güvenli bir yere yerleştirmedik mi? Ne ki onların çoğu bunun farkında bile değil.
Kerim Kur'an
"Eğer seninle beraber doğru yoldan gidersek, yerimizden kovuluruz." dediler. Katımızdan bir rızık olarak her türlü ürünün kendilerine getirildiği, saygı duyulan kutlu yere[1] güven içinde yerleştirmedik mi? Ne var ki onların çoğu bilmiyorlar.[2]
Kerim Kur'an
"Eğer seninle beraber doğru yoldan gidersek, yerimizden kovuluruz." dediler. Katımızdan bir rızık olarak her türlü ürünün kendilerine getirildiği, saygı duyulan kutlu yere[1] güven içinde yerleştirmedik mi? Ne var ki onların çoğu bilmiyorlar.[2]
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Dediler ki: "Seninle birlikte doğru yolu izleyecek olursak toprağımızdan atılırız!" Oysa Kendi katımızdan, geçimlik olarak her türlü ürünün getirilip toplandığı, güvenli ve saygın bir bölgeye onları yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğu bilmez.
Süleymaniye Vakfı Meali
Size diyorlar ki; "Eğer doğru yola, seninle birlikte biz de girsek, yerimizden, yurdumuzdan ediliriz." Dokunulmaz ve güvenli olan bir bölgeye (Mekke'ye) onları biz yerleştirmedik mi? Oraya her yerden her türlü ürün; ayrıca katımızdan da bir rızık getirilir. Ancak, onların pek çoğu bunu bilmez.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Dediler ki, "Senin hidayetine uysak yurdumuzdan ediliriz." Onları, katımızdan her çeşit ürünün rızık olarak toplanıp götürüldüğü güvenli ve sınırlanmış bir bölgeye yerleştirmedik mi? Ne var ki çokları bilmez.
Kur’an Meal-Tefsir
(İnkârcılar) "Biz seninle birlikte o doğru yola uyarsak, yerimizden (yurdumuzdan) atılırız!" demişlerdi. Onları, kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin ürünlerinin toplanıp getirildiği güvenli, dokunulmaz bir yere (Mekke'ye) yerleştiren de biz değil miydik![1] Fakat onların çoğu (bu gerçeği) bilmezler.
The Final Testament
They said, "If we follow your guidance, we will suffer persecution." Did we not establish for them a Sacred Sanctuary, to which all kinds of fruits are offered, as a provision from us? Indeed, most of them do not know.
The Quran: A Monotheist Translation
And they said: "If we follow the guidance with you, we will be deposed from our land." Did We not establish for them a safe territory, to which all kinds of fruits are offered, as a provision from Us? Indeed, most of them do not know.
Quran: A Reformist Translation
They said, "If we follow the guidance with you, we will be deposed from our land." Did We not establish for them a safe territory, to which all kinds of fruits are offered, as a provision from Us? Indeed, most of them do not know.
The Clear Quran
They say ˹to the Prophet˺, "If we were to follow ˹true˺ guidance with you, we would certainly be snatched away from our land." Have We not established for them a safe haven ˹in Mecca˺ to which fruits of all kinds are brought as a provision from Us? But most of them do not know ˹this favour˺.
Tafhim commentary
They say: "If we were to follow this guidance with you, we should be snatched away from our land."[1] Have We not established for them a secure sanctuary to which fruits of all kinds are brought as a provision from Us? But most of them do not know.[2]
Al- Muntakhab
And they -the infidels- say to you: " Should we fall in line with you and follow your exhortation we will be ousted from our land and be robbed of our rights and privileges!" Did We not confirm to them on a secure basis a safe and sacred Sanctuary secured by religious sentiments and reverence against violation, infringement or encroachment. We caused the flow of all kinds of fruits and the products of everything to its environ; a livelihood provided by Us albeit most of them are ignorant of this fact
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
And they say, "If we were to follow the guidance with you, we would be swept from our land. " Have we not established for them a safe sanctuary to which are brought the fruits of all things as provision from Us? But most of them do not know.