27. Neml Suresi 40. ayet Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

Nezdinde kitabdan bir ılim bulunan zat ise: ben dedi: onu sana gözünü kırpmadan evvel getiririm, derken onu yanında duruyor görünce: bu rabbımın fazlından, dedi: beni imtihan için ki şükür mü edeceğim? Yoksa küfran mı? Her kim şükr ederse sırf kendi lehine eder, her kim de küfranda bulunursa şübhe yok ki rabbım ganiydir kerimdir
قَالَ الَّذ۪ي عِنْدَهُ عِلْمٌ مِنَ الْكِتَابِ اَنَا۬ اٰت۪يكَ بِه۪ قَبْلَ اَنْ يَرْتَدَّ اِلَيْكَ طَرْفُكَۜ فَلَمَّا رَاٰهُ مُسْتَقِراًّ عِنْدَهُ قَالَ هٰذَا مِنْ فَضْلِ رَبّ۪ي۠ لِيَبْلُوَن۪ٓي ءَاَشْكُرُ اَمْ اَكْفُرُۜ وَمَنْ شَكَرَ فَاِنَّمَا يَشْكُرُ لِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ كَفَرَ فَاِنَّ رَبّ۪ي غَنِيٌّ كَر۪يمٌ
Kalellezi indehu ilmun minel kitabi ene atike bihi kable en yertedde ileyke tarfuk, fe lemma reahu mustekırran indehu kale haza min fadlı rabbi, li yebluveni e eşkur em ekfur, ve men şekere fe innema yeşkuru li nefsih ve men kefere fe inne rabbi ganiyyun kerim.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Neml suresi 40. ayet

#kelimeanlamkök
1 kale dedi ki قَالَ
2 llezi bulunan ٱلَّذِى
3 indehu yanında عِندَهُۥ
4 ilmun bir ilim عِلْمٌۭ
5 mine -tan مِّنَ
6 l-kitabi Kitap- ٱلْكِتَـٰبِ
7 ena ben أَنَا۠
8 atike sana getirebilirim ءَاتِيكَ
9 bihi onu بِهِۦ
10 kable önce قَبْلَ
11 en أَن
12 yertedde sen kırpmadan يَرْتَدَّ
13 ileyke sana إِلَيْكَ
14 tarfuke gözünü طَرْفُكَ ۚ
15 felemma ne zaman ki فَلَمَّا
16 rahu onu görünce رَءَاهُ
17 mustekirran yerleşmiş مُسْتَقِرًّا
18 indehu yanında عِندَهُۥ
19 kale dedi ki قَالَ
20 haza bu هَـٰذَا
21 min -ndandır مِن
22 fedli lutfu- فَضْلِ
23 rabbi Rabbimin رَبِّى
24 liebluveni beni sınaması için لِيَبْلُوَنِىٓ
25 eeşkuru şükür mü edeceğim? ءَأَشْكُرُ
26 em yoksa أَمْ
27 ekfuru inkar mı edeceğim? أَكْفُرُ ۖ
28 ve men ve kim وَمَن
29 şekera şükrederse شَكَرَ
30 feinnema şüphesiz فَإِنَّمَا
31 yeşkuru şükretmiştir يَشْكُرُ
32 linefsihi kendisi için لِنَفْسِهِۦ ۖ
33 ve men ve kim وَمَن
34 kefera inkar ederse كَفَرَ
35 feinne şüphesiz فَإِنَّ
36 rabbi Rabbim رَبِّى
37 ganiyyun zengindir غَنِىٌّۭ
38 kerimun kerimdir كَرِيمٌۭ